![]() |
şiirler (6)
Hayatın karmaşasındayız,
Ne yapıyoruz ne ediyoruz. Çıkmaz bir sokaktayız, Ne giriyoruz ne çıkıyoruz... Sevdanın içindeyiz, Ne seviyoruz ne sevmiyoruz. Özlemle yanıyoruz, Ne farkediyoruz ne farketmiyoruz... İnsanlığı unutuyoruz, Ne seziyoruz ne sezmiyoruz. Gülüşleri kaybediyoruz, Ne biliyoruz ne bilmiyoruz.... Allah`a inanıyoruz, Ne eğiliyoruz ne eğilmiyoruz. Şükretmeyi bilmiyoruz, Ne ağlıyoruz ne ağlamıyoruz... |
Hayat Kaçırılmış Bir Otobüs Misali
Yağmur acı bir buse içimde kanayan Yagmur ruhumda bir hüzün acıtan Dudağımdaki en asi çığlık, söyleyemedigim Sen duyamazsın yüreğimin sesini Anlayamazsin Gözlerimde derin bir uyku sabaha varan Yagmurdur beni duyan Bilemezsin ne haldedir Kanatları yaralı kırlangıçlar Bu gün firarda ömrüm Düşlerim kırılgan Titreyen alev eritirken mumunu Gündüze dönerken gece damlarda Odam bana benzemiş Heryer savaş alanı görünümünde Darmadagan... Örtüyor enkazım tüm umudumu Bir beste dilde yarim,yitik.ahuzar... Herbir köşede hayallerim Delik ,deşik Odam soğuk gülüşler yalana gebe Ben tarumar Acı birikmiş sinsice Çıkmayı bekliyor yaşlar yuvalarından Tüm Şiirler ağlamaklı bu sabah Tenim soluk Hayat kaçırılmış bir otobüs misali Uzaklaşip gidiyor Sessizce Deniz görünmüyor bu şehirde Dersin ki; çekilip gitmiş Bütün mavilikler bana küs Bir çocuk ağlıyor son nefesinde Bir cigara yakıyorum sensizliğime Dumani uçup giderken rüzgârdan Beni almıyor yanına yine Kalakalıyorum buralarda İçim buruk,halim ziyan |
sen beni böyle öksüz bırakıp gideli beri
hiçbir şarkıya güfte olmaz tınım cümlelerim öznesiz, yüklemim hep başta yani öyle devrik yerindeyim ki hayatın beni toplamaya hiçbir kimse cesaret edemez gülümsemelerim öyle zoraki öyle esir olmuşum ki hayata hiçbir doktrin zincirlerimden kurtulmayı salık veremez mesela yaramaz bir dramın ortasındayım şimdi. gür alkışlar çınlamıyor artık yüreğimi sahnelediğim dost oturmalarında ama bilemezsin nasıl ağlıyor gülmekten zavallılar maskeli komedyalarımla ve ben nasıl utanıyorum bilsen bu yalancı komikliğimden tüm bunlar öyle zor gelirken naif bünyeme öylece akıp gidiyorsun benden limanına dargın gemiler gibi martıların çığlıklarına astım sen gelene kadar o bol kafiyeli rakı sofralarımı. biliyor musun balıklar ağlamıyor artık denizimde ve bahçemize ektiğin gülün dalına konan bir kelebek seni sordu dün bir deve kuşu çaresizliğiyle gömdüm başımı göğsüme sen gideli bi şey değişmedi yani yine öyle bıraktığın gibiyim kederli, güleç, duyarlı biraz yaban otu bitti yalnız çehremde toplamıyorum senden kalan boşluk ortaya çıkmasın diye |
Zamansız sevmişim
Bana kalmayan Ayrılmayan Bir zamanda Hesapsız Hem de hiç hesapsız Sevmişim Söylemeyin bana Sevmenin zamanı mı olur diye İşte öyle Dostlarım Ben zamansız Hem de çok zamansız sevmişim Sevda gibi ayrılığı da Zamansız hesaplamışım Bana çok koyan Ayrılığı da Zamansız seçmişim Siz siz olun Zamansız sevmeyin Çok çekersiniz Hesapsız da olmasın Ayrılığınız Yoksa kavrulursunuz… |
Acıyı görmek mi istiyorsun?
