![]() |
asker fıkraları
Acemi er, levazım başçavuşuna yakınır :
-Başçavuşum, bize yemekte ördek böreği verdiler.Yemin ederim ki, içinde bir gram bile ördek eti yoktu. -O halde? diye yanıtlar başçavuş.Sen hiç asker bisküvisi yedin mi? -Şey...yani evet, başçavuşum. -İçinden hiç asker çıktı mı, ulan! |
Albay, binbaşıya :
-Yarın güneş tutulacak. Bu her zaman görülen bir şey değildir. Erleri talim elbiseleri ile talim meydanına getirin de olayı görsünler. Bende orada bulunup kendilerine gerekli bilgiyi verecegim. Şayet yağmur yağarsa, tabii bir şey göremeyiz .O zaman erleri, üstü kapalı talimgaha götürürsün. Binbaşı, yüzbaşıya : -Albayın emri ile yarın sabah saat dokuzda güneş tutulacak. Bu her zaman görülen bir olay değildir. Şayet hava kapalı olursa bir şey görülemeyecektir. Bu durumda tutulma, kapalı talimgahta gerekli talim elbisesiyle yapılacaktır. Yüzbaşı, teğmene : -Albayın emri ile yarın sabah dokuzda talim elbisesi ile güneş tutulmasının açılış merasimi yapılacaktır. Şayet yağmur yağarsa ki bu durum pek görülen bir olay değildir, Albay kapalı talimgahta gerekli bilgiyi verecektir. Teğmen, başçavuşa : -Yarın sabah dokuzda hava güzel olursa, talim kiyafeti ile albay tutulacak. Kapalı talimgahta yağmur yağarsa, alayın meydanında manevra yapılacak. Çünkü bu her zaman görülen bir olay değildir. Basçavuş, askere : -Yarın sabah saat dokuzda kapalı talimgahta Albayı tutacağız. Sabah hepiniz talim techizat ile hazır olun. Askerler kendi aralarında : -Yarın sabah bizim basçavus Albayı tutuklayacakmış. |
Çok genç bir İngiliz subayı, general olan babasının yanında yaverdi, yaşlı bir albaya emri iletmekle görevlendirildi
-Babam birliğinizi şu karşıki tepenin yamaçlarına çekmenizi söylüyor, efendim, dedi. Yüzü moraran albay da şöyle dedi : -Demek öyle söylüyor!Peki anneniz ne diyor?!... |
İngiliz fıransız ve temel yurt dışına kaçak eşyalar taşıyorlarmış.Bir gün gemide üçü yakalanmış lar bunrı asmaya karar
vermişler ve geminin önüne üçtane takta yapmıslar.Önce ingilizin kafasına ipi geçirmişler ve itmişler ip bol gelin ce ingiliz suya düşerek yüzerek kaçmış sıra fıransıza gelmiş onun ipide bol olunca oda kaçmıs sıra temele gelmiş temel önce yürümüş ve dönmüş demişki -"Ula uşaklar benim ipi ice sıkunda ben yüzme bilmiyrum" |
Doktor Temel, Cemal'in karisini muayene etmis,
- Karin ya bunuyor ya da Aids. - Nasil anlayacagiz?.. - Ankara'ya gotur birak, kendi kendine donecek olursa onunla yataga girme. |
Teftişe çıkan nöbetçi çavuş kuytu bir yerde erlerin kuyruğa girip sırayla bir varile dayandıklarını görür ve şiddetle
-"Ne yapıyorsunuz orada" der.Askerler, sırayla varil siktiklerini söylerler.Çavuş pantolonlarını çözüp varile sikini sokar.O ne gerçekten bir yerlere çok tatlı bir şekilde giriyor.O günden sonra bir hafta boyunca çavuş kuyruğa girip varili siker.8.gün sıra kendisine geldiğinde bir bakar ki siki boşluğa girmiş.Askerlere döner,ne oldu niye boş dercesine kaş göz işareti yaptığında, erler hep bir ağızdan -"Komutanım varilin içine girme sırası sizde" derler. |
Manevra varmış.Mehmet elde tüfek yerde yatıyormuş.Komutan gelip sormuş :
-Düşman önden gelirse ne yaparsın? Mehmet cevaplamış. Şu yandan, bu yandan, arkadan gelirse, diye tekrar sormuş komutan. Mehmet bunları da cevaplamış. Komutan en sonunda : -Ya düşman tepeden gelirse? deyince. -Bu memleketin tek askeri ben miyim komutanım? |
Çavuşluk sınavında bütün sorulara iyi kötü cevap veren Recep'e, albay da bir soru sormak ister:
-Oğlum, rütbeleri asttan üste doğru bir saysana? Cevap hemen gelir: -Onbaşı, yüzbaşı, binbaşı, yarbaşı, albaşı... |
Yıllar önce İngiltere`de erler şemsiye kullanmazmış.Şemsiye taşıma hakkı sadece subaylara tanınıyormuş.
