www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   En sevdiğin elbiseni giydim (https://www.cakal.net/showthread.php?t=86840)

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:10 PM

En sevdiğin elbiseni giydim
 
En sevdiğin elbiseni giydim


Bu gece kokunu sürdüm


Solgun yüzünü okşadım


Sessizce saçlarından öptüm







Yazdığın mektupları okudum


Kana kana su içer gibi


Plaklarını çaldım ah !


En çok o şarkıda özledim seni.







Issızlık kapıyı çaldı, açmaya korktum


gece yarısı


Şehir uykuya daldı baktım dışarıya


katran karası


Rüzgar telaşla kokunu getirdi bana


aldım koynuma







Buseni hafızamdan koparıp


iliştirdim dudaklarıma


Üşüdüm karanlıkta


Tenine dokundum hissetsin diye


Aç gözlerini.







Erguvanlarına su verdim


İçerken benimle konuştular


Yastığını okşadım, kokladım


Anılar uçuştular







Soluğun saçlarımı yaladı sanki yine


bir meltem gibi


Teninin kokusu karıştı kokuma


Yakıştılar







Boğuldum karanlıkta


Yanı başımdasın benden çok


uzaklarda


Ellerimi tut dokun bana


Aç gözlerini.







Attım kendimi caddelere


Yeşil ceketin sardı beni


Yürüdüm üstüne karanlığın korkusuz


Tuttum ellerini

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:10 PM

Uyandırma beni anne!
Rüyamın en tatlı yerinde.
Üstümü örtersin değil mi sessizce,
Gülümsemesini görür gibiyim sanki,
Islak gözlerinin ferinde.

Uyandırma beni anne!
Olmadı mı hayallerin senin de.
İşte o hayallerdeyim gizlice,
Bana sevdiğini söylüyordu inan ki,
Gevelercesine ağzının içinde.

Uyandırma beni anne!
Bir ümit var hala içimde.
Düşlerimin misafiri çıkıp gelince,
Geride öyle bir mutluluk bırakır ki,
Anlatırım uyanınca dizinde.

Hadi, hadi uyandır artık anne!
Umut kalsın düşlerimin gölgesinde.
Unutmayacağım soluk aldığım müddetçe,
Ve şunu bilesin ki,
Hala bıraktığım yerde,
Düşlerimdeyim anne...düşlerimde

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:10 PM

Kolay Değil Yalnızlık

Hiç kolay değil yalnızlık
Ne kolay değil sevmek
Hatırlamıyorum sevgiyi
Ama sevmek istiyorum çaresizce
Hep güzel gelir sevmek
Ne güzel değil sevilmemek
Bilseydim sevgiyi!
Belki hiç sevmezdim
Yaşam bukadar zor değil
Ve zor değil ölüm
Bıkmasaydım hayattan
Belki şuan yaşardım
Gülmek bukadar zor değil
Ve zor değil ağlamak
Ne kadar da zor olsa
Sevmek bukadar adil değil
Ve anlaşılır değil sevgi
Kaybettim mutluluğu!
Zaten hiç yaşamamıştım
Bu kadar zormu bunlar
Ya da gerekli mi
Belki hiç yaşamamalıydım
Hayatı bu denli mutsuz.

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:11 PM

Martıların gözlerinden dinledim
İstanbul'un boğazı yanmış dün gece
Yıldızlar şahitlik etmiş
Güya suçlu benmişim
Oysa can yemin olsun yanağımdan süzülen denize
Ben bu şehre yüreğimi içirmedim
Göklerden hicran yağdı
İstanbullu bir geceydi
Yere düşen her damlanın yüreğinde sen vardın

İsmin dudaklarımda idamlık bilmeceydi
Yalansa kahrolayım
Sen İstanbul kokardın
Sevda dediğin gülüm bir busedir dudağımda
Bıçak gibi, yasak gibi, kan gibi
Utanır, intihar ederdi ölüm
Hayata rest çekip ağladığımda
Korkak gibi, tutsak gibi, yaşanmış an gibi

Bir lal olmuş bülbülüm
Sen deli gülsün bağımda
Toprak gibi, yaprak gibi, candan özgü can gibi
Kuş uçmaz, kervan geçmez dağımda
Kah aşk yağan kar tanesi
Kah leyla tüten rüzgardan
Zambak gibi, leylak gibi, cigaramda tüten duman gibi

Sevdiceğim: Sen İstanbul kokardın!

Dayadım ondörtlüğü İstabul'un şakağına
İstediğim gül içmekti gözlerinden bir yudum
Seni sordum gündüzlerce bu şehrin her sokağına
Söylemedi inat ettim
Gece seni uyudum
Ben bir sana bir bu şehre gül dedim
Ayla toprak şahittir, şahittir denizle gece
Sensizken İstabul'da bir kez olsun gülmedim

Yıllar kapımı çaldı
Yokluğun var, sen yoktun
Ölüm geldi, ölmedim
Ağladım, yüreğimde sen
Sende divane İstanbul
Aşkından bir hatıra dedim, gözyaşımı silmedim
Ben bir sana bir bu şehre gül dedim
Belki de can bunun için ben gülleri çok sevdim
Gözlerimden dökülen yaş denizi ıslatıyor
Sevda kilim, hasret nakış dokuyor
Çatlayası deli yürek "sen sen" diye atıyor

Oy gece gözlüm oy
İstanbul seni seni kokuyor

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:11 PM

SENI ARIYORUM


Bu şehrin bütün sokaklarına sinmiş yalnızlığım,

Sensizliğin köşe başındayım.

