Esel Arslan
 

Absürd

Geri dön demeyeceğim,
gitmedinki.
Sen bendeykende yoktun.
Benim var ettiğim,
yokluğun, hiçlik haliydin.
Geri dön demeyeceğim,
gitmedinki..
Var olmayan gidebilir mi?
Gidenlere dayanamamki.
Gelişinde olmamıştı zaten.

Açılmasın Kapılar, Ne Çıkar

Açılmasın kapattığın kapılar
Ne çıkar
Ne çıkar gül yüzlüm
Çakmışım yüreğime birkere
Deli sevdanı.
Açılmasın kapattığın kapılar
Ne çıkar
Bütün kapıların ardındayım
Beklerim kıyamete kadar.
Yüreğini yatıştırmaya çalışma
Baş edemezsin yaşanmışlıklarla
Belki en ağır taşlarla örttün
Bütün anılarımızı
Boşuna çabaların, telaşın
Kapıların ardına saklanma.
Evrenin takvimiyle, saatiyle işim yok benim
Zamansız gönül saatim var benim
Diren direnebildiğin kadar
Alışkınım mihnetlerine, beklerim.
Yağmurlarda ıslanmış sevdamı
Güneşlerde kurutmaya çalışma
Çünkü ilk günkü kadar ıslak bu sevda
İkimizinde yüreğinde.
Direnme yaşamın akışına
Yok edemezsin içimdeki seni
Göz kırpıp onaylamadı mı
Gök yüzünde ki yıldız ikimizi.
Zamanın dar bilincine sığınma
Yaşam yeni yollar arar bulur
Can yanar yürekler kavrulur
Bedenlerimiz toprak olur savrulur
Aşkımız bir sone'dir, bir Balad'dır
Rüzgarlarda fısıldaşır durur.

Adam

Kemanın tellerindeydi,
Sonat,
Yayda değildi,
Gitarsa bilmediği bir dilde yaptı,
Serenat,
Bülbül kafesteydi, acı doluydu,
Nakarat.
Adam çiçekleri severdi,
Gülü istedi,
Verilince,
Gül yerine,
Başka bir demet,
Dil lal oldu,
Kulak sağır oldu.
Güneşini istiyordu,
Işığı olsun diye,
Mil çektiler gözlerine,
Aydınlık yerine.
Bahar yağmurları bekledi,
Güz yağmurları geldi,
Göz yaşı selleriyle karıştı,
Ümitleri yitti, yokoldu gitti.
Adam,
Sevda adamıydı,
Riyadan, nazdan usandı,
Daha dün onun adı sevda,
Soyadıysa aşktı.
Erittiler, kuruttular,
Çürüttüler, soldurdular,
Kör sağır, duygusuz sandılar
Kadındı bakakalan
Adamın ardından,
Adam gibi adamdı,
Onun istediği, düş değil,
Gerçek aşktı,
Düşleri geceye astı,
Sevdanın koluna,
Aşkın koynuna girdi,
Gitti.

Adım Sevda

Adım sevdadır benim,
soyadım ise aşk.
Sevgi ile örülmüştür bedenim,
tenime dokun bak.
Derlerki
neden aşk üzerine şiirlerin?
Derimki
yazana değil, yazdırana sor.
Bilmezlermi
sevgidir doğanın mayası, harcı.
Yaşadığım sürece,
sevdalarımda, aşklarımda hancı.
Bir gün,
sonsuzluğa olduğumda yolcu,
elleri birleşmiş, bir güzel çift,
okur belkide bir dörtlüğümü, soluklu.
Adı sevdaymış der genç kız,
soyadı aşkmış der genç adam.
Romantizmin, maddeye kafa tutuşu,
tutuşturur belkide genç yürekleri.
İşte bu yüzden ben,
yazıyorum,
yazacağım aşk şiirleri.

Afet

Kalabalıklar arasındaydın,
baktım,
bakıştık.
Hipermetrop gözlerim faltaşı,
bir sigara yaktım,
heyecan içinde,
yaklaştım,
bir daha baktım,
bir daha bakıştık,
Tanrım,
Bu nasıl bir afet?
Sonra,
ellerini gördüm,
küçümen ve zarif,
sol elindeki sarı halka,
aklımı başıma getirdi birden,
sonra bir sesleniş sağ taraftan,
hayatım gitmiyor muyuz?
Bir suçlu gibi gözlerim,
yüreğime,
yalan söyledi,
Tanrım bu ne afet,
karıcığım,
beni affet.

