www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Edebiyat (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=268)
-   -   Memet Karabalık (https://www.cakal.net/showthread.php?t=145071)

GooD aNd EvıL 05-03-2009 07:05 PM

Memet Karabalık
 
Ağır Ağır

Ağır ağır gelmekte sonu günlerin
İyice göçermekte her şey
Şeytanın gel dediği yerdeyiz
Geniş omuzlu erkekler de yok
Yiğit anası olacak kadınlar da
Şiirlere saklanmış zaferler
Romanlara yakışır kahramanlar
Film senaryosu barışlar devrindeyiz
Şeritin koptuğu
Kalemin kırıldığı
Sayfanın çevrildiği asırdayız
Sen bekle sevgili
Kılıç sahibini aramakta

Memet Karabalık

GooD aNd EvıL 05-03-2009 07:05 PM

Ağlıyorum Sevdiğim, Yarın İçin

Geçmiş günlerin anısına değil güzelim
Gelecek yılların mutlu çocuklarına armağanımdır bu
Mor dağların ötesinden bir çığlıktır
Sevdaya dair ne varsa odur
Şiirsel bir tını değil
Azgın hayaller peşine koşan korsan denizci
Hançeri acıtmak için bileyler
Bileğine sırt veren güreşçi şefkat diler
Dileğini çaputa bağlayan nine torun ister
Gelecekte oğlun ağlamayasın diyedir yazmalarım
Oysa kolay olmuyor gülmek
Aniden ve apansız doğmuyor güneş
Doğurmadan dokuz ay önce gün sayıyor bir ana
Taşınamayacak hasretlerin başı küçükken ezilemiyor nedense

Memet Karabalık

GooD aNd EvıL 05-03-2009 07:05 PM

Aklımın Yolu

Şafakla birlikte uyanır dünya
İnsan, inadına güneşi doğurur üzerine
İyilik, en çok fakirlere yakışır
Ruhun kederini en çok anneler bilir
İkna olamadığımız demlerde,
Manasını hayatın en çok babalar söyler
İman ettiyseniz yaradanın tekliğine,
Nehirler boyu seversiniz
Tadını almışsanız secdenin,
Alnınız pak çıkarsınız sokağa
Dua değmişse dudaklarınıza,
Irmaklar ırak değildir bedeninizden
Naat’la büyümüşseniz
Işık vardır yüreğinizde
Verandanız yoksa da
En geniş yürekli evler sizindir
“Rivayet sanılır belki”, ama
Didindiğiniz her günün akşamı, cennet serilir ayaklarınıza
İsmi azam’ı her ağzınıza alışınızda
Mor dağların türküsü gelir, sorar hatırınızı
Yağmur, herkesi ıslatmaz; nur olur kimine
Akşam herkese karanlık değildir,
Ram olmuş kafalar günü geldiğinde en önde ölürler
İnsan dediğin bir harika gariptir
Niye geldim dünyaya der, taa ki ölene kadar
Eskiden yürürdük Muş’tan İstanbul’a
Lalenin adı amberçiçeğiydi o demler
Lale de yürümüştü ya İstanbul’a,
Ebleh oldu sonra, kaldı, dönmedi yurduna
Ruhunu sattı Hollanda’ya, “tulip” dediler sonra
İki dağ arasında gezersen eğer, bilirsin heybetli olmak ne demekmiş
Ne zaman ki Süphan’dan Ağrı’ya gidersen,
Erciyes’ten Nemrut’a bakarsan; o zaman uslanır İstanbul
Yedi tepeli olmak heybetli olmak değildir,
Üryan gezen çocukları saklarsan eteğinde
Ram olmazsan parası elinde pezevenklere
Eskiden deyyus derdi dedem onlara ya
Geniş mezhep de o deyyuslardan gelmedir ya
İki büklüm değilsen kısaca; heybetin Şam’dan görülür
Naaşın bile göze azamet kokar, korkutur teres takımını
Dinime inandığım gibi bilirim,
Elinden gelse kodoş takımının
Ne erkek bırakır arzın üzerinde, ne de kadın
Divan kurmak lazım bence, eskiden nasılsa öyle
Aklıselimi toplayacaksın bir odaya
Mum ışığında konuşacaklar sabaha dek
Israrla varacaklar bir sonuca
Tahtı olan herkes için bir karar çıkaracaklar
Tabureye çevrilecek olan tahtlarında sıkacaklar ümüklerini
Işık görmesinler diye yerin yedi kat dibine
Ah’larının işitilmeyeceği batkınlıkta
Şarkılarını bile unutacakları zulmette
Kadınları bile tanıyamayacak dışkı denizinde
Irak kalsınlar her şeye ve herkese
Metruk domuzlar gibi pisliklerini kemirsinler
Irak kalsınlar her şeye ve herkese
Zulmettikleri kadar zulüm görsünler
Irak olsunlar çocuklara….

