![]() |
Halil Gülel
Açılın Bulutlar
Yıkamış yağmurlar ipek saçları; Gözlerin içinden umut gülüyor... Gül ile süsledim gülle yolları Açılın bulutlar yârim geliyor. Beni mecnun etti şirindir gözü, Dağlardan aşırdı sevgiyle sözü, Mehtapta nur saçar dolunay yüzü Gönlümde parladı aşkı biliyor. Değse yağmur değse ruha haz verir, Kış geçer ömrümde bahar yaz verir, Geleceğim diye candan söz verir Telsiz telefonla haber salıyor. Şevkle gelir bahar yağmur zamanı, Al yeşil çiçekler süsler cihanı, Gözlerinle görmek istersen beni Acele et çok az vakit kalıyor. Eğleşir yanakta pembeler, aklar, Yâr gönlünde sever, gönlünde saklar Düşününce yakın gelir uzaklar Nazı çok olanı kalpler siliyor... Ressam Halil, durmaz yâri anlatır Aşkı yazar kalpten bak satır satır Kalkmasın aradan dostlukla hatır Gözden düşen damla yağmur oluyor. |
Açilir Bahtimiz
Bir davet çikarmiş o peri bana; "Gül gönderme kendin yalniz gel" demiş. Güvercin uçurdum cümle her yana "Engeller kalkmiştir açik yol" demiş. Durulmaz denizler estikçe rüzgâr, Yaz bahar geçince yagar kişin kar, Bir rüyâ görmüşüm - hayıra çıkar "Cevabım evettir, benden al" demiş. Renk vermiş göklere denize gözü, Aydan aydın olmuş mehtapta yüzü, Gönül köprüleri kurmuştur sözü "Beni yoldan eden aşkı bal" demiş. "Cihan duysun korkum yoktur cihandan, Onun için geçtim mevkiden " candan, Aldıysan darbeyi dosttan, düşmandan Gönlüm sana uygun mekân, kal" demiş. Gönül kaldı gönül güzel birinde, Geçer zaman hicran derdi derinde, "Ararsan ışığı hemen yerinde Zannetme sevdiğim, ara, bul" demiş. Açılır bahtımız, açılsa gökler, Kalmasın mahşere bütün dilekler, Ressam Halil, seni ümitle bekler "Hicran bitsin artık kalpten gül" demiş. |
Anneciğim
Dünyanın en güzel çiçeklerinden Sunarım bir demet gör anneciğim Çalışıp yorulan o ellerinden Öpmek istiyorum ver anneciğim Gülünce gözlerin içinden güldün Hasta oldum benden çok önce soldun Sabaha kadar hep uyanık kaldın Üşüyorum beni sar anneciğim Ödenmez hizmetin ne versem sana Canından can kattın canından bana Besledin büyüttün mutlu yarına Yürüsün sevgiyle der anneciğim Diken batsa bana ıslanır gözün Şifa verir baldan tatlıdır sözün Değse dudağıma o güzel yüzün Doldurur gönlümü nur anneciğim Sen benim yazımsın ben ilkbaharın Gönlünde açtığım izler çok derin Senin kalbinde her çocuğa yerin Bendeyse bir sana var anneciğim |
Aramadan Kusur
Her şeyde güzellik mevcut âlemde; Aramadan kusur güzel görmeli... Mutluluk bahası biçilmez demde Sevgiyle kalarak hayat sürmeli... Görürsen olumsuz yollar hep taştır, Kinle doldurulan bir gönül boştur, Tez geçer bu ömür sanki bir düştür Hakk’ın divanına aşkla varmalı... Helâl kazanç temiz olur özünde, Mert insanlar durur her an sözünde, Doksandokuz güneş parlar yüzünde Gönül bahçesinden güller dermeli... Ne gelirse Hakk’tan hoştur, güzeldir; Ahlâkli olanlar çok mükemmeldir, Imanin yankisi tatli bir dildir Bal yapip insana ballar vermeli... Ressam Halil, keder gelmesin başa, Varilir menzile yol kalka - düşe, Dogumdan ölüme geçer peşpeşe Aşk çilesi çekip yola girmeli... |
Artık Bir Noktayı
Bir peri olsa da nihayet gönül; Hoş eden bir sözü duymak gerekir. Nadir şiirlerden sunuldu bir gül Hatırı var ise saymak gerekir. Inse de güzeller inse pınara Her şirinden mevcut kalpte bir yara Ya tüten dumana ya yanan kora Meyledip birinden çaymak gerekir. Bir ince sevdadır toprağa yağmur Dayanmaz bu sabra paslanır demir Aşk uğruna geçse nafile ömür Dur güzel bu kibre kıymak gerekir. Bir elde şiir var bir elde gonca Genişler bu cihan kalpten sevince Nezaket aşığa hoş gelir önce Aşkın kuralına uymak gerekir. Gün durdu karanlık her taraf ıssız Geçmiyor bu hayat kedersiz, yassız Efkârım var döker gözyaşı sessiz Bu baharı kıştan saymak gerekir. Uzaklar yakındır, yakınlar ırak Ne kadar etse de bu gönül merak Ressam Halil, geldi işte son durak Artık bir noktayı koymak gerekir. |
Aşk Derdiyle Hoş Olmuş