Avuçlarımda kırık dökük pişmanlıklar,

Avuntusuz çıkmazlara doğru yürüyorum,

Bütün umutsuzluğuma inat,

Yine seni arıyorum...


Dudaklarımda bildiğin o ıslık,

Sokak lambalarına sığınıyorum.

Hafiften bir yağmur ağlıyor benimle,

Bir deli rüzğar saçlarımda,

Yalnızlıktan üşüyorum.

Bulamayacağımı bile bile,

Yine seni arıyorum...


Anlatacak nelerim var bir bilsen;

Içimde ihtilaller kopmuş,

Kendimi sürgüne verdim.

Mutluluğum çoktan iflas etmiş,

İtiraza hakkım yok biliyorum,

Beni savunmak sana düştü,

Seni arıyorum...


Yarım kalmış şiirlerim gibisin,

Yaşanmamış çocukluğumsun anılarımda,

Öylesine eksiğim sensiz,

Öylesine sahipsiz.


İşte bütün umutlara havlu attım gidiyorum,

İçinde geç kalmışlığın çaresizliği,

Çocuklar gibi ağlıyorum.

Ve gel gör ki her damla gözyaşımda,

Yine seni arıyorum...

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:11 PM

Kırk Yaşın Eşiğinde Bir Şiir



Küçük heyecanlara paydos
Çünkü rüzgarla aynı yaşdayım
Çünkü güneş kardeşim
Bir ırmakla şevişmekteyim

Bana artık dingin olmak
Bana yalınlık yaraşır
İçimde şiirin güzelliği
Yaşamak sevinciyle yarışır

Güzeller güzeli ömrüm
Sana gitgide sevdalanıştayım
Nice emeklerle dokunmuş
Bir ince, bir nazlı nakıştayım

Küçük tasalara, tutkulara paydos
Çünkü evrenle aynı yaştayım
Başsız sonsuz doyumsuz
Bir başdöndürücü akıştayım.

Ataol Behramoğlu

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:12 PM

Üçüncü Şahsın Şiiri



Gözlerin gözlerime değince
Felaketim olurdu, ağlardım
Beni sevmiyordun, bilirdim
Bir sevdiğin vardı, duyardım
Çöp gibi bir oğlan, ipince
Hayırsızın biriydi fikrimce
Ne vakit karşımda görsem
Öldüreceğimden korkardım
Felaketim olurdu, ağlardım
Ne vakit Maçka'dan geçsem
Limanda hep gemiler olurdu
Ağaçlar kuş gibi gülerdi
Bir rüzgar aklımı alırdı
Sessizce bir cigara yakardın
Parmaklarımın ucunu yakardın
Kirpiklerini eğerdin, bakardın
Üşürdüm, içim ürperirdi
Felaketim olurdu, ağlardım
Akşamlar bir roman gibi biterdi
Jezabel kan içinde yatardı
Limandan bir gemi giderdi
Sen kalkıp ona giderdin
Benzin mum gibi giderdin
Sabaha kadar kalırdın
Hayırsızın biriydi fikrimce
Güldü mü cenazeye benzerdi
Hele seni kollarına aldı mı
Felaketim olurdu, ağlardım

Attila İlhan

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:12 PM

Güvercinim Uyur mu?



Sömürgen cami güvercinleri sizin olsun
O doyumsuz lapacı güvercinler
Kurşun buğusu güvercinleri severim ben
Kanat uçları çelik yeşili

Kuş dediğin piyerlotisiz yaşamalı
Adaksız avlusuz şadırvansız
Buluttan süzmeli suyunu
Kuşçular çarşısında tüy dökmemeli

Benim güvercinim tunç gagalı
Kimlerin bakışı kardeşçedir
Kimlerin bakışı düşmanca
Kendisi hangi kavganın güvercinidir bilir

Tüneyip acımanın saçaklarına
Miskin sevilerle bitlenmez
Kanadından çok pençesine güvenir

Barış taklaları süzülmeler
Gagalarda zeytin dalı
Perendeler maviliklerde
Tüm gösteriler resimlerde kalmalı

Güvercin dediğin uyanık olmalı
Tüyler duman duman öfkeden
Yanıp tutuyşmalı gözbebekleri
Sevgiden tıpır tıpır bir yürek
Özgürlüğünce dövüşken

Rıfat Ilgaz

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:12 PM

Hasreti budadım körpe umutlarda,
Sallanıyorum bağ bozumu akşamlarda.
Birleşirim hasretle rüyalarda,
Seni çekerim sensiz ayazlarda.
Bıçağım keskin ve acımasız,
Saldırır uzayan hasret dallarına.
Bir duman tüttürürüm tozlu yollara,
Seni isterim sensiz dağlarda.
Ne zor, ne acı, dayanamıyorum,
Kolaylık bu ya hep ağlıyorum.
Nafile dostum ne edersen et,
Seni inlerim sensiz canlarda...

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:12 PM

Liselinin Aşkı-

Gözlerine renk bulamamıştım,
Bazen yeşil gibiydi, bazen mavi gibi bazen ela,
İlk görüşte demiştim;
Bunlar göz değil, bunlar bela.

Yanılmamıştım,
Dünyamı kaplayacak kadar büyüdü gözlerin,
Kim bilir hangi düşmanımın yaptığı sihir
Veya büyüydü gözlerin.