O yıllarda bir gün genç teğmenlerden biri, koltuğunun altında bir şemsiye ile hızlı hızlı yürüyen eri görünce, beyninden vurulmuşa dönmüş.Eri çağırarak : -Bu ne küstahlık, demiş.Ve şemsiyeyi aldığı gibi dizinde iki parça etmiş. -Bu sana bir ders olsun, bir daha böyle küstahlıklar yapma! Neye uğradığını anlamayan er : -Başüstüne, diyerek selamı çakmış ve şöyle sormuş : -Teğmenim, beni az önce evine yollayan general şemsiyesini istediğinde kim kırdı diyeyim? |
Çavus, acemi erlere nöbet bekleme usulünü ögretiyordu. Yalnız biraz kekemeydi: -Ka.. ka.. karanlıkta.. bir.. bir.. biri ya..yaklasirsa... "du.. du.. dur... ki.. ki... kim o..." di... diye bağırırsınız... Dur... durmazsa... bir... bir kere da... daha ba.. bağırırsınız... Ge... gene du... durmazsaa... a... ateş e... eder... edersiniz... Ya... yalnız... ço.. ço... çok a... a... acele etmeyin... Be.. belki ge... gelen benim... ...!!
|
Polis müdürü basın toplantısında bilgi veriyordu...
- Fuhuşla mücadeleye öncelik veriyoruz. Çok yer tespit ettik. Soru sormak isteyen var mı? - Gazeteci Temel hemel atıldı, - Şu anlattığun yerlerin pağa adresini verepilir misunuz? |
Teskere zamanı yaklaşmıştır. Aynı tertip askerlerden bazıları oturup bir karar alırlar. Bir daha saf asker Mehmet'e ayak işleri yaptırmayacaklardır. Kararı Mehmet'e açıklarlar. Bu habere çok sevinen Mehmet yine de doğrulatmak için tek tek sorar:
- "Sen Ali, ayakkabılarını bana boyattırmayacaksın değil mi?" - "Evet." - "Sen Osman, benim sigaralarımdan otlanmayacaksın değil mi?" - "Otlanmayacağım." - "Sen Hasan, çoraplarını bana yıkattırmayacaksın değil mi?" - "Yıkattırmayacağım." Herkesten gerekli yanıtı alan Mehmet: - "İyi, ben de bundan sonra karavanaların içine işemiyeceğim.." |
Komutan köyden yeni gelmis bir askere sormus:
-Oglum sen ne isyapiyorsun? Asker: -Mala vuriyem komitanim demis. Komutan sinirlenmis tekrar sormus ve asker ayni sekilde mala vuriyem komitanim demis. Komutan sinirlenmis ve bir tokat asilmis ve tekrar ayni soruyu sormus: -Oglum sen ne is yapiyon asker demis Asker : -Komitanim ben sivaciyim duvarlara mala vuriyem demis. |
Askerin biri bir bakışta herkesin boyunun ölçüsünü tam olarak doğru söylüyormuş ve arkadaşları buna çok şaşırıyorlarmış. Bir gün bunu komutana da götürmüşler ve olan biteni anlatmışlar. Komutan inanmamış...