Bir seher vaktinde vardim iline; Boynunu bükmüşte gözü yaş olmuş. Bir hüzün çökerek tatli diline Zehirden çok aci garip iş olmuş. Bir gül verdim bir gül goncadan gonca, Yaraşir güzele gülmesi önce, Bu gönül sarayi sirçadan ince Derdi birken birden artmiş beş olmuş. Göklere yükselmek göklere arzu, Olmuyor tebessüm yürekte sizi, Bahardan alarak gül renkli yüzü Tipi boran vurmuş karli kiş olmuş. Ak topuklar tek tek basmiştir yere, Düşürmüş bu sevda yaban diyara, Hazirlamiş kalpten bir gülü yâre Yitirmiş umudu garip kuş olmuş. Bir seher gelecek bir seher mutlak, Toz olmuş geçtigi her yerde toprak, O yâr aşktan uzak aşk ondan irak Vuslat derken sila artik düş olmuş. Ateşten gömlektir bu sevda bize, Hayran eder hayran şirin bir söze, Ne desem efendim kalp düştü köze Aşk derdiyle Ressam Halil hoş olmuş. |
Aşk Üstüne Şiir
Bir aşk perisi el vurunca bana; Coşkun çaylar gibi aktım gönülden. Bir güzel gülerek nakşetti cana Sevinçten boynumu büktüm gönülden. Mücerret bir güzel; yerde mi gökte, Tam kavuştum derken gördüm ufukta, Mutluluk aradım sohbette aşkta Kibiri ve hırsı yıktım gönülden. O ipek saçların döndürdü yoldan, Çok çile çektirdi bir gonca gülden, Bahsettikçe dostlar böyle güzelden Aşk üstüne şiir yaktım gönülden. Ne şirin yaratmış "Yaradan" seni, Görmek için memur eylemiş beni, Aşk ile geçirmek için devranı Umutla hep sana baktım gönülden. Bilmem ki nerdesin güler mi yüzün? Cennete bir köprü olur mu gözün? Vefa var mı, bal mı, diken mi sözün? Bu kadar naz yeter çektim gönülden. Bilse değerimi şahlar alamaz, Ressam Halil, mevki, makam dilemez Ayak tutmaz, kaçma güzel gelemez Ben de bir gonca gül koktum gönülden. |
Aşkın Tarifi
Hakk‘tan aldığımızı halka verdikçe; Yüzler güler yüzler bayramdır bize. Gülistanda açmış güller derdikçe Gözler güler gözler bayramdır bize. Niye geldim diye bir kez sor, düşün, Bir hesabı mevcut toprağın, taşın, Helâl emek ile süslensin aşın Özler güler özler bayramdır bize. Can vermiş Yaradan başa, bedene, Ben bildim, istersen bir de sen dene, Âlem çok hoş olur şükür edene Azlar güler azlar bayramdır bize. Allah‘ın sırrını öğrenmek gerek, Öğrendikçe iman dolar bu yürek, Fezada her şey var istemez direk Tezler güler tezler bayramdır bize. "Okumak" ilk emir üstündür kalem, Barış olur kalpten verilse selam, Allah‘ı bilmekle bilinir âlem Hazlar güler hazlar bayramdır bize. Ilahi sevdada bir çile meşki, Bu gönül sevenin yıkılmaz köşkü, Ressam Halil, tarif ediyor aşkı Sözler güler sözler bayramdır bize |
Ayrılmak Niye?
Üç günlük dünyada gam keder boşa; Sevmek varken güzel ayrılmak niye? Allah için sev ki, göz düşmez yaşa Sevmek varken güzel ayrılmak niye? Kıskanmam sanırdım kıskandım seni, Uğruna bir kurban adadım canı, Sıcaklığın sardı bütün bedeni Sevmek varken güzel ayrılmak niye? Seninle yükselir ruhum semaya, Ulaşmak mümkündür göklerde aya, Bir görünüp kaçma gerçek bir rüyâ Sevmek varken güzel ayrılmak niye? Hakk için sevenler sever yürekten, Bal dökerler kalpten, gözden, dudaktan, Birleşir ruhumuz olsa uzaktan Sevmek varken güzel ayrılmak niye? Bu ******* yıldız üstüne yıldız, Yağdırırken insan kalıyor yalnız, Ressam Halil, yanar, yaşamaz sensiz Sevmek varken güzel ayrılmak niye? |
Beklemekten Yoruldum
Uç uca her seher binbir ümidi; Ekle ekle eklemekten yoruldum... Vuslat için sabah akşam yollarda Bekle bekle beklemekten yoruldum... Ey güzelim kurban ettim bu canı, Feryat etti bülbül ağlattı beni, Vuslat olsun diye karanlık günü Akla akla aklamaktan yoruldum... Her zaman bekledim her an yarını, Eğer seviyorsan işte birini, Gönlümün içinde senin sırrını Sakla sakla saklamaktan yoruldum... Kış yaşadım hasret olarak yaza, Bal lezzeti kattım söylenen söze, Alemi alarak aşkla omuza Yükle yükle yüklemekten yoruldum... Ele bayram olan bir garip tanı, Ressam Halil, mazlum seveni hani? Gül isterken gonca derken dikeni Kokla kokla koklamaktan yoruldum... |
Bilmedi Benim
