www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   Merkez Bankası bağımsızlığı darbe yedi, ekonomi o yüzden dalgalandı / 22 ekim (https://www.cakal.net/showthread.php?t=44565)

M@D_VIPer 10-22-2006 01:51 AM

Merkez Bankası bağımsızlığı darbe yedi, ekonomi o yüzden dalgalandı / 22 ekim
 
Merkez Bankası bağımsızlığı darbe yedi, ekonomi o yüzden dalgalandı

Çiğdem TOKER

http://www.hurriyet.com.tr/_newsimages/2334295.jpgAtama sürecinin Merkez Bankası’nın bağımsızlığına darbe vurduğunu savunan eski Başkan Süreyya Serdengeçti, yaşanan son dalgalanmanın başlıca nedenini de cari açık olarak değil, bu atama süreci olarak gösterdi. Bu sürecin hálá devam ettiğini söyleyen Serdengeçti, "O süreçte bağımsızlık darbe yedi. Siyasal sistemimiz, Merkez Bankası bağımsızlığını içine sindiremedi" dedi.

İSTİKRAR Enstitüsü Başkanı ve Merkez Bankası eski Başkanı Süreyya Serdengeçti, atama sürecinin Merkez Bankası’nın bağımsızlığına darbe vurduğunu söylerken, ekonomideki çalkantının başlıca nedenin de bu olduğunu savundu. Taşınma tartışmasının da Merkez Bankası’nın kredibilitesine zarar verdiğini dile getiren Serdengeçti, siyasetçilerin bağımsızlık konusunu içlerine sindiremediklerini söyledi.

CARİ AÇIK NEDEN DEĞİL: Atama sürecinden "kendi ayrılmasından sonraki tüm süreci" kastettiğini ve bu sürecinin halen devam ettiğini dile getiren Serdengeçti, "Ekonomideki son çalkantının en önemli nedeni cari açık değil. Merkez Bankası’nın bağımsızlığına darbe vuran atama sürecidir" dedi. Serdengeçti, "En az 9 Doğu Avrupa ülkesinin cari açıklarının milli gelirlerine oranı bizimkinin üzerinde. Ekonomik istikrarda da çok mesafe aldıkları açık. Demek ki bizdeki mesele, sadece cari açık değil" diye konuştu.

BAĞIMSIZLIĞA DARBE: "Yaşadığımız çalkantının nedenlerine bakılırsa, en başında Merkez Bankası’nın bağımsızlığına darbe vuran bir atama süreci var" diyen Serdengeçti, sözlerine şöyle devam etti: "Sancılı geçen bu atama sürecinin ardından, sermaye hareketlerine açık ve kambiyo kontrollerini kaldırmış bir ülke olarak, dışarıdan gelen olumsuz rüzgarlardan etkilenmemiz de gayet normal. Tüm bu gelişmelerin geri planında ise, reform yorgunluğu emareleri vardır. Çalkantıya son neden olarak, otoritelerce etkin kullanılmayan iletişim politikası sayılmalı. Bunu Merkez Bankası açısından söylemiyorum. Çünkü, Başkan’ın ataması zaten gecikmiş ve bu bekleyişleri etkilemişti. Ama hükümet tarafında iletişim politikasının aksadığı gayet açıktır."

PROBLEM DEVAM EDİYOR: Serdengeçti, "Siyasal sistemimizin, Merkez Bankası bağımsızlığını içine sindiremediğini gösteren bütün bu atama sürecinin, bekleyişleri olumsuz yönde etkilediğini kabul etmemiz gerekiyor" diyerek şunları söyledi: "Anladığım kadarıyla problemler devam ediyor. Şu anda Merkez Bankası’nda boş olan üst düzey görevler için, henüz Merkez Bankası Yasası’nın hükümleri ve esprisi çerçevesinde atama yapılamaması ve konuyla ilgili basındaki tartışmaların varlığı bize bunu söylüyor. Süreç halen devam ediyor."