Ağıt

Yağmur Ormanları'nda bir kuş ötüyor,
Pasifik'te iki güzel yunus öpüşüyor,
İspanya'da kastanyet, oley sesleri,
Paris'te neşe içinde bulvar kahveleri
İskoç dağlarında merinos kuzusunu emzirmekte,
Portekiz'de iki sevgili, en ateşli sevişmelerde,
Uyu, iki yüzlü Avrupa, uyu her zamanki gibi,
İşine gelmezse duymazsın emperyalizmin top seslerini
Ey Filistinli kardeşim, Lübnanlı, Iraklı dostum,
Ne kadar feryat etsem, çıkmıyor sesim, soluğum.
Kara bulutlar çökmüş yüreklerinize,
Kahreden bombalar patlıyor hanelerinize,
Emperyalizmin olmayan onurudur aslında patlayan,
İçinde binbir hesap, binbir nefret, kin, intikam.
Çıkar kavgalarının tam ortasında melanettesiniz,
Asla ezilmeyecektir, ruhlarınızdaki özgürlük mücadeleniz.
Dayan kardeşim, dayan dostum, dayan,
Yaşlı, kadın, genç ile iman ile
Onurdur, gururdur, sizleri ayakta tutan.
Ey Ortadoğu'ya bir gözü kör, bir gözü şaşı dünya,
Almazsanız akıllarınızı başlarınıza,
Az kaldı, yakındır sizleri de yutacak bu heyula...

Ağlama

Dayanamam, ağlama ne olur,
Gözlerinde biriken yaşları sil
Al, al işte bak yüreğim,
Islanan gözlerine yüreğimdir mendil.

Az sonra sağanağa dönüşecek,
Kirpiklerinde biriken yaşların
Yanaklarından inciler dökülecek,
Islanan gözlerine yüreğimdir mendil.

Nedendir yüzüme bakıp ağlamaların,
Sevdalı yüreğim buna nasıl dayansın
Sen benim canıma can katansın
Islanan gözlerine, yüreğimdir mendil.

Ah Mualla ah

Ah, Mualla, ah..
Mualla'yı bilirsiniz,
Bilirsiniz canım, bilirsiniz
Şıpıdık terlikleri,
Başında yeldirmesi,
Hem allıdır, hem de güllü, empirmesi.
Sokak boyu, dolaşır, gezer, savrulur,
Mahallelinin içi kavrulur.
Bir kırıtır, bir göz süzer,
Sıkıysa laf at, hemen küser.
Boyuna ah çekeriz hepimizi üzer,
Mualla ise hayal denizlerinde yüzer.
Mualla'yı bilirsiniz,
Bilmem mi dediniz,
Bilirsiniz canım, bilirsiniz
Delikanlılık çağımız,
Gönüldedir Muallamız,
Ah Mualla, ah.

Ah Yar

Eziyet etme mısralarınla yar
Çırpınır durur yüreğim boyuna aşınır
Kuş kanadındadır umutlarım
Yalnız sana taşınır
Mum alevi gibi titrer aklım
Kanunumu olurmuş yaşamın
Yaşam tamda gözbebeğindedir zamanın.
Demişsek resimler sende diye
Anlayamadım, veda sanman niye
Adım atmaz topal karga sanma beni
Duymazmısın içimdeki gümbürtüleri.
Eziyet etme mısralarınla yar
Yak, yık gel dersen gelirim
Dönersem sözlerimden
Namerdim
Al bu dizelerimi as duvarlarına
Gelmezsem sana eninde sonunda
Çarp suratıma mezarımda.

Akşam

Burada akşam oldu ya
Şimdi
Orada da akşamdır.
Ben geldim ya eve
Belli
Sende bu saatlerde evdesindir.
Bütün gün
Kalabalıklar ortasındaydık
En kalabalıklarda bile yalınız
Yalım yalım yalınmaktayız.
Unutma
Havalar soğudu
Kalmasın terasta
Üşümesin kırmızı sardunya
Menekşeleri de sula
Unutma.
Bilirim karışıktır şimdi kafan
Benimse darmaduman
İhmal etme sakın ilaçlarını
Yokluğumda varmı hatırlatan.
Şiirlerine ne oldu
Neden
Neden acı ve hüzün kokuyor mısraların
Biz değilmiyiz
Ümide köPage Rankingüler kuran.
Sesin sıkıntı yüklü
Böyle olmasını sen istemedinki
Bir vurgun yedik yürek ortasına
Karıştı gündüz geceye
Gece gündüze.
Gözlerinin o tatlı yeşili
Grileşmesin ne olur
Tebessümün eksilmesin
Sevdiğim güzel yüzünden.
Kaldır kafanı gökyüzüne bak
Binlerce kez seyretmedikmi
Göz kırpan yıldızındım hani
Gece olmuş ne farkeder
Güneş yoksa
Mehtap var
Bir dilek tut veyahut bin dilek
Biri de bir bini de
Birlikteliği dile benimle
Her akşamın bir sabahı var
Unutma
sabah akşamın ikizidir
Çöktüyse bensizlik içine
Işığa tut kırmızı şarap dolu kadehi
Gülümseyeceğim sana
Avizenin ışığı altında
Akşamlara bir şarkı söyle
Geceyi çağıran
Gece gelirse birtanem
Gelir sabahlar mutlaka ardından.