Bende şu âleme geldim geleli; Gülmedi şu bahtim gülmedi benim. Bu yarali gönlüm yârda kalali Eldeki degeri bilmedi benim. Kardelen yanaklar üstünden açti, Altin saçlar ümit tohumu saçti, Tam kavuştum derken o güzel kaçti Gözlerimden yaşi silmedi benim. Uzaklar uzadi uzaktan uzak, Aşk için kuruldu bin türlü tuzak, Yâr diye edince gönülden merak Hicranin zamani dolmadi benim. Mevsim kiştir yagan kardir, borandir, Yârsiz hayat inan bana tufandir, Gözlerim yolunu hayli zamandir Dünyada dilegim olmadi benim. Zülüfler sümbüldür, kaküller ince, Güneş sende dogar dudagin gonca, Kiskanir el alem bizi duyunca Sana gül getirdim solmadi benim. Ressam Halil, sözü söyler özüyle, Bal eder çileyle kalpten sözüyle, Dünyada bir defa görse gözüyle Ümit ettim Perim gelmedi benim. |
Bir Bana Uzak
Dert etme âlemde başa gelene; Bu kışın sonunda bahar gelecek... Kar boran sarsa da cümle her yanı Dallar çiçek açıp bu yer gülecek... Gönlüme kar düştü düşünce yaktı, Bir yıldız şeklinde geceye aktı, Periler masmavi aşk ile baktı Ümidim mevcuttur o yâr kalacak... Sen söyledikçe ben aşk ile doldum, Gerçi hiç görmedim tariften bildim, Nerdesin ey Peri, bak yanlız kaldım Halim bir gariptir ağyâr bilecek. Altın saçlar tel tel oldu mu elde? Bal lezzeti var mı o şirin dilde? Mevcut mu kokunuz sümbülde, gülde? Aşkınla bu gönül candan solacak. Âleme yakınsın bir bana uzak, Meçhule karıştın yolda bin tuzak, Her an senin için mevcuttur merak Mutlaka bu bahtım aşkla alacak... Ressam Halil, ümit yolcusu özden, Muhabbet arzular o mavi gözden, Bir güneş doğarsa dolunay yüzden Gönlüm elbet azar azar bulacak... |
Bir Bilen Yoktur
Bir güzelin düştü hayali cana; Mekânın nerede bir bilen yoktur... Telaş edip sordum cümle her yana Çok sevdim desem de bir bulan yoktur... Yerde mi, gökte mi o "Peri Kızı," Düşürdü gönlüme dinmez bir sızı Beklerken vuslatı hicranda sözü Indi yüreğime bir alan yoktur... Göstermedin yüzü görmedim seni, Sesinle eyledin ey Peri beni, Sana kurban ettim bu tatlı canı Doğrudur ikrârım bir yalan yoktur... Akar zaman gökte yıldızlar akar, Düştüğü yerleri ateştir yakar, Karanlık ******* sehere çıkar Bin adım gitsem de bir gelen yoktur... Teller koptu teller duyulmaz sesin, Bir sona mı erdi kalpteki hissin? Yeter ki, sen sağ ol, artsın nefesin Gönlümde bin gülsün bir solan yoktur... Ressam Halil, hasret, müjdeyi bekler, Umudu uç uca goncayla ekler, Gitmesin âlemde boşa emekler Hakk aşkıyla gönlü bir dolan yoktur |
Bir Dem Sürelim
Açilsin yarenler halkasi geniş; Muhabbet baginda bir dem sürelim... Yemek içmek cümle herkese beleş Şu gençlik çaginda bir dem sürelim... Anilsin dost olsa gözden irakta, Bir güzel süzülsün sözler dudakta, Kalmasin sevenler artik merakta Varinda, yogunda bir dem sürelim... Güzellik mevcuttur güzel her yanda, Hoşgörü olmali önce cihanda, Sabirla yol alip en zor zamanda Şenlikte, dügünde bir dem sürelim... Onurlu yaşamak onurlu önce, Allah için hürmet yaşliya gence, Bu dünya genişler kalpten sevince Günde üç ögünde bir dem sürelim... Acilar bal olsun aglayan gülsün, Yigitler güzelde kiymeti bilsin, Periler toplanip aşk ile gelsin Yerinde, gögünde bir dem sürelim... Ressam Halil, altin nakişli sözü, Ay işigi yikar mehtapta yüzü, Şen olsun yaylalar, şen olsun düzü Ovada daginda bir dem sürelim... |
Bir Ömür Bahtiyar Olmak
Ne kadar güzelsin ne kadar şirin Ne desem az gelir inan ki sana... Bu gönlümde mevcut en hassas yerin Aşk gelir haz gelir inan ki sana... Bir tebessüm alir aşigi yoldan, Dudaklar renk almiş pembe bir gülden, Ilkbahar yanakta bal akar dilden Söylemem, söz gelir inan ki sana... Gizli sirlarini etmedim merak, Meçhulde yaşarsin yerin çok irak, Aşkina dayanmaz yaniyor yürek Sevinçten saz gelir inan ki sana... Gönüller hayrandir aşk ile önce, Gülistan şenlenmiş gülmüşsün gonca, Bir ömür bahtiyar olmak sevince Hoş olur yaz gelir inan ki sana... Bilmezsin yürekten kim sever seni, Onun için döktüm yaramdan kani, Ayagin altina yol ettin beni Al desem naz gelir inan ki sana... Hayat benzer güzel bir bilmeceye, Ressam Halil, mana verir heceye, Ne hayaller katar güne geceye Yaz geçer güz gelir inan ki sana... |
Bir Rüyâ İmiş