TAŞINMA TARTIŞMASI DA ETKİLEDİ: Taşınma konusuna da değinen Serdengeçti, bu konuda şu yorumu yaptı: "Merkez Bankası, ülkenin başkentinden başka bir yere taşınacaksa, Merkez Bankasının söylediği gibi, bu kararın Banka’nın karar organları tarafından alınması ve sonra Hükümet ve kamuoyu ile paylaşılması en uygunu olur. Sonuçta TBMM de onaylarsa, gerçekleşir. Ancak taşınmayla ilgili tartışmalar, kamuoyuna sürecin tam olarak böyle işlemediği izlenimini verdi. Öyle olunca da Merkez Bankası kredibilitesi bundan zarar görmüş olabilir."

İstikrar Enstitüsü uygulayıcılara her türlü desteği verecek

SÜREYYA
Serdengeçti, kuruluş çalışmaları devam eden ve Başkanı olduğu TOBB bünyesindeki İstikrar Enstitüsü’ne neden gerek duyulduğunu ve hedeflerini şöyle aktardı: "Türkiye’de önemli mesafe alınmış olmakla birlikte, istikrar alanında henüz kalıcı olarak tesis edilmediği için, bu politikaları uygulayanlara, dışarıdan da destek verilmesi gerekiyor. İstikrar Enstitüsü’nde makro ekonomik izlemeye önem veriyoruz. Bazı makro konularda, çalışmalar yapmaya başlayacağız. Bir kısmı periyodik yayınlar biçiminde olacak, bir kısmı da istikrar sorunları üzerine projeler, makaleler, politika notları olacak."

Cumhurbaşkanlığı için salt parlamento çoğunluğu yetmez

GELECEK yıl yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin, giderek çok önemli hale geldiğinin altını çizen Süreyya Serdengeçti, "Bu ülkenin 60 yıllık demokrasi tecrübesi gösteriyor ki, Cumhurbaşkanlarının, mümkün olduğu kadar, üzerinde genel mutabakat sağlanan isimlerden seçilmesi, siyasi istikrara son derece yardımcı oluyor. Böyle yapılmadığı zaman, beraberinde birçok siyasi sorun getiriyor. Salt parlamento çoğunluğuna dayanmayan, fakat aynı zamanda toplumun genel onayını almış isimlerle devam etme durumu, kamuoyunun önüne ne kadar erken gelirse, siyasi istikrarsızlığın önüne o ölçüde geçilmiş olur" dedi. Serdengeçti, "Merkez Bankası’nın bu konudaki tutumu nasıl olmalı" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Modern merkez bankalarının gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde benimsediği tutum, mümkün olduğu kadar geleceğe dönük sağlam öngörülerde bulunmak, risklere işaret etmek ve bunları mutlaka kamuoyuyla paylaşmaktır. Dolayısıyla Merkez Bankası, önümüzdeki dönemle ilgili olarak istikrarı olumsuz etkilemeyecek ekonomik sosyal ya da siyasal açıdan ne sorun görüyorsa, bunların hepsinden söz edecektir diye düşünüyorum."

PPK tutanaklarını açıklamak şart değil

SÜREYYA Serdengeçti, Para Piyasası Kurulu’nun (PPK) eksik olan iki üyeliğine ilişkin atamanın "usulüne göre" bir an önce tamamlanmasında büyük yarar olduğunu söyledi. Serdengeçti’nin, "PPK tutanakları neden açıklanmıyor" sorusuna verdiği yanıt ise şöyle: "Enflasyon hedeflemesi rejiminde kurumsal çerçevede gelinen mesafeyi tatmin edici buluyorum. Enflasyon hedeflemesinde en önemli sorun tutanakların açıklanması değil. Uzun zamandır uygulayan bazı ülkeler hala açıklamıyor. İngiltere çok şeffaf bu konuda. Ama bazıları da fazla şeffaflığın geri tepmeye başladığını, kamuoyu nezdinde açıklık yerine, bulanıklık getirdiğini söylüyor. Kamuoyunun üyeler arasındaki tartışmaları birinci elden izleyip doğru yorumlaması her zaman mümkün olmayabilir. Şeffaflık olsun da nasıl olursa olsun yaklaşımı çok da doğru değil. Tutanaklar bir gün açıklanabilir, açıklanmaz demiyorum. Ama bence şart değil ve enflasyon hedeflemesinin en önemli sorunu bu değil."