- "Söyle bakalım benim boyumun ölçüsü kaç?", demiş.Asker aşağıdan yukarıya komutanı süzmüş ve -"1.75 efendim", demiş.Komutan: -"Doğru.. Hayret, nasıl bildin?" demiş. Asker -"Bilirim tabi efendim, ben kereste uzmanıyım.." |
Askerde kamuflaj yarışması var... Herkes çuvallara giriyor,, komutan gelip tekme atıyor onlarda hayvan sesleri çıkarıyorlar komutan onaylıyor... Birinci çuvala vuruyor.. Hav hav hav. Komutan aferin diyor köpek çuvalı.... İkinci çuvala vuruyor, miyav miyav.. Komutan gene beğeniyor.. Böyle on onbeş çuval geziyor. Hepsi çok iyi taklit yapıyorlar... En son çuvala vuruyor ses yok... Daha sert vuruyor gene ses yok, tekme, tokat, tahta, tüfek, ses yok... Askerlere emir veriyor iyicene tekmeleyin... Çuvaldan kan sızmaya başlıyor.. Beş dakika sonra da ince, bitkin bir ses: "Patateeeeeees"
|
Osmanlı döneminde Osmanlı ve Bizanslılar savaş yaparlar. Bizans donanmasının komutanı Aptülkadir. Osmanlı donanmasında Osman Paşa vardır. Bizans savaşa 10 gemiyle katılır. Aptülkadir'in yaveri Ziyakadir bağırır:
-Paşam, paşam, Osmanlı donanması 3 gemiyle geliyor. Aptulkadir: -Yaver, kırmızı gömleği at aşağıya. Yaralandığım zaman askerlerimin morali bozulmasın. Gömleği giyer ve yaver bağırır: -Paşam, paşam, Osmanlı donanmasının 3 geisinin yanında 30 gemisi daha geliyor. -Yaver, kahverengi pantalonumu getirin... |
Osmanli donanmasiyla Venedik donanmasi arasinda savas çikmis.Venedik donanmasinin komutani Andrea Doria imis. Gözcü Osmanli donanmasinin yaklastigini fark edince hemen Andrea Doria`ya haber vermis:
- Osmanli yaklasiyoor. Andrea Doria sormus: - Kaç gemi var? Gözcü: - 10-20 kadar. Komutan hemen emir erini çagirmis: -Oglum bana hemen kirmizi gömlegimi getir. Emir eri sasirmis: - Niçin komutanim? Andrea Doria: - Savasirken yaralanacagiz.Kan izi belli olmasin ve de askerlerin cesareti kirilmasin diye... Bu arada gözcüden yine ses gelmis: - Efendim 50 kadar oldular.Andrea Doria heyecanlanmis ve emir erine tekrar seslenmis: - Gömlegi bosver.Sen bana "kahverengi" pantolonumu getir !!!!.. |
Zorunlu askerligini yapmakta olan genc babaannesine koli icerisinde bir el bombasi yollar, pimine yapistirdigi kagitta;
-Babaannecigim, benim acilen izine gelmemi istiyorsan lutfen bu halkayi yerinden cekip cikar!... |
Erler sabah yoklamasında, çavuş içlerinden birine soruyor;
- Söyle bakalım nerdensin ? - Maraş'lıyım komutanım.. Çavuş sinirleniyor ve askere okkalı bir tokat atıyor. Ardından tekrar soruyor - bir daha söyle bakalım nerdensin ? - Maraş'lıyım komutanım.. Çavuş bu sefer iyice hiddetleniyor ve askere okkalı bir tokat daha atıyor. Ardından tekrar soruyor - ulan sona son defa soruyorum nerelisin ? - Kahramanmaraş'lıyım komutanım.. - Hah şimdi oldu diyor çavuş ve yanındakine soruyor, - Oğlum sen nerelisin ? - Kahramansinop'luyum komutanım ! |