Yüce dağ başında görmüşüm serap; Meğer "Peri Kızı" bir rüyâ imiş... Aşık olup gönlüm eyledim harap Kalbe düşen közü bir rüyâ imiş... Saçları tel teldir simden ziyade, Renk kattı hayata görün dünyada, Yine hicran vardır asıl gayede Dolunaydan yüzü bir rüyâ imiş... Kimler geldi geçti derdim sormadan, Hançer vurdu bana herkes durmadan, Bir güzel ki sevdim hem de görmeden Kulaktaki sözü bir rüyâ imiş... Çile çekip düştüm yaban diyara, Bir nokta koyalım dersen bu yere, Kırmızı gül gitmek ister o yâre Pırlantadan özü bir rüyâ imiş... Çevrem kalabalık yalnızım yalnız, Almıştır aklımı bir sarışın kız, Her sevdiğim artık gökte bir yıldız Beklerken ilk yaza bir rüyâ imiş... Ressam Halil, yine elin boş kaldı, Bu sevda uğruna gözde yaş kaldı, Üç beş şiirle gönlün hoş kaldı Deniz renkli gözü bir rüyâ imiş... |
Bülbüller Bal Saçar
Bir güzel gülünce kar erir buz erir; Sevinçten bülbüller bal saçar her yana... Süzülür o gözler aşk ile söz erir Dosdoğru bir yolda kol açar her yana... Öteler ötesi daha da ötesi, Bekliyor yolcuyu bir müjdedir sesi, Hakikat ararken gönülden hevesi Bayram hediyesi gül seçer her yana... Nakış nakış her şey işlenmiş boş değil, Her gördüğün bir sır - sadece taş değil, "Iman" çilesini çekmeyen baş değil Yanlış yolda olma mal kaçar her yana... Belli bir mekânda yaşarsın ey "Peri," Vakti zamanında gezersin bu yeri, Kalırsan imanda yükselir değeri Mutlu bir âlemi bul uçar her yana... Ey güzel gayen ne, bir düşün, kafa yor! Bilirim bu teklif gelir herkese zor, Kısacık hayatta bir nurlu kapı var Ancak Hakk‘ı bilen kul geçer her yana... Yaradan bizleri her şeyde deniyor, Ressam Halil, seni görmeden tanıyor, Her anında senden bir kıssa anıyor Şiirden öteye dil göçer her yana... |
Bülbülün Feryadi
Bülbülde feryadi şimdi anladim; Gül sende dediler seni özledim. Sabirla bekledim dertle inledim Bal sende dediler seni özledim. Bahardir yanakta gül açar her an, Gülistana döner seninle mekân, Sormuşsun "Kim" diye "bana hep yanan?" Kul sende dediler seni özledim. Başa gelir başa Hakk’ın yazdığı, Bahtiyar etnekte aşkla sezdiği, Mecnun’un bir sevda için gezdiği Çöl sende dediler seni özledim. Kar yağdırır bazen bakışın bana, Yokluğun ızdırap inan ki cana, Derdimi dökmeye geldim ben sana Dil sende dediler seni özledim. Mutluluk kaynağı alnımda yazı Seninle diniyor gönlümde sızı Cefaya - sefaya birlikte razı Hal sende dediler seni özledim. Ressam Halil, gönlü tek sana bağlar Seninle sevinip coşarak çağlar Vuslatın önünde yükselse dağlar Yol sende dediler seni özledim. |
Candır Bilene
Yârin dudağından dökülen bir söz; Dermandır bilene candır bilene. Aşk ile bakarsa bir çift ahu göz Cihandır bilene candır bilene. Şerefli yaratık Hakk‘a halife, Haz duyar olursa doğru latife, Diken etme sözü gülden kadife Mekândır bilene candır bilene. Bir uzun menzildir hayat çok kısa, Düşürme kendini kanlı bir yasa, Ne yaparsan ancak o dolar tasa Irfandır bilene candır bilene. Bir baktınki beni yürekten yaktın, Sel oldun gözümden sel oldun aktın, Ne desem her sözümden gülerek çıktın Fermandır bilene candır bilene. Sevmiyorsa insan yaşamak yüktür, Severse mutluluk - huzur büyüktür, Seninle sarhoştur, sen de ayiktir Kurbandir bilene candir bilene. Bir sevgi ugruna yol alir şair, Elbette gönlünde söz aşka dair, Ressam Halil, yazar sözünde durur Sultandir bilene candir bilene. |
Deniz Gözlüm
Deniz gözlüm asla sende bir şeycik Unutmadım desem yalan mı olur? Âleme kapalı bir aşka açık Kalpte benden başka kalan mı olur? Üzmeyiz güzeli cihanda asla, Sen sunduktan sonra zehiri tasla, Içtim, yaşadım bin türlü hevesle Zannetme yerini bulan mı olur? Ne mutlu bir gündür bir gündür bana, Aşk ile gelmiştir insan cihana, Atarsan sevdamı yedi yabana Senden başka bil ki, alan mı olur? Erirsin yadına düşsem gecede, Adımı ararsın her bilmecede, Aynı mana mevcut işte hecede Gül elde sevgiyle solan mı olur? Bir aşkın peşinde geçmekte ömür, Dayanmaz çileye dayanmaz demir, Bir çıkar etmezse bu alemde kör Senin gibi beni bilen mi olur? Ressam Halil, hayran güzele hayran, Aşk ile onurla yaşıyor insan, Altınla elmasla dolsa da cihan Ben gibi kapını çalan mı olur? |
Derman Yok Mudur?