Cari açığın başlıca nedeni yüksek büyüme

YÜKSEK
faiz dışı fazla oranlarının sürdürülmesinin şart olduğunu söyleyen Süreyya Serdengeçti, cari açığa sadece faizlerin düşürülmesinin ya da kurun yükselmesinin bir çözüm olmayacağı artık daha iyi anlaşıldığını söyledi. "Yüksek büyüme cari açığın başlıca nedeni" diyen Serdengeçti, "Her yıl büyüme tahminini yüzde 5 olarak koyduktan sonra, yüzde 8-10 gibi oranlara ulaşmak, cari açığı beklenenin de ötesinde kötüleştirecektir. Türkiye’de de aynen böyle olmuştur" dedi. Büyümenin tekrar makul seviyelere gelmesinin, cari dengenin sağlanmasına yardımcı olacağını belirten Serdengeçti, "Ancak makul seviye yüzde 5’in altında olursa, bu defa uzun dönemde AB ekonomisine yakınsaması gereken Türkiye ekonomisinin bunun için yeterince büyüyemediği ve yeterince istihdam sağlayamadığı gerçeğiyle karşı karşıya kalacağız" dedi. Serdengeçti, "Çıkış noktası nerededir" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Uzun dönemde sürdürülebilir büyüme oranının mümkün olduğu kadar yüksek olması ama aynı zamanda cari dengede de istikrar olması için yapısal reformların devreye girmesi gerekir diye düşünüyorum."

Ev sahiplerinin enflasyon direnci hálá devam ediyor

ENFLASYONDA
mücadele etmiş diğer ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de enflasyonun düşme sürecinde, özellikle ticarete konu olmayan mal ve hizmetlerde, daha farklı eğilimler gözlemlendiğini belirten Süreyya Serdengeçti, şöyle konuştu: "Bu da para otoritesinin karşısına önemli bir sorun olarak çıkıyor. Ama zaman içinde bu fiyatların da istikrara kavuştuğunu görüyoruz. Sadece biraz zaman alıyor. Türkiye’de de bunu görüyoruz. Özellikle kiralarda. Hiç şüphesiz bunun emlak piyasasındaki arz ve talep dengeleriyle de bir ilgisi vardır. Orada da henüz istikrara kavuştuğumuzu söylemek mümkün değil. Bu direncin kırılmasına, genel ekonomik istikrarda kaydedilen ilerleme ve mikro ekonomik reformlar yardımcı oluyor."

Başkanlığın ilk günleri kolay geçmez

SÜREYYA
Serdengeçti, atama sürecinin ardından yeni yönetime getirilen eleştirilerin önemli bölümünü haksız bulduğunu söyleyerek, "Ama asıl yaşanan çalkantıyla alakası vardı" dedi. Serdengeçti "Durmuş Yılmaz, konjonktür açısından talihsiz bir başkan mıydı" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Hem Türkiye’de hem dünyada merkez bankası başkanları göreve geldiklerinde hiç de olumlu koşullar içinde olmayabilirler. Hiç şüphesiz başkanlığın ilk dönemleri de kolay geçmez. Bu benim için de zor olmuştur. Ama zaman içinde kendinizi kabul ettirmek ve böylece kredibiliteyi inşa etmek pekala mümkün oluyor. Bu da akşamdan sabaha olmaz, ancak zaman içinde olur. İlerleme de var zaten."


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 04:37 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.