Olur muydu bir göz bu kadar derin,
Bu kadar sonsuz olur muydu?
Bu gözlere bir kez bakan
Daha onsuz olur muydu?...

Bakışları hep delici,
Bakışları hep sertti o gözlerin,
Ansızın vuracak kadar sinsi,
Gizlice vuracak kadar namertti gözlerin.

Sen belki ismimi hiç öğrenmedin,
Bense aşındıracak kadar çok söylemiştim ismini; Belma...
Meçhûllerle doluydu,
Ne KIYAK AŞK’tı amma.

Sarı saçlarını dağıtıp gelen rüzgârları koklardım,
Tesadüf de olsa her bakışında çarpılır,
Aklımı yoklardım.

Konuştuk ne bir kelime ne bir harf,
Bu aşk sessizdi, bu aşk saf.
Anlamanı boşuna bekledim gözlerimin dilini Belma,
Benim dünyamda mahpustu aşkım,
Ne kıyak aşktı amma...

Herkes bir konuda hemfikirdi;
Şehrin en güzel kızıydın sen.
Kim bilir kaç yürekte boş bir ümit,
Kim bilir kaç kalpte sızıydın sen?...

Denklemlerde hep sen vardın,
X ve Y ne olursa olsun sendin hep sonuç,
Bir seferinde;
Sonsuz eşittir Belma dediğim için sıfır almıştım,
O sene ilk defa sayende,
Bütünlemeye kalmıştım.

Mekanikte sen vardın,
Optikte gözlerin vardı.
Hele edebiyatta ne büyük yerin vardı.
Kınardım Fuzuli’yi ,
“Amma atmış be...” diye,
Bulurken aruz kalıbı,
Feilâtün, mefâilün, feilün,
Hayalimde sen olurdun,
Bembeyaz yüzün ve kırmızı kaşkolün,
Fark atmıştın aya,
“Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge,
Ne açar kimse kapım, bâd-ı sabâdan gayrı.”
Diye seni yazmıştım tahtaya.
Nasıl istemiştim sabâ rüzgârı olmayı,
Açıp kapını zerre zerre odana dolmayı.

Bir gözlerinin ne demek istediğini anlamadım,
Bir de trigonometrinin ne işe yaradığını,
Hep sordum gözlerime,
O ruhsuz gözlerde ne aradığını.
On bilinmeyenli denklem gibi zordun,
Hadi gündüzleri neyse de,
*******i rüyamda ne arıyordun?...

Müzikte bir ben başarısızdım,
Çünkü; müzik kitabı seni es geçmişti,
Seni anlatacak beste yapılamamış,
Şarkılara küsmüştüm,
Eski heves geçmişti.

İkimiz de inattık; ayrı ayrı yol tuttuk,
Biz, bir araya gelmesi suç olan iki maddeydik,
Ateşle baruttuk.
Nasıl unuturdum seni,
Unutabilir miydim ki üstümdeki semayı,
Unutabileyim Belma’yı..
Üst üste üç kere sıfır aldım,
Gözlerinin yüzünden.
Sonra da asıverdim Kimya’yı.

Okumaya başlasam,
Sen girerdin satırlarla arama,
Her bakışın kezzaptı,
Her gülüşte sodyum bastın yarama.

Bana neydi biyolojiden,
Bana neydi terliksiden, amipten,
Beni alabilir miydi gözlerindeki ipten?...
Bana neydi kuşun gagasından,
Bana neydi zürafadan, lamadan,
Ne kadar uzaktı bu konular Belma’dan.

Yandım, kor oldum,
İnat ettim, farkettirmedim ,
Tarih böyle bir aşkı kaydetmiş mi,
Yazmış mı bir bak Belma?...
Lise güzel okuldu,
Ya aşkımız; ne kıyak aşktı amma...

“Belma’yı seviyorum, o halde varım”
“Belma güzel, gül de güzel, Belma güldür o halde.”
Önermelerini yapıyordum,
Mantıkta hep hayalde.

Ne Ogüst Kont, Ne Freud,
Çözemezdi aşkımdaki mantığı,
Bana bilmece gibi bir ağ örmüştü gözlerinin tığı.

Duyulur mu dinlesen,
Sessizliklerin sesi,
Olur muydu aşkların,
Mantığı, felsefesi.

Gözlerinin yüzünden çok dersten zayıf aldım.
Ve yine ilk kez sınıfta kaldım.
Ama değerdi,
Bu gözlere herkes mağlup olur,
Bu gözlere herkes boyun eğerdi.

Hayır, asla pişman değilim Belma,
Sen habersiz, ben çaresiz,
Ne kıyık aşktı amma...

Ne gülümsedin,
Ne de konuştun benimle tek kelime,
Şöyle bir düşündüm de;
Elin bile değmemişti elime.

Yıllar geçti,
Sönmedi gözlerinin ateşi.
Ya!... Bakınca ne bakarmışsın,
Doktormuşsun otuz beşinde
Ve hâlâ bekârmışsın.

Böylesine gizli aşk,
Bu rekoru kim kırabilir?...
Bir gün hasta kalbimin doktoru olursan
El vurma ona,
Aşkın fışkırabilir...

Gözlerin ahh gözlerin.,
Erişilmez, ulaşılmaz gaye o...
Aşkım, sen ve ben...
Bırak be!... Nostaljik bir hikaye o...