Güzeller güzeli sormaz halimi; Yaramı sarmaya derman yok mudur? Yitirdim gurbette ben de yolumu Vuslata ermeye ferman yok mudur? Divane eyledin gönlümü benim, Hep senin yoluna kamakta kanım, Şad olurum bir kez deseniz "Canım" Sefayı sürmeye zaman yok mudur? Bilirim müşkildir aşılmaz dağlar, Seninle şen olur bahçeler bağlar, Hasretinden gözler ırmaktır çağlar Bu gülü dermeye mekân yok mudur? Gönülden sevince hoş olur insan, Şenlenir her taraf şenlenir cihan, Gülümsemen tatlı bakışın yaman Halimi sormaya imkân yok mudur? Izin ver vuslata ersin bu mecnun, Bir kezcik gül yüzün görsün bu mecnun, "Can" desin cananı sarsın bu mecnun Gönlüne girmeye aman yok mudur? Ressam Halil, söyler sözü nafile, Geçmez ki bu nazı o gonca güle, Ağlar bana gökte periler bile Can koydum görmeye canan yok mudur? |
Dillendi Güzel
Bu kaçıncı bahar kaçıncı hazan; Senin için gönül dillendi güzel... Kar yağdı başıma karardı cihan Bin dertle bu ömür yıllandı güzel... Bir garip aşıktım kendi işinde, Od düştü yüreğe yolun başında, Koşturdun yıllarca beni peşinde Damlayken gözyaşım göllendi güzel... Kavuşmak hayali yaktı bitirdi, Kafdağı’na peri alıp götürdü, Sineme kibrikten hançer batırdı Derdim binbir parça dallandı güzel... Ne kadar yalvarsam yetmedi naza, Bir kerecik olsun bakmadı söze, Buluşuruz diye bahara yaza Gam kasavet başa çullandı güzel... Ressam Halil, aşkla bekler yolunu, Senin için almış bahar gülünü, Bülbül feryat eder tutmaz dilini Sabırlan koruklar ballandı güzel... |
Düşürme Güzel
Sevilirken sevmek, severken sevmek; Ne güzeldir sakın şaşırma güzel... Mutluluk umudu yürekte gerek Naz edip kafayı şişirme güzel... Bir gülsen kışlarım bahar olacak, Her yana al yeşil çiçek dolacak, Bu hasret yüzünden rengim solacak Aşk közünde yakıp pişirme güzel... Dert verip gönülde açma bir yara, Ne kadar katlandım ne kadar zora, Aşkından dolayı yaban diyara Mecnun edip dağlar aşırma güzel... Etmeden bir kelam evvela düşün; Rızkı Allah verir bal olsun aşın, Ağrımasın para uğruna başın Sabrın sınırı var taşırma güzel... Ne verdiyse Allah şükür et önce, Yaradan bırakmaz dara düşünce, Ressam Halil, bir gün sana gelince Altını pul edip düşürme güzel... |
El Vurma Yarama
El vurma yarama yaram çok taze; Kar yağmış başına kan ağlar gözüm... Bin çeşit darbeyi indirdi öze Düşmemiş eşine kan ağlar gözüm... Akan sular bir gün durulur dedim, Zaman gelir koşan yorulur dedim, Bu sabrın hesabı sorulur dedim Emekler boşuna kan ağlar gözüm... Viran olur viran bahçeler bağlar, Kesiyor yolları ak başlı dağlar, Bir garip gönülden çok gizli ağlar Gam düşmüş peşine kan ağlar gözüm... Kapanmaz açılsa kalpte bir yara, Gün kararıp kalmaz seheri ara, Gonca gülü atmış yaban diyara Kim girmiş düşüne kan ağlar gözüm... Yaradan‘a sığın ümidi kesme, Gül yüzünü eğip suratı asma, Sarı güle sakın takma bir tasma Huzur ver yaşına kan ağlar gözüm... Ressam Halil, sabır diler yürekten, Mevlâ ister ise gelir ıraktan, Zorlama kaderi - yitme meraktan Gül taktım taşına kan ağlar gözüm... |
Gam Etmem Asla
Bu aşkın yüzünden bin türlü belâ; Gelse de efendim gam etmem asla!.. Mecnun gibi aşka düşürüp Leyla Silse de efendim gam etmem asla!.. Bir bakış fırtına diğeri tufan, Yanıp kül olmakta yemyeşil cihan, Hançer vurup gönül pare pare kan Dolsa da efendim gam etmem asla!.. Bu aşık güzeli her yerde arar, Gel etme ey dilber ver artık karar, Başıma dert açan her yana haber Salsa da efendim gam etmem asla!.. Dokunmasın sana sakın bal sözüm, Sen yapsan da yoktur bıktıran nazım, Dikenleri batıp baharda yüzüm Solsa da efendim gam etmem asla!.. Hakk aşkı insanı yüceltir düzgün, Bir güzel peşinde koşmaktır yazgın, Ressam Halil, büküp boynunu üzgün Kalsa da efendim gam etmem asla!.. |
Gelmedin Neden?