Albay askerlerin içki içmelerine engel olmak için kantinin duvarına bir yazı asmıştır.Yazıda :
-İçki öldürür, diye yazıyordur. Ertesi gün oradan geçen albay ne görsün?Biri yazının altına şunları ilave etmemiş mi : -Askerler ölmez! |
Rus savas gemisi denizde yol alirken karsilarina bir düsman gemisi cikar ve
torpili rus savas gemisine sallar. Isabet kesindir...Geminin amirali ne yapacagini sasirir, yanindaki askere durumu anlatir. Ve askere: -"Asagidaki askerlerin yanina git, birseyler yap onlari güldür. Hic olmazsa gülerek ölsünler." der. Adam asagi iner ve askerlere söyle der: -"Ben simdi fermuarimi acip, yarra cikarip masaya vurarak gemiyi ikiye bölsem ne yaparsiniz" der.Bütün grup katila katila güler.O anda asker fermuarini indirir. Yarra cikarip masaya vurur.O sirada güüüümm!!! diye bir ses cikar.Gemi ikiye bölünüp batar. Bütün askerler ölür. Sadece amiral ve o asker su yüzüne canli olarak cikar.Bir ara amiral askere dönüp: -"Ne yaptin askerleri güldürebildin mi?" diye sorar. Asker yaptiklarini bir bir anlatir... Amiral ise söyle der: -"Bundan sonra daha dikkatli ol, TORPiL ISKALADI..." |
Savaşın en kızgın anıydı.Cephede bombalar patlıyor, mermiler vızır vızır uçuyordu.Bu arada bir askeri hıçkırık tuttu.Yanındaki askere döndü hıçkırık tutan :
-Heey, beni korkutsana biraz!...Korkut da hıçkırığım geçsin... |
Yüzbaşı evin papağanına belli başlı kelimeleri ezberletmişti.Mehmet gel, Mehmet git, şunu yap, bunu yapma v.s...
Evde kimsenin bulunmadığı bir sırada.Evin yeni emir eri ortalığı silip süpürmekle meşgul görünüyordu.İçeriden MEHMED diyen sesi duyunca fırladı koştu : -Buyur, dedi ama arkası gelmedi . Tekrar işine daldı.Bir zaman sonra tekrar çağrıldı. Şaşırmıştı. Odada bu emri beklemeye karar verdi.Papağana gözü takıldığı anda da papağan "MEHMED" diye çağırmasın mı!Derhal hazır ol vaziyetine geçerek : -Buyur komutanım, dedi.Kusura bakma seni guş sandımdı. |
II. Dünya Savaşı sırasında Rus orduları geri çekiliyormuş... Ve Rus generali durumu kurtarmak için askerleri teşvik etmeye karar vermiş. Getirilen her ölü Nazi için 10 ruble vaad etmiş. Çatışmalardan sonra kimi 1, kimi 3 ceset getirmiş ve paralarını nakit olarak almışlar. Bir ara bir Yahudi asker, bir vagonu sürükleyerek getirmiş. Vagonun kapısını açmış, içerisi ceset doluymuş. General bunu görünce şaşırmış ve askeri kenara çekerek şöyle demiş:
- "Asker, anlarsın ya bütçemiz zayıf, haydi ben sana ceset başı 7.50 ruble vereyim. Asker: - "Olmaz,Zaten bana geliş fiyatı 8.30 ruble." |
Temelcik, okul dönüşü annesine,
- Pugün öğretmen bir soru sordi, pir tek pen pildum. - Soru neydu, uşağum? - Pizim evin adresi, daaa... |
Afrikada bi colde fransiz lejyonerleri var.Neyse bu karargaha bi komutan atanmis.