Ahh, ahhh,
Son görüşüm de yaz mıydı, bahar mıydı?
Ömrümün cevapsız kalan sorusu;
Bana karşı yüreğinde bir kıpırtı var mıydı?...

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:13 PM

Son Aşık

Hasretinle geçiyorken bu gençlik çağım,
Ey sevdiğim, ben ümitsiz değilim gene
Ak düsünce saçların kumral rengine
Kollarında son aşıkın ben olacağım.

Ey başında şimdi sevda rüzgarları esen,
Böyle her gün yollarımdan geçsen de süzgün
Sen benimsin büsbütün terk olunduğun gün ...
O mukadder günü, bilmem, düşündün mü sen?

Ben bir beyaz saçlı aşık, sen bir ihtiyar ...
O gün bana yaklaşırken ey ilahi yar,
Esirgeme gözlerimden bir son buseni,

Kirpiğinden yavaş yavaş bir damla aksın,
Çünkü, ruhum, sen de o gün anlayacaksın
Ki hiç kimse benim kadar sevmemiş seni!

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:13 PM

SORAN OLMADI

Gurbet ellerde çaresiz kaldım
Şu garip halimi gören olmadı
Mutluluğa hasret bir ben sandım,
Ağladım sızladım duyan olmadı.

Ayrılık çekilmez acı.
Kalbim dinmiyor nedir bu sancı.
Saymadım bu dert kaçıncı,
Benim dertlerimi bilen olmadı.

Bir vefasız sevdim boynum büküldü.
Gözlerimden kanlı yaşlar döküldü.
Felek vurdu hayatım söndü.
Nedir senin derdin diye soran olmadı

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:13 PM

aynaya bakma sakın
ve saçlarına dokunma.
Rüzgara sesin
Geceye kokun düşmesin.
Sen bu bahar bir başka düşe gir
daha sığ ırmakların olsun
ve açık mavi denizin
beni unuttuğun anılarına sar
ki başka sızılara bulanayım.

Cezmi Ersöz..

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:13 PM

SENİ SAKLAYACAĞIM
Seni saklayacağım inan
Yazdıklarımda, çizdiklerimde,
Şarkılarımda, sözlerimde.



Sen kalacaksın kimse bilmeyecek
Ve kimseler görmiyecek seni,
Yaşayacaksın gözlerimde.



Sen göreceksin, duyacaksın
Parıldayan bir sevi sıcaklığı,
Uyuyacak, uyanacaksın.



Bakacaksın, benzemiyor
Gelen günler geçenlere,
Dalacaksın.



Bir seviyi anlamak
Bir yaşam harcamaktır,
Harcayacaksın.



Seni yaşayacağım, anlatılmaz,
Yaşayacağım gözlerimde;
Gözlerimde saklayacağım.



Bir gün, tam anlatmaya...
Bakacaksın,
Gözlerimi kapayacağım,
Anlayacaksın...

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:14 PM

Bu Bizimki



Yıkıcı bir aşk bu,
Yıkıyor milletin ortasına
Tutku yükünü.

Bölücü bir aşk,
Ekmeği suyu bölüyor
Günde üç öğün.

Hain bir aşk bu,
Sizin eve hırsız girer
Onunkine polis.

Yasadışı bir aşk,
Evlenmeyi
Hiç mi hiç düşünmüyor.

Soyguncu bir aşk bu,
En sıradan ezgilerden
Sevinçler devşiriyor.

Kökü dışarda bir aşk,
Dante ile Beatrice'inkine
Fena öykünüyor.

İşgalci bir aşk bu,
Samanlık sevişenin diyor
Başka şey demiyor.

Cemal Süreya

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:14 PM

Bulamadım

Bir avuçtu aradığım, yüreğimi koyacağım
Bir çift gözdü, gözümden sakınacağım
Bakmaya kıyamayacağım

Ne İstanbul’un sokaklarında,
Ne şairlerin mısralarında,
Ne de Picasso’nun Mona Lisa’sında
Bulamadım...

Sonra dağları buldum
Dimdik, vakurlu
Ve haykırmak geldi içimden
Martıları kıskandırıcasına.

Beyhude çabam
Dağlar dahi dağlandı
Çığlıklarımı yankısız bıraktı.

Sonunda biricik dostum, kalemim
Ağlamaklı haykırdı:
Keşke, keşke gönül tuvaline resmedecek bir Mona
Lisa’n olsaydı.

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:14 PM

Her Yerde Sen

Mutlu oluyorum
Gözlerime baktığında,
Mutlu oluyorum
Ellerimi tuttuğunda,
Mutlu oluyorum
Sen yanımda olduğunda.
Sen attığım her adımda
Düşüncemin her noktasında
Baktığım her yerdesin.

Gözlerin bana güzelliğini,
Ellerin bana sıcaklığını veriyor.

Mutlu oluyorum sevgilim
Gözlerin gözlerime baktığında,
Mutlu oluyorum sevgilim
Sen yanımda olunca.

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:14 PM

Hani Nerdesin
Dün gece şehre yağmur yağıyordu
Yüreğime ise yalnızlık..
Karanlık odamda
Sana yazdığım tüm şiirleri okuyunca
Yağmura eşlik etti gözbebeklerim
Islanmıştı düşlerim ve üşüyordu ellerim
Ağladığımı bir bilsen
Gelirdin biliyorum
İşte ağlıyorum Ekim yağmurlarına karışıp
Hani nerdesin ?