Ey peri güzeli her seher yola; Baktirdin bir türlü gelmedin, neden? Aşk için dünyada dert ile bela Çektirdin bir türlü bilmedin, neden? Sen olsan şahane gündüz ve gece, Seninle mevcuttur aşkta bilmece, Önüme gecilmez engeli nice Diktirdin bir türlü almadin, neden? Çoban çeşmesinden içmez suyunu, Görmedim yüzünü bilmem huyunu, Bir garip şekilde bana boyunu Büktürdün bir türlü gülmedin, neden? Kar oldu buz oldu sensiz yol başi, Dokundu ayaga muhannet taşi, Gözlerimden azgin sel gibi yaşi Döktürdün bir türlü silmedin, neden? Ressam Halil, feda eylemiş cani, Güle düştü güle gönlümün kani, Bir garip eyledin gurbette beni Yaktirdin bir türlü solmadin, neden? |
Gelmem Bir Daha
Sert söyleme güzel kırılır kalbim; Pişman olsan bile gelmem bir daha... Aşk geleli başa gönülden yandım Rica minnet olsa almam bir daha... Dağlar aştım dağlar yoruldum artık, Karlar yağdı sacı başı dağıttık, Çok fazla naz ettin sert taşa çattık Şifa desen dahi kalmam bir daha... Gözyaşım deryayı hemen doldurdu, Izdırabım göğe bulut kaldırdı, Ağladım bir peri rengi soldurdu Vefasız uğruna gülmem bir daha... Yüreğim yaralı ömrümde çile, "Aşığım" deyince kopru velvele, Benden bir sitem var kırmızı güle Almazsa daveti salmam bir daha... Bir şahane dilber gözleri deniz, Muhteşem yüzünde dolunaydan iz, Güneştir etrafı tatlıdır her söz Diye saçlarımı yolmam bir daha... Bir fırsat kaçmakta farkında değil, Yoktur onda Ressam Halil‘e meyil, Başa ne gelirse oluruz kail Gözümden yaşlari silmem bir daha... |
Gezen Ben Oldum
Nadir bir Peri‘nin aşki yüzünden; Dag tepe demeyip gezen ben oldum... Bal dudaklarindan çikan sözünden Aşk-i Muhabbeti sezen ben oldum... Daldikça gözleri içinde mana, Hoş geldi aşk derdi hoş geldi cana, Altin saçlar gönül bagidir bana Çok ender şiirler yazan ben oldum... Çok güzel bir hayat sarinca kolun, Diken olsa yine ipektir gülün, "Seviyorum" dersen bal verir dilin Aşk derdiyle kendin üzen ben oldum... Uzakta bir yâr var düşünür seni Güle renk vermiştir yürekten kani Bil ki senin kalbin onun vatani Kem bakişla nazdan bezen ben oldum... Avcumda bin yildiz yoluna saçtim, Senin için maldan, mevkiden geçtim, Bir garip bülbüldüm tek sana uçtum Sinemi yumrukla ezen ben oldum... Ressam Halil, ümit dolu yüregi, Nesli handir yapar aşkin geregi, Bir selamin yakin eder iragi Yaz bahar ayinda hazan ben oldum. |
Gönül Gönüle
Gelse de her yandan bin türlü çile; Aşk ile bir eden dile hayranım. Kor düştü gönüle gözdeki sele Vuslata götüren yola hayranım. Bir destanlık hayat destanlık güzel, Uğruna yazılmış bin çeşit gazel, Böyle takdir olmuş böyle çok ezel Bülbülü ağlatan güle hayranım. Dolunay inince gümüş sulara, Sevgiyle kapanır kalpteki yara, Her kışın sonunda varır bahara Al yeşil çiçekli dala hayranım. Ey periden güzel ey şahane kız, Tanımadan özü çok edersin naz, Seninle alacak ömrümüz bir haz Dilinden saçtığın bala hayranım. Yollar yaklaştıkça uzaksın bana, Ressam Halil, seni ister yanına, Birlikte gidelim Hakk divanına Gönül gönüle el ele hayranım |
Gönülden Gülen Olmadı
Ben de şu dünyaya geldim geleli; Kan revan gözyaşım silen olmadı... Cevahir satarım kendim bileli Aşk ile gelerek alan olmadı... Öze baktım öze inandım söze, Güç verdi "Yaradan" dayandım naza, Köprüler kurdurdum gelip göz göze Sımsıcak gönülden gülen olmadı... Anlamak istedim anlamak önce, Güzelleşti aşkla mana verince, Kar yağdı başıma sense bir gonca Ne yazık kadrimi bilen olmadı... Çok nazik yaratmış "Yaradan" seni, Bir bende eylemiş güzele beni, Bin umutla vardım buluşma günü Gönülden söz verim gelen olmadı... Dediler bir "Peri" kadar güzelsin, Herkesin dilinde söylenen gülsün, Kavuşan öğünsün, bahtiyar olsun Bu erdemle artık bulan olmadı... Ressam Halil, bu aşk çektirir çile, Vefasız olsa yâr düşürür dile, Cihan hasret senin gibi bülbüle Bir kaç gün misafir kalan olmadı... |
Gönülden Seviyor Sandı
Kar beyaz duygular yansıdı ufka; Kardelen müjdesi ne güzel andı... Çok çile çektirdin yüreğim yufka Yâr için ağladı derdiyle yandı... Gözlerin bir deniz yanaklar bahar, Kaşların hilâldir, dudaklarsa nar, Hasretle açılan kollarınla sar Kış vakti aşk geldi gönül uyandı... Sevinçten saçların tel tel saçılmış, Goncalar tebessüm edip açılmış, Seninle âlemde sohbet seçilmiş Sevdamız hicrana nasıl dayandı?... Naziksin, narinsin, cansın, güzelsin, Hem çok yakınımda, hem de çok elsin, Bin belân olsa da hiç korkmam gelsin Bilmem gönlüm sana niçin aldandı?... Istemem bahçeler, saraylar, köşkler, Geçmedi hayatta şen eden meşkler Çileden çıkardı yaşarken aşklar Bu bülbüle gonca bir gül dadandı... Bir masal sevinci mutlu bir sonda, Seni aradım yok derler her yanda, Ressam Halil, rüyâ görmüş bir anda Bir güzel gönülden seviyor sandı... |