Herif cevreyi gezerken falan bi bakmis bi deve. Yanindaki askere sormus -"Bu deve ne ise yarar?" Asker de -"Onu cinsel ihtiyaclarimizi gidermek icin kullaniyoruz "demis. Komutan kizmis tabii.Kaldirin sunu ortadan cabuk.Bi askere yakisir mi hic boyle bisey.Kimse kullanmicak bu hayvani bi daha falan demis.Askerler kaldirmislar bi ahira hayvani.Gel zaman git zaman, bir ay iki ay.Komutan tabii dayanamamaya baslamis.Bakmis olcak gibi diil, bi deneyeyim demis.Gitmis aksam vakti ahira..ama deve de cok yuksek.. alttan almis olmamis, ustune cikmis, yavas yavas kayayim demis olmamis,oyle denemis olmamis boyle olmamis..en sonunda zorla bi pozisyon bulmus ve becermis.Ama icinden de bu is boyle olmuyodur, mutlaka bi teknigi vardir demis.Ertesi gun bi askeri cagirmis ve sormus: -"Ya, siz bu deveyi nasil kullaniyordunuz ccinsel ihtiyaclarinizi karsilamak icin??" Asker cevap vermis: -"Çok kolay komutanim, burdan 10 mil otede bi genelev var,azinca atliyoz deveye oraya gidiyoz,isimizi gorup geri donuyoruz!!" |
Bi amerikan ucak gemisi seyir halinde ilerlerken radar ekraninda bir baska eko gorur,ucak gemisi komutani derhal telsiz e gecerek konusmaya baslar "Onumde bana dogru yaklasmakta olan gemi derhal aksi rotaya donerek yolumdan cekil!" karsidan cevap gelir "siz cekilin" komutan sinirlenir ve tekrar eder "onumdeki (pruvamdaki)gemi burasi amerikan ucak gemisi derhal cekil " karsidan ise bir muddet sonra cevap gelir "burasi da Deniz feneri istasyonu"
|
Mehmet askere gitmeden 1 gün önce geneleve gitmiş. Şans bu ya Mehmet'e bel soğukluğu bulaşmış.Acemilere kolay kolay hastane sevki olmaz ya;durumun vahameti üzerine bizimkini askeri hastanenin üroloji (bevliye) polikliniğine sevketmişler.Sırası gelen Mehmet tabip binbaşıya şikayetini arzetmiş:
- "Komutanım; aciiiy, sızliyyy, ve yaniyyyy.. Akınti de geliyy..." Doktor Mehmet'in aleti alıp evirip çevirerek muayene ederken telefon çalmış.Binbaşı 1-2 dakika telefonla görüşmüş.Unutmuş tabii ve Mehmet'e dönüp şikayetini tekrar sormuş. Mehmet huşu içinde: - "Memet deme komutanııım, canım deee, canım dee.." |
2. Dunya Savasinda 2 yahudi almanlara esir olmustur.Bunlardan biri digerine kendilerine ne yapacaklarini sorar.O da baslar anlatmaya "
2 ihtimal var ya bizi oldururler yada esir kampina yollarlar. Oldururseler sorun yok kampa gidersek 2 ihtimal var ya kursuna dizilriz ya da gaz odasinda olduruluruz. Kursuna dizilirsek sorun yok gaz odasina gidersek 2 ihtimal var bizden ya sabun yaparlar yada kagit. Sabun yaparlarsa sorun yok kagit yaparsalar 2 ihtimal var ya gazete kagidi oluruz yada tuvalet kagidi. Gazete kagidi olursak sorun yok tuvalet kagidi olursak iste o zaman boku yedik". |
20. yüzyılın ilk yarısında yoksul bir adam falcıya gider. Falcı kadın fanusta korkunç geleceği görür: - Eyvah! Gelecekte milyonlarca insanın ölümüne sebep olacaksın! Adam kahrolur.. "Milyonların katili olmaktansa kendimi öldürürüm, daha iyi!" deyip tren yoluna koşar.
Raya kafasını dayayacak, istikbaldeki korkunç felaketin önüne geçecektir! Ama o da ne? Raya kafasını dayamış bir küçük çocuk... Tren de 100 metre ötede ve hızla geliyor.. Hemen fırlayıp çocuğu rayın üstünden çeker.. Ufaklığı yatıştırmak için başını okşarken sorar: - Adın ne senin, söyle bakalım? - Adolf efendim... |
Akıl hastanesinden kaçan iki deli, karşıdan gelen bekçiyi görünce iri gövdeli bir çınarın arkasına saklandılar.Bekçi,onların ayak seslerini işitmişti.Sordu:
- Kim o? ıçlerinden biri kedi gibi miyavladı. Bu başarılı miyavlamadan sonra bekçi yürüyüp gidiyordu ki,delilerin ayakları altındaki yapraklar hışırdadı.Bekçi geri dönüp yine seslendi: - Kim var orada? ıkinci deli cevap verdi: - Bir kedi daha." |
Bir adamın 3 oglu varmış bir gün vezir gelmiş padişah savaşa gidiyor bir oğlunu gönder savaşmak için der adam gönderir
oğlan savaşta ölür sonra yine savaş çıkar öbür oğlan gider oda ölür yine vezir gelir savaş çıktı yine padişah oğlunu göndermeni istedi der adam en küçük oğlunuda gönderir oda ölür,zaman sonra padişah veziri bi daha gönderir vezir gelir adamdan asker olması için çocuk ister adam çok kızar ve derki söyleyin padişaha benim ..kime güvenipte herkese savaş açmasın.. |
Hitler üç esir yakalamış, İngiliz, Fransız ve bir Yahudi.