Avuçlarımda sana açan tomurcuklarım yanıyor
Ciğerlerimde ise sevdan...
Küllere döndü içimdeki yangınlar
Düşüncelerimi esir aldı intizarınla yanılgılar
Yanıyor tüm umutlarım
Yandığımı bir bilsen,
Gelirdin biliyorum
İşte İbrahim gibi ateşlerde yanıyorum
Hani nerdesin?

Yoksun işte
Meriç nehri durgun sanki akmıyor,
Deniz suskun sanki bana ağlıyor
Kalemim sustu, sensiz her gece sanki ölüme pusu
Hayatımın son deminde akbabalar üşüştü düşlerime
Ölüme koştuğumu bir bilsen,
Gelirdin biliyorum
İşte hücrelerimden kanım çekiliyor
Hani nerdesin ?

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:14 PM

Güzel Dost
Aşka dair bir his varsa özünde
Sen ağlama ben ağlarım güzel dost
Damla damla yaş olurum gözünde
Sen ağlama ben ağlarım güzel dost

Her acının bir sebebi var ama
Ezelden talibim kedere gama
Derdin varsa yüklen benim sırtıma
Sen ağlama ben ağlarım güzel dost

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:15 PM

yalnızım bir gece daha
sana yaklaşmaya o kadar yakındım ki bu gecede
sen yine kaydın gökyüzümden
çünkü yıldızımdın,tutunamazdın bana
tüm umutlar bitti demiştim
we o yıldızda sende bittin
adını soramadığım herşeyin
aslında sen olduğunu biliyorum
unutmak kolay demiştin hatırla
söyle unuttunmu beni
hadi söyle ağlamadım de hiç
sewmedim de
yine kandır beni

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:15 PM

Ben Senin Beni Sevebilme Ihtimalini Sevdim

Soguk ve sehirler arasi otobüslerde vazgeçtim çocuk olmaktan
Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam
Ben seninle bir gün Veysel Karani de haslama yeme ihtimalini sevdim
Ilkokulun silgi kokan tebesir lekeli yillarinda
Ankara da karbonmonoksit sonbaharlar yasanirdi o zaman
Özlemeye basladim herkesi
Ve bu hasret öyle uzun sürdü ki
Adam gibi hasretleri özlemeye basladim sonra
Bizim Kemalettin Tugcu larimiz vardi
Birde camlarin buhusuna yazi yazma imkani
Yumurta kokan arkadaslarla paylasilan kahverengi siralarda solculuk oynamaya basladik
Ben doktor oluyordum, sen hemsire
Geri kalanlar kontrgerilla
Kirmizi boyalarla umut ikliminde harfler yaziliyordu pütürlü duvarlara
Ve Türk Dil Kurumuna inat bir Türkçeyle
Abilerimizden ögrendik S harfinden orak çekiç figürleri türetmeyi
Ankara ya usul usul karbonmonoksit yagiyordu
Ve kapali mekanlarda sevismeyi öneriyordu haber bültenleri
Oysa Ankara da hiç sevismedim ben
Disiplin kurulunda tartisilan askim olmadi benim
Sinifça gidilen pikniklerde kiçimiza batan platonik dikenleri saymazsak
Ankara ya usul usul kursun yagiyordu
Ve belli bir saatten sonra sokaga çikmamayi öneriyordu haber bültenleri
Oyse hiç kursun yaram olmadi benim
Ve hiç bir mahkeme tutanaginda geçmedi adim
Çatismalarin ortasinda sevimli bir çocuk yüzüydüm sadece
Sana siirler biriktiriyordum fen bilgisi defterinde
Ama sen yoktun
Ben seni beni sevebilme ihtimalini seviyordum
Sunni teneffüs saatlerinde
Okul servisi sen hep zamansiz,amansizca
Bir lojman griligine götürüyordu
Ben senin benimle Tunali Hilmi Caddesine gelebilme ihtimalini seviyordum
Ben senin beni sevebilme ihtimalini seviyordum
Yaz sicagi topragi çekiyordu tenimin çatlamaya hazir gevrekligini
Sonra otobüs oluyordun
Kirik yarik yollarin çare bilmez sürgünü
Ne yana baksam dag ve deniz saniyordum Mus ovasinin yalanci maviligini
Otobüs oluyordun bir süre
Yanimizdan geçen kara trenlerle yarisiyordun
Yanagim otobüs caminin garantisinde
Otobüs oluyordun bir ülkeden bir iç ülkeye
Çocukluguma yaklastikça büyüyordun
Zap suyunun sesini basina koyuyordum sarkilarimin listesinin
Korkuyordum
Sonra iniyordum otobüsten
Çarsidan bizim eve giden
Ömrümün en uzun
Ömrümün en kisa
Ömrümün en çocuk
Ömrümün en ihtiyar yolunu kosuyordum
Çünkü sonunda annem oluyordun
Babam kokuyordum sonunda
Soguk ve sehirler arasi otobüslerde vaz geçtim çocuk olmaktan
Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam
Ben seninle bir gün Vandaki bir kahvalti salonunda
Ben seninle sadece bilmek zorunda kalanlarin bildigi bir yol üstü lokantasinda
Ben seninle Agri daginin mistik ve demli bir çay kivaminda bakan
Dogu Beyazit in herhangi bir toprak daminda
Ben senin herhangi bir insan elinin terli cografyasinda olma ihtimalini sevdim
BEN SENIN BENI SEVEBILME IHTIMALINI SEVDIM

