![]() |
Değiştik
Sayfalarında hicran bestelediğim,
ıssız raflarımın tozlu defterleri arasında buldum sana bu şiiri. Her satırında terk ettiğin yeri kanatan yalnız bir gencin buruk yakarışı yatıyor. Öylesine susuzmuşki o zamanlar sana, her gördüğünde kör olmuşcasına tozlu kiremit kokulu sokaklarda Önüne neyin çıkacağını bilmeden serseri savurgan bir sevinçle mutluluğun acı narasını atarmış. Hangi köşe başından dönse, karşısına çıkan ayrılığa meydan okurmuş gibi, ıslıklarına gizlediği gözyaşlarıyla Allah a ettiği duaları, Tükenmişliğine siper edermiş... Sen hiç bilmeyecek olsanda O en sevdiğiniz şarkıyı, Yüreğindeki soy ağacının kökü yapıp Saydam gözlerindeki nehirle sularmış. Tenine değilde terine dokunmaya çalışanlara inat, O en saf haliyle,Birgün sevecek diyerek Çöl ortasından topladığı gelincikleri yollarına serip Mahkum bakışlarıyla,yitik eylül akşamlarında seni beklermiş... Şimdi bakıyorumda Öyle bir vicdan bırakmışsınki bana, Kapımda küfür ettiğim dilenciler Avlusundan geçip gittiğim camiler Yüzlerini görmek istemediğim komşular Ve yarın öderim deyipte, Bir daha asla uğramadığım esnafların ızdıraplarını içtiğim içkileri, Benim değil senin günahların... |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 02:40 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.