Göz Görür Ne Yazik
Ben gönlümü bir periye kaptirdim; Ben periyi, peri beni tanimaz. Nadide bir sirça saray yaptirdim Ses verdigi o ilk ani tanimaz. Bir gariplik mevcut bu aşktan önce, Hoş görür bu sevda başa gelince, Ipek hali serdim bir kez gülünce Aşkina kurban bu yani tanimaz. Tasvir etsem, endam ayri boy nadir, Cemali bir başka özde huy nadir, Asalet her sözde mevcut soy nadir Zatina çok uygun kani tanimaz. Nasil övsem nasil yetmez kelime, Şahene bir peri çikar yoluma, Hor bakmaz sevgide asla halime Mutluluk ararmiş günü tanimaz. O sari saçlari haz katar ruha, Sevenle yol alir her gün sabaha, Sardikça derler ki yok mudur daha? Fakat, bulundugum yönü tanimaz. Bir nazli sevdadir yürekte yanan, Ressam Halil, ister seni tek sanan, Bu can çeker hicran gel artik canan Göz görür ne yazik cani tanimaz. |
Göz İle Muhabbet Olsun
Varıp gülistana her renkten gülle; Göz ile söz ile muhabbet olsun. Beyaz gül ortaya çıktı bülbülle Ay gibi yüz ile muhabbet olsun. Pembe gül sevinip “Gönlüm sende“ der, Genişler gökyüzü genişler her yer, Kar düşmüş yanaga ipege deger Yapilan naz ile muhabbet olsun. Sararmiş sari gül derdi hicrandir, Yâr için agliyor hayli zamandir, Çilvesi çiledir vuslat yamandir Yürekte köz ile muhabbet olsun. Beni bülbül etti nazende sesi, Al yanaga degse sicak busesi, Beyaz gülün candan olur hevesi Ümitvar göz ile muhabbet olsun. "Mutluluk" kisadir, mavidir, mordur, Siyah gülü elde etmek çok zordur, Sevene gönülde bir saray vardir Insani öz ile muhabbet olsun. Ressam Halil, aldi kirmizi gülü, Yâr istemiş açti o yâre eli, Gözleri konuşur bir destan dili Sevgiyle haz ile muhabbet olsun. |
Gül Açar Gönlümde Benim
"Ateşten bir gömlek" dediler aşkı; Giydikçe gül açar gönlümde benim... Şen şakrak eğlenip el âlem meşki Duydukça gül açar gönlümde benim... Çile çektem çile içinde çile, Görmeden tutuldum ben bir güzele, Asırlar değil bir an gönüle Koydukça gül açar gönlümde benim... Yaz gününde korla kışın da karla, Eza vermek için yüklenip zorla, Bir bakış fırlatıp keskin hançerle Kıydıkça gül açar gönlümde benim... Narin parmak zarif gülü dererek, Alyanaktan izin alıp sürerek, Bir pul kadar bile değer vererek Saydıkça gül açar gönlümde benim... Yeter ki o gülsün sel olsa yaşlar, Ressam Halil, coşar yazmaya başlar, Ilahi manada mukaddes düşler Duydukça gül açar gönlümde benim... |
Gül Eglen Neşelen
Açil mor menekşe karlar eridi Ol periler iner şimdi pinara... Güle bülbül kondu kervan yürüdü Ay yüzlüler döner şimdi pinara... Dallar çiçek açti her türlü renkte, Uyandi tabiat binbir ahenkte, Can buldu bu âlem en tatli aşkta Kelebekler siner şimdi pinara... Sabir etti kara kişa dayandi, Yagdi yagmur, yanmiş yer suya kandi, Gögerdi her taraf toprak uyandi Lale sümbül kanar şimdi pinara... Güzeller kervani çok önce geçti, Hasret agir diye kederi içti, Gam kaldi yürekte bin yara açti Bu gönlüm hep yanar şimdi pinara... Al yeşil çiçekler süstür her yana, Gül kokusu nefis zevk katti cana, Ne güzeldir hayat geldik cihana Tebessümler sunar şimdi pinara... Gül, eglen neşelen, şen olsun hayat, Güzel olsun güzel kalpte muhabbet, Ressam Halil, bil ki, seninle rahat Peri Kizi konar şimdi pinara... |
Güldü Yüzümüz
Aydan aydın yüze baktıkça özden; Şenlendi her taraf güldü yüzümüz. Bir köprü kuruldu kapısı gözden Cennete doğru yol buldu özümüz. Denizler bir katre mavilik sende, Bin gonca açılır tatlı busende, Yeter ki o yanda ister bu yanda Gelecek bahara kaldı sözümüz. Inanırsa Hakk‘a yükselir insan, Belli bir zamanda geçici mekân, Kabülümdür kader bizde yok isyan Hakikat nuruna daldı gözümüz. Et - kemik değildir bizdeki heves, Hâlâ kulaktadır o aşk dolu ses, Dert etmem güzelim sınırlı nefes Bir baharda sonra geldi yazımız. Söz ile bir nadir servet bıraktım, Yanmış yüreklere sevgiyle baktım, Dost bildin yakında hem de ıraktım Bir sana geçmeyip soldu nazımız. Ressam Halil, hasret çeker gönülden, Aşk için baş koymuş korkmaz yad dilden, Istemezse o yâr, ne gelir elden Deyip gamlı türkü çaldı sazımız. |
Güldüm Mü Acep?