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:15 PM

ASK HARAM ARTIK bana
SENKOSYENI ASKLARINA
MAZIMIZI SILYORUM
SENI SEVMIYORUM

INCINDIM BIR DEFA
KIRILDI ONURUM
AGLAYIP YALVARSANDA
SENI SEVMIYORUM

SEVIYORUM ASLINDA
SEVIYORUM VIJDANSIZ
ISTIYORUM ÇILGINCA
SENSIZ OLMAM IMKANSIZ
SENI SEVIYORUM

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:16 PM

Seni düsünüyorum seni
Sen ey kavgamin çiçegi

Topraga su yürürken
Daglar yeserirken
Safagin kizil oklari
Gecenin kalbine dalarken

Seni düsünüyorum seni
Sen ey kavgamin çiçegi
Bana sen ögrettin kavgayi

Seni özlüyorum seni
Sen ey kavgamin çiçegi

Sulara ay düserken
Dalgalar öpüsürken
Sokagin titrek lambasi
Islanan yüzüme düserken

Seni özlüyorum seni
Sen ey kavgamin çiçegi
Bana sen ögrettin gülmeyi

Seni seviyorum seni
Sen ey kavgamin çiçegi

Seni düsünüyorum seni
Sen ey kavgamin çiçegi
Bana sen ögrettin gerçegi

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:16 PM

(martilar gelmezdi ki sizin ordan
martilar sizindi ey evlerinin önü deniz
bizde ölen kartallardan, daglardan size haber veririz
bir bakimlik deniz, bir avuç imbat göndermediniz!)

I
seni bir çiglik gibi sevdim
uzanip sesimin avlularina sen de her sabah
sabah... sevince bir sevgiyle gideriz
sonra durur vitrinlerden çiçekleri seyrederiz
pustluklar bizi seyreder,
biz çiçekleri...
II
seni bir kar gibi sevdim
üsüye üsüye eridim!

bak, kentleri de, daglari da bozdular
baska rüzgârlar giydirdiler kentlere
daglara baska tüfekler
kalk,
gidelim
buralardan gidelim!
III
seni bir namlu gibi sevdim
sen tetiklerimi ezberliyordun

kiyametler koparken alnindan bu kentin
geceydi... ansizin seni bir tufan gibi sevdim
bedenim alabora!

YILMAZ ODABASI

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:16 PM

resmin rehindir gurbetimde
gurbetimde sesleri asindirmis kimliksiz bir kasaba
ve senin kederini islatan o yagmurlar rehin

alni özlemle daginik bir aksam getirdim sana
sar, büyüt ellerinle, konuk et sicakligina
konuk et kanatlari kanatilmis kuslar getirdim sana...

ve aksam, bir kez daha
saçlarini topla ve dagit sesini rüzgârlara
“bir of çeksen karsiki daglar yikilir”

çekmiyorsun!

akarsulari imrendiren yüzün de
sabahçi kahveler de biliyor
görüsmeyeli yorgunum
yikik kentler kanadi sevinçlerimle
görüsmeyeli ya sen nasilsin
adim, adresim durur mu defterinde?
simdi siirt'te koyun kokulu bir gecedeyim
beynimde iklimsiz papatyalar
ve kusatilmis bir aksam duruyor penceremde

sokaklarin gün batinca neden bosaldigini
ve yüregimin neden kabardigini bilmiyorum
konussam: sessizlik/gitsem: ayrilik

sonra kipirtisiz yasladim gögsümü bogulmus güne
al bu çagrilari sulara göm, o uzak sulara
gurbetini rehnetme özlemimde…


YILMAZ ODABASI

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:16 PM

Aliskin oldugum karanlikta,
Sesimden inliyor kaldirimlar,
Yildizlar üstümde asker,
An olsun paylasmak zor onu,
Gece yarisi yaz ormanlarindayim,
Uçuruma düsmemek için siradaglara gidiyorum.
Gece kuslari, dallarin hisirtilari,
Yaprak sesleri, denizlerin derin sessizligi,
Milyonlarca yildiz benden kaçiyor,
Hepsi firari, hepsi teskeresiz.
Uykusunda yazgim, tüm sehir gibi.
Ben affetmelere hazirim.
Elimde katmerli güller ve anilar,
Içimin acisina aldiran mi var?
Kuskularim ayaklaniyor, sessizliklerle yürüyor,
Sevgiye yatip nefretlere uyaniyorum.
Sevdigim bir düsman, bir kara sevda,
Bileklerinden zincirli ve teslimiyete hazirim,
Susuyor süpheci yalnizligim.
Bir gül yapragi, bir kayan bakis,
Huysuzlasan hayallerim ve kiskançlik krizleri,
Sevdigim insan ve geçen zaman,
Seni öldürmek istesem de içimde,
Her geceme dogacaksin,
Ay sahidim ve yalnizim,
Bense seni görmüyor olacagim.