- Size soru soracağım, bilirseniz sizi bırakacağım, demiş. İngiliz'e sormuş: - "Titanik kaç yılında battı? İngiliz hemen cevap vermiş: - 1912, diye. Hitler göndermiş İngiliz'i. Fransız'a sormuş bu kez: - Titanik'te kaç kişi öldü? Fransız cevap vermiş: - 1050 kişi... - Tamam, sen de gidebilirsin, özgürsün..! Veee Yahudi'ye dönmüş: - Say lan isimlerini |
Hitler ve Stalin bir barda oturmaktadırlar. Bir adam içeri girer ve barmene bunlar Hitler ve Stalin değil mi diye sorar. Barmen "Evet, onlar" der.
Sonra adam onlara dogru yürür ve sorar: "Selam, ne yapıyorsunuz?" Hitler cevaplar: "3. Dünya savaşını planlıyoruz." Adam sorar. "Gerçekten mi? Neler olacak?" Hitler: "Bu sefer 14 milyon yahudiyi ve bir bisiklet tamircisini öldüreceğiz" der. Adam sorar: "Bir bisiklet tamircisi mi???!" Hitler Stalin''e döner ve der ki: "Gördün mü, sana kimsenin 14 milyon yahudiyi takmayacağını söylemiştim!" |
Temel askere gitmis.Mutfakta çalismaya baslamis.Mutfaga her girdiginde buzdolabina selam veriyormus.Bir gün komutan sormus:
-Niye buzdolabina selam veriyorsun? Temel cevap vermis: -General Electric |
Albay, binbaşıya: -Yarın güneş tutulacak. Bu her zaman görülen bir şey değildir. Erleri talim elbiseleri ile talim meydanına getirin de olayı görsünler. Ben de orada bulunup kendilerine gerekli bilgiyi vereceğim. Şayet yağmur yağarsa, tabii bir şey göremeyiz.
O zaman erleri, üstü kapalı talimgaha götürürsün. Binbaşı, yüzbaşıya: -Albayın emri ile yarın sabah saat dokuzda güneş tutulacak. Bu her zaman görülen bir olay değildir. Şayet hava kapalı olursa bir şey görülemeyecektir. Bu durumda tutulma, kapalı talimgahta gerekli talim elbisesiyle yapılacaktır. Yüzbaşı, teğmene: -Albayın emri ile yarın sabah dokuzda talim elbisesi ile güneş tutulmasının açılış merasimi yapılacaktır. Şayet yağmur yağarsa ki bu durum pek görülen bir olay değildir, Albay kapalı talimgahta gerekli bilgiyi verecektir. Teğmen, başçavuşa: -Yarın sabah dokuzda hava güzel olursa, talim kıyafeti ile albay tutulacak. Kapalı talimgahta yağmur yağarsa, alayın meydanında manevra yapılacak. Çünkü bu her zaman görülen bir olay değildir. Basçavuş, askere: -Yarın sabah saat dokuzda kapalı talimgahta Albayı tutacağız. Sabah hepiniz talim teçhizat ile hazır olun. Askerler kendi aralarında: -Yarın sabah bizim başçavus Albayı tutuklayacakmış. |
Askerlerle birlikte,Temel bos bir arazide mayin olup olmadigini kontrol ediyorlardi. Havadan düsman ucaklari gecmeye baslayinca, komutan emir verdi:
-"Hemen herkes donunu indirsin ve yüzüstü yere yatsin.Böylece Ucaklar burayi kabak tarlasi sanip devam eder giderler!" Bunun üzerine Temel: -"Komitanim, sirtüstü yatsak, hiyar tarlasi sansalar olmazmi?" |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 12:21 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.