Memet Karabalık

GooD aNd EvıL 05-03-2009 07:05 PM

Aklın Yolu

aklın yolu birden çok
su yolunu buldu mu gider
sevdiysen
gecenin ve günün amansızlığında
çocuklar kadar şensindir

Memet Karabalık

GooD aNd EvıL 05-03-2009 07:05 PM

Aldırmadan Düşünmek Seni

Seni düşünmek kuytu *******de
Günün gelmiş ve gelecek her saatinde
Zamanın tozlu çöplüğünde unutulacağını bilerek
Ve aldırmadan dünyanın umursamazlığına

Seni düşünmek nehirlerin uzunluğunda
Efsane aşkların olamayacı dipsiz zamanlarda
Suların artık kirli aktığını bilerek
Ve aldırmadan gökdelenlerin çokluğuna

Seni düşünmek yüreğimin derinliğinde
Yanan ve yanacak her sigaranın dumanında
Hasretlerin teknolojiyle doğru oranda arttığını bilerek
Ve aldırmadan sanal dünyanın neon ışıklarına

Seni düşünmek yastığa düşen her gözyaşında
Bombalanmış şehirlerin çocuk feryatlarında
Evlerin bahçesiz kaldığını bilerek
Ve aldırmadan naylon güllerin varlığına

Seni düşünmek umudun umutsuzluk zamanında
bütün yolların varıp varacağı menzillerde
Bir anlayanım bile olmadığını bilerek
Ve aldırmadan uzak bir köy yalnızlığıma

Seni düşünmek uykusuzluğumun en son deminde
Örselenmiş bedenimin her zerresinde
Seni sevdiğimi ve seveceğimi bilerek
Ve aldırmadan sensizliğe......

Memet Karabalık

GooD aNd EvıL 05-03-2009 07:06 PM

Aniden

aniden ve apansız yakaladığında yağmur
sığınacak bir yerim olmasın isterim
gece vardığında ayaklarıma sessiz
seni yanımda isterim

Memet Karabalık

GooD aNd EvıL 05-03-2009 07:06 PM

Anlamak

nasıl döndüğünü biliyorsan eğer neresinden tutacağını da bilirsin
nerden geldiğini söylemişse birisi gideceği yerlerin haritası da vardır aya'sında
genç bir kızın gözyaşları saklıdır bestelenmiş her şarkının ardında
her şiir şairini anlatmaz ama her şair kendini saklar dizelere
her adam kadın sevmez ama her kadının ardında vardır bir adam
her yol varmaz sevgiliye ama her sevgiliye bir yol döşenir
hastalanmış her bedeni taşıyamaz ruh ama her bedeni ruhu yaşatır
eşikte bekleyenleri öldüren atasözü değildir, hasrettir kılıcını bileyen
ışık vuran her evden adam çıkmaz, mesele ışığı yüreğe salabilmekte
yolu olan her köy ulaşılır değildir, yolsuz köylere varan nice yiğit varken