Ey muhabbet gülü ey yaren bize; Bir kere yadına geldim mi acep? Sen düşürdün bil ki gönlümü köze Gönlünde bir mekân buldum mu acep? Denizler durulmaz gelmedikçe sen, Şen olur bu cihan bir kezcik gülsen, Yıl değil ay değil inan ki bir an Hakk aşkıyla senin oldum mu acep? Sır oldun çekilden perdeli gözden, Bin mana çıkardın söylenen sözden, Mutlu olup bir kez âlemde özden Buzları eritip güldüm mü acep? Hakk aşkıyla kulu sevmemiz gerek, Bu maksatla mevcut olmuştur yürek, Kalpteki yaraya şifa diyerek Elini elime aldım mı acep? "Ressam Halil, bir düş gördüm" demiştin, "Kol açıp sevinçle sardım" demiştin, "Cennet-i âlâya vardım" demiştin Birlikte seninle kaldım mı acep? |
Güller Ile Gel
Bekletme yad elde sen bu garibi; Seviyorsan eger yeller ile gel!... Dilersen görmeyi kalpte yarami Rengi benden alan güller ile gel!... Susuzum kaç gündür hasretim suya, Dizinde uyusam ben doya doya, Nisbettir gül yüzün şu dolunaya Hale olan altin teller ile gel!... Hicranin yürekte nar oldu yandi, Her serabi sensin deyip aldandi, Hasretten yüzümüz boza boyandi Kiraz dudaklarda allar ile gel!... Çok yorma seveni artik gücü yok, Gerçekten sevmekten başka sucu yok, Mal mülk dilersen de başta taci yok Sarmaya açilan kollar ile gel!... Beklenen bir peri denizden gözü, Altin saçlar sarmiş dolunay yüzü, Ayikla dikenden ayikla sözü Dilinle yaptigin ballar ile gel!... Bu kadar bekledim ümit nafile... Peri kizi yeter çektirme çile, Bir de sen yan bakma Ressam Halil‘e Yüce dağdan aşan yollar ile gel!... |
Gümüşlendi Sular
Gümüşlendi sular dolunay indi; Kaya diplerinden kekikler çıkar... Bir güzel el verdi gönül sevindi Bu mutluluk bizi sevinçten yakar... Gündüzün bir sırdır gece doğarak, Süslenmiş gökyüzü yıldızlar parlak, Ilahi bir emre özden uyarak Aşk ile mestolur aşk ile akar... Zaman ince bir yol menzil ufukta, Aşk için çile bal olur aşıkta, Kar birikse bile hoştur şakakta Gönülden gönüle sevgiyi döker... Muhabbet ederken sözlere dikkat, Manası dikensiz bal gibi lezzet, Katarak hoş geçer birlikte hayat Buğday isteyenler tek buğday eker. Doğumdan ölüme bir ince yolda, Yürümeli insan imanlı halde, Ressam Halil, dolmuş bir defter elde Ilahi makama aşk ile bakar. |
Gün Geçmiş Aşk İle
Sert esmiş karayel sert esmiş poyraz; Bülbül perişandır gülleri solmuş... Kar değmiş sulara her yanda ayaz Feryat etmiş başta telleri yolmuş... Ses kesildi hicran koymasın sakın, Hançer yarası çok saymasın sakın, "Peri Kızı" cana kıymasın sakın Yüce dağ üstünde yolları kalmış. Aniden sır oldun neresi yerin? Sensiz mi geçecek bugün ve yarın? Bir sendin perisi hep bu diyarın Hasretinden dertli halleri bulmuş... Beni mecnun ettin düştüm peşine, Diyorlar kar yağmış yazın başına, Gönlümde yer hazır gözün yaşına Inci elmas saçmış selleri dolmuş. Hasretin başımdan aldı aklımı, Dedim ki cevahir sende saklımı? Dert derde yığılmış dertler ekli mi? Yad yabanda gönül dilleri bilmiş... Bilmiyorum acep gelir mi sesin? Gül kokusu almış saçar nefesin, Ressam Halil‘de var gerçek hevesin Gün geçmiş aşk ile yillari almiş... |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 12:40 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.