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:16 PM

Tipki gök gürültüsü gibisin
Kirmizi kiremitli evimde, baharlarin süsledigi güzel
Mese agaçlarinin gölgesinde asmalar
Perisan sürüklenmeler, yere düsmez kalabaliklar
Bastan ayaga baharlarla süslenmis güzel
Delice bir coskuyu içime akitan sensin.
Ayaklar altinda inleyen acilar
Özlemlerin gözleri daglanmis
Sevdaya göz kulak olan bakislar
Çevreyi süzüyor bir alingan eda
Gözlerim dikili kalmis çinarlar gibi.
Kurtaricim, sultani yegahim, yasayacagim topraklarim
Çayirlar içinde siril siril akan dereler
Zamani düzene sokan gülümsemeler
Sana bakiyor ve hayir diyemiyorum
Yürekliyim, Sakincasiz çigniyorum yasalari
Çok büyük bir tutku, askin gücü, sevginin iksiri
Adim adim yaklasiyorum, kosmaya basliyorum
Daha büyük bir hirs ile kasirgaya benzeyen yagmurlarla
Bir sehir konuldu önüme mevsimsiz yasanacak
Keskin bakislarin karsisinda ne durur,
Ne ister benden zaman
Büyüleniyorum ve seyrediyorum seni
Gelecegimi yildizlarla görüyorum
Düslerim boyun egiyor ve yüregim kapisini araliyor
Çakil taslariyla yürüyorum ve sen olmak istiyorum
Yumusak çimenler,
Meselerden süzülen pelit kokulariyla süslü rüzgarlar
Ömür sana dogru kosturuyor, dizginleyemedigi atlarini
Sesleniyorum ama günes ufuklardan süzülüyor
Yitirmiyor vaktini, alip gidiyor isiklarini
Gögü süsleyen kizil kanatli kartallar
Mavi ipeksi bulutlarla süren oynasmalar
Diz çöküyor beden ve emrine itaat ediyor duygular
Çobanin kavalinda yanik nagmeler
Kutsal merhamete siginiyor bu yürek
Mizrak hedefin tam ortasinda, yüregin derininde
Sadakatin soylulugu, cesaretin soylulugu omuz omuza
Tüm evren tanik olsun
sık ve gür sesiyle çagirsin türküsünü ozan
Limanlara indirsin yükleri tasiyanlar
Balikçi teknelerine el sallayan duygulu kervanlar
Esirinim, kölenim boynumda iplerle
Göklere kalkan ellerim dualarini ediyor
Keskin bakislarina sevdanin
Gümüs kupalar içindeki zemzemler yudumlaniyor
Kendimi sansli hissediyorum
Gizemli bir tütsü dumani dagiliyor
Tekneler bir bir görünüyor, hava aydinlaniyor
Güvertede süslü bir kadin oturuyor
Derdimi unutuyor ve seyrediyorum
Yelkenler fora yol Marmara
Gemicilerin sarkilari yankilaniyor
Ipler çekiliyor nasirli ellerle
Sislerin ardina oynasan baliklar
Beyaz köpüklere ine kalka
Sis sihirli bir tül, o genç isiklara köle
Dalgalarin yikadigi sahiller ve yalilar
Mavi nehirleri andiran bogaz
Dümen kirik , rota o güzel kadin
Mavilerin üst üste yiginagi
Tepelerde bir mavi gökyüzü saganagi
Rihtimlara demirler atiliyor
Günahlar gizleniyor
Rihtim kalabalik, günlük telaslar
Yine o kadin yürüyor bakire giysilerle
Incecik tülün ardindan görünen o pembe yanaklar
Ne bu gün e ne yarina, tüm tarihe yazilacaklar

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:17 PM

Gel



Yüzün bir sebepsiz korkuyla uçuk,
O gün başucuma karalarla gel
Arkanda, çepçevre, kızıl bir ufuk,
Tepende simsiyah kargalarla gel

Elinden, dal gibi düşerken ümit,
Ne bir hasret dinle, ne bir ah işit;
Bir yaprak ol, esen rüzgarlarla git,
Kırık bir tekne ol, dalgalarla gel.

Necip Fazıl Kısakürek

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:17 PM

Yanaklar öpmedesin, öptürüp yanaklarını;
Böyle geçsin bu günlerin varsın.
Sen ey çocuk! Öpülüp, öpmenin ne olduğunu;
Dudaklarında dudaklar duyunca anlarsın!


Arif Nihat Asya

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:18 PM

Hastalık, sevgisizlik, öksüzlük...
Neler geçirdim ben!
Çıkabilseydi bir, "güzel" diyecek
Güzelleşirdim ben!


Arif Nihat Asya

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:18 PM

Sana vermiş veren, sulardan ses
Sana vermiş veren, şiirden dil...
Yaratılmışsın ayrı topraktan...
Hamurun, toprağın bizimki değil!

Saçların var ki başka türlü sarı
Gözlerin var ki başka türlü yeşil

Yari olmuş vücudun üstünde
Ne güzel şey çocuk yüzün, çil çil!
Bu köpükler, bu dalgalar, bu güneş...
Hepsi birden diyor: 'Geliş, serpil!'

Nefesin var ki başka türlü sıcak
Gözlerin var ki başka türlü yeşil


Arif Nihat Asya

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:18 PM

Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git.
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık
Sevgiyeydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı,
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun oturmuştu
Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
Yoktu dünlerde evvelsi günlerdeki yoksulluğumuz
Sanki hiç olmamıştı
Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu

Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı İstanbullular
Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların dünyaların
Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydiki sevmek
Ki karaköy köprüsüne yağmur yağarken
Bırakasalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
Çünkü iki kişiydik

Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
Seni bir kere öpsem ikinin hatrı kalıyordu
İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra
Sonrası iyilik güzellik.


Cemal Süreya

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:18 PM

Şimdi
utançtır tanelenen
sarışın çocukların başaklarında.

Ovadan
gözü bağlı bir leylak kokusu ovadan
çeviriyor o küçücük güneşimizi.

Taşarak evlerden taraçalardan
gelip sesime yerleşiyor.