Memet Karabalık

GooD aNd EvıL 05-03-2009 07:06 PM

Anne

Aslımın aslı olmak sana düşer
Arz görmüştür göreceğini
Napolyon’un savaşçılığı değil
Ne de firavunun laneti korkutmaz toprağı
Yüreği yanan sensin
Arzdan arşa bir feryat vardır
Nasırlı elleriyle bir ırgatın duası
Nasılsa vurulup düşmüşlerin acısı
Ellerinden arşa yürür
Antika çağlardan bugüne yürüyen
Ne Çin Seddi’nin uzunluğudur
Ne de piramidin heybeti
Ebediyete uzanacak olan yüreğindir
Alnından vurulmuşsa bir savaşçı yürek
Ne idüğü belirsiz bir hümanist değildir ağlayan
Ne de sandık oyları için salya akıtan
Eriyecek yürek de ağlayacak göz de sensin
Asma bahçelerinde eğleşmek yok artık
Nazlanmak sevdiğine
Ne de mecnuna ağıtlar yakmak
Eti kurumuş bir çocuğa analık yapacaksın
Asla üzmeyeceğiz seni
Nasırlı ellerini her defasında öpeceğiz
Nasıl sevdiysen bizi öylece saracağız seni
Ellerini bizim için arşa açmam yeter
Daha son sözümüzü söylemedik
Asla tükenmemiştir mermilerimiz
Yastıklarımız hala taştandır
Eğilmez bir başımız var, sevin
Doğacak çocuklar var mı daha
Azaldıkça biz, alacaklar mı yerimizi
“Yani benim güzel annem”
Esen rüzgâr bizi de sevecek mi bir gün
Daha değil anne, daha değil
Acı tatmamış uzuvlarımız var hala
Yaşamak bir ukde gibi kaldı içimizde
Elimiz yetişmiyorsa bugün, yarın da var
Dağ başlarında hasretinden yanan bir yürek vardır
Artık, o yürek milyon olmuştur
Yas tutmayacaksın asla
Ellerin böğrünü yumruklamayacak
Daha çok günler göreceğiz
Açacağız özgürlüğün kapılarını
Yol döşeyeceğiz yarınlarımıza
Evlerimiz de olacak, kurşunlanmayacak
Asla yas tutmayacaksın
Ne vurulan bir savaşçıya
Ne de işkencede çığlık atana
Eğilmeyecek başın
Dahası yılgınlık göstermeyeceksin
Arz heybetinden titreyecek
Yarına koşan çocukların olacak
Ellerin arşa yürüsün; yeter bize

Memet Karabalık

GooD aNd EvıL 05-03-2009 07:06 PM

Armağan

Sana armağanımdır;
Yazılası satırların tümü,
Geçilesi yolların her santimi,
Yürünesi kaldırımların bütün taşları,
Görülesi güzellerin endamı,
Yiyilesi nimetlerin en hoşları,
Ölünesi davaların yiğit erleri,
Sevilesi kızların ay yüzleri,
Gidilesi diyarların şen bahçeleri,
Taşınası hasretlerin vuslat türküleri,
Çekilesi dertlerin dermanı,
Okunası şiirlerin her mısrası,
Sana armağanımdır.

Memet Karabalık

GooD aNd EvıL 05-03-2009 07:06 PM

Arsızlığına Gülen kadın

Arsızlığına gülen kadının dostu kaçar benden
Bana kinlenmiş kadının umudu uçar
Balkondan bir kanat sesi duyulur
Aşk göçe davranır
Soğuyan odamdan başlar kaçış
Sobalı odaların sıcak iklimine sarılır
Arada bir avcı rastlarsa
Göçebe bir aşkın ölümü vurur kıyıya

Bir köşebaşı tutmuş adamı
Bir sigara yakmış efkarına ki
Öbür köşeyi kadınca bir işgal sarmış
Sarmalanmış yarınları arayan ben miydim
kadın mıydı yarına küsen
Adam küfür ediyor bugüne açıktan
Yarına umut vermeyen güne lanet mi lazım

Aşına tuz katan annem miydi sadece
Köşedeki kadın anlar mı yemekten
Anlamıyorsa sebebi mini eteği midir
Uzun bir tırnağın salata doğrayışını görecek miyim
Bana kalsa derim
Duraktaki adam kendi tuvaletine kuyu kazamaz
Eline tükürmesini bilmeyen kürek tutamaz
Oysa adam her gün traş ediyor sakalını
Kir tutmayan bir yüz kazma sallar mı
Sallamaz derim ben
Sallarsa yalan sallar

Memet Karabalık


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 10:19 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.