Sesimin esnek baldıranı
sesimin alaca baldıranı.

Ve kuşlara doğru
fildişi: rüzgarın tavrı.
Dağ: güneş iskeleti.

Tahta heykeller arasında
denizin yavrusu kocaman.

Kan görüyorum taş görüyorum
bütün heykeller arasında
karabasan ılık acemi
- uykusuzluğun sütlü inciri -
kovanlara sızmıyor.

Annem çok küçükken öldü
beni öp, sonra doğur beni.


Cemal Süreya

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:18 PM

Bir çiçek duruyordu, orda, bir yerde,
Bir yanlışı düzeltircesine açmış;
Gelmiş ta ağzımın kenarında
Konuşur durur.

Bir gemi bembeyaz teniyle açıklarda,
Güverteleri uçtan uca orman;
Aldım çiçeğimi şurama bastım,
Bastım ki yalnızlığımmış.

Bir başına arşınlıyor bir adam mavi treni
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.


Cemal Süreya

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:18 PM

Daha ben ilk kazmayı vurmadan
Elime gelen Karabitki'li testi,
Nefertiti'nin mutfağı sayılan yerde
Koyu sır yeni hicret yollarını kesti.

Terimler eşekarıları sözcüklerin,
Acımasızdırlar, adsız ve sueldirler?,
Önlerine katarak insan ve hayvan listelerini
Sabah akşam kapınızın önünden geçirirler.

Fazıl Hüsnü diyor ki, ne diyor Fazıl Hüsnü?..
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.


Cemal Süreya

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:18 PM

yalan sevdalardan kaçıp sığındığım bu bulutsuz gökyüzünde buldum seni,

ilkkez böyle delicesine çarpan,aşkının sonsuz esiri olmuş yüreğimi,

masal diyarına emanet ediyorum sevgilim,ne olur hiç bırakma ellerimi,

ezberlenmiş sahte aşklara inat,hiç açılmamış bir zarfla yolluyorum sevgimi,

şunu bil ki ilk ve tek aşkım,senden başkası olmayacak,senden öncesinin olmadığı gibi...

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:19 PM

MEZARIMA BU GÜLLE GEL
Gittiğin yerde yağmurlu *******
Hep ben geleceğim aklına
Bilirsin severim yağmurlu *******i
İki damla yaş süzülecek yanaklarından
İsyan edip kaderine ağlayacaksın
Benden uzaklarda, benle dolacak için
Hıçkırıklara boğulacaksın o an kapın çalınacak Ben sanacaksın bakacaksın ben değilim Ağlayacaksın O gün,
Geceyle gündüzün birleştiği yerde
Evden çıkacaksın,ve bahçende gördüğün ilk gül, Sana beni hatırlatacak,
Hıçkırıklara boğulacaksın...
Unutma gülüm,Senden önce ölürsem bir gün eğer, Bir avuç sevgimiz hatırına,
Senden istediğim,
Mezarıma, bu seni ağlatacak gülle gel...

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:19 PM

Andolsun bütün örtülere, andolsun bütün örtünenlere ki,
Kar altında terleyerek uyanmaktır aşk.

Yanmış iki cesedin kına gibi külleri arasından
Fışkın sürerce dirilip yeniden yanmaktır aşk.

Cümle ağaç kapıları, cümle demir kapıları aşıp,
Bir gönül kapısına dayanmaktır aşk.

Sevgilinin otağını gökkuşağına boyayıp gece-gündüz,
Hüznün safran sarısıyla boyanmaktır aşk.

Yaratmaktır ya da sevgilinin toprağından yaratılmak,
Her nefes alıp verişte yanmaktır aşk.

İsmaili bir gönülle teslim olmaktır bıçağa,
Birini kandırmak değil, bilerek kanmaktır aşk.

Diline arılar konar, koynunda karıncalar gezer,
Sevgilinin ölçeğiyle her zaman sınanmaktır aşk.

İsrafil'in Sur'unu ruhunda duymaktır aşk,
Suyu suyla yumak gibi aşka inanmaktır aşk.

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:19 PM

İki kalp arasında en kısa yol:
Birbirine uzanmış ve zaman zaman
Ancak parmak uçlarıyla değebilen
İki kol.

Merdivenlerin oraya koşuyorum,
Beklemek gövde gösterisi zamanın;
Çok erken gelmişim seni bulamıyorum,
Bir şeyin provası yapılıyor sanki.

Kuşlar toplanmışlar göçüyorlar
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.


Cemal Süreya |

вσυя∂¢αη 09-14-2007 12:19 PM

Oydu bir bakışta tanıdım onu
Kuşlar bakımından uçarı
Çocuk tutumuyla beklenmedik
Uzatmış ay aydınlık karanlığıma
Nerden uzatmışsa tenha boynunu

Dünyanın en güzel kadını oydu
Saçlarını tarasa baştan başa rumeli
Otursa ama hiç oturmaz ki
Kan kadını rüzgardı atların
Hep andım ne yaşanır olduğunu

En çok neresi mi ağzıydı elbet
Bütün duyarlıklara ayarlı
Öpüşlerin türlüsünden elhamra
Sınırsız denizinde çarşafların
Bir gider bir gelirdi işlek ağzı

Ah şimdi benim gözlerim
Bir ağlamaktı tutturmuş gidiyor
Bir kadın gömleği üstümde
Günün maviliği ondan
Gecenin horozu ondan


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 09:28 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.