Gözlerime bak! Dudaklarımda söyleyemediğim sana ait duyguları, Bana her fırsatta bıraktığın yokluğunun acısını fark edeceksin. O zaman anlayacaksın acının sende ne kadar masum durduğunu. Ayrı yetişmiş güllerin birbirine hasreti gibi, Umutla kurudum sensiz. Ve sen hiç gözlerime bakıp beni sevdiğini söyleyemedin. Oysa sırf bu kelime için kurduğum hayallerdi beni hayatta tutan Bir boşluktan içeri girdim her gece, Senli düşlerden sensiz karanlıklara süzülür gibi. Ellerin nasıldı? Küçük müydüler? ve parmakların ince uzun mu? Parmaklarını parmaklarımın arasında hissedip, Seninle sahil boyu denizi hiç fark etmeden bir birimize bakıp yürüyemedik. Gözlerinin yeşilinde geleceğe dair hayaller kuramadan, sadece umut ettim gözlerini görebilmeyi. Ve o gözlerinde ki ışıltıyla karanlık *******ime yol göstermeni istedim. Acıyı görmek mi istiyorsun. Gözlerime bak! Ve yaşanmamış boşa geçen anların hüzünlü şiir'ini oku, Kirpiklerinden sıyrılıp yanaklarına düşen dizelerimde. Bensiz yattığın o yataklarda benli hayaller kurma artık. Sabahlara merhaba derken beni seven bir şair var deyip gurur duy sadece. Ve hiç bilme o şairin senin için her gün defalarca öldüğünü. Ve bil ki insan sevdiğiyle beraber olacak mahşerde. Tek avuntum bu şimdilik. Dünyada olamadığım anları mahşere bıraktım ben, Ben seni bu dünyalık mı sevdim sandın? Ölüm'müş,terk edilişmiş umurumda değil,gelme istersen. Nasılsa bir gün hayat biletimi kestiğinde, Kavuşma vakti olacak benim için ölüm. Dudaklarımda ki acı tat? Yoksa acı bir tebessüm mü olacak sana ulaşmayı beklemek? Ne yazık hiç bilemeyeceğim. Acıyı görmek mi istiyorsun? Gözlerime bak! Sen uzakta çok uzakta Bensiz bir yaşamın anlamsız günlerini yaşamaktasın, Benim gibi. Seni seviyorum, Gerçeğin ta kendisi bu iki kelime, Sırf dudaklardan çıkması istenen değil de İçimde taa içimde senin için atan bir kalbin feryadı, Haykırışı bu sevdiğim. Sana ulaşamasam da, Biliyorum ki zavallı kalbim Sana ait her şeyi saklıyor en gizli yerlerinde Kanlı ve uykusuz gözyaşlarımın Her gece aynalardan süzülmesi gibi acı veriyor uzaklarda oluşun. Biliyorum beni sevdiğini Acıyı tattığını da benden uzaklarda Ama hiç bana sana ait bir şeyi vermedin? Acı tek taraflı olsaydı, Ne yürek dayanırdı ne yaşamın bir anlamı olurdu. Ama yokluk kötü sevdiğim. Bir beden olmak isteyen yüreklerde ayrı ayrı yaşamak kötü. Sana her fırsatta koşmak isterken beni durdurmaların, Yüzüne hasret kaldığım günlerde Beni ısrarla kırışlarını hiç anlamış değilim. Eminim yine okuyunca bu şiirimi büzeceksin dudaklarını Ve eminim ağlayacaksın. Ağlamak seni ben yapar sevdiğim Ve beni sen yapanda içimde senin için yanan bir kalple yaşamak. Her gün Üsküdar’da oturup kendimi dinlerim Oysa konuşan sendin hep benimle, Ne martıların vapurlara takılışı, Ne işportacıların bağırışıydı fark ettiğim. Ben denizi seyrederken gözlerinde boğulmayı sevdim. Yosun tuttu gözyaşlarım sensizliğin dalgalarında. Gözlerim ve ben her Üsküdar’a inişimizde Bir gün seninle bir bankta oturup Sadece ve sadece hiç konuşmadan gözlerine bakmak istedik. Kaç zamandır bir hüzün dolaşıyor odamda. Duvarlar bir şeyler söylüyor sanki Adım adım yok oluşumu izliyorum Her batan güneşin karanlığı getirmesiyle. Sabahlara kadar uykusuz gözlerimle uzaklara, karanlıklara bakıyorum mütemediyen Kayan her yıldızda tek bir şey diliyorum? Ve Senin için yalvardığım namazlarda secdeye kapanıp Rabbime ettiğim dualarım, Tuttuğum dilekle aynı olması ve sonra umudumu yitirmeden Rabbimin bir bildiği var deyip Kabul olmadığında dualarımın Tekrar tekrar yalvarmalarım. Seni okyanusların diplerinde Bir midyenin içinde ki İnciyi görme ihtimalimin olmadığı gibi kabul ettim aşkım Ve seni hiç ulaşılamayacak dağların zirvesinde Koklayamayacağım bir çiçek olduğunu fark ettiğimde Tek bir şey düşündüm? Dokunamadan tenine, Öpemeden öpülesi dudaklarını mahşere erteledim vuslatı. Ben o kargaşada ne yaparım bilmem ama İnsan mahşerde sevdiğiyle beraberdir derler Seni seviyorum meleğim. Acımasız olan ne sensin ne de ben, Bize gümüş tepsiyle sunulan hüzünlü bir hayat sadece Ve kabul etmesi zor olan bu ayrılıklara katlanmak sanırım. İnsan yaşamın değerini Yüzü ve kalbi güldüğünde anlıyor Anlıyor ki ölüm sadece toprağa girmek değil Ve nefesi kesilene kadar yaşadığı her şeyin Gözlerinin önünden geçmesi değil. Ölüm sensizliğin sadece yaşarken verilen cezası sevdiğim. Seni bulduğumda sevgi anlam kazandı Her anımsadığımda yaşamamım oldu gülüşlerin Hiç tükenmedi içimde senin için yanan ateş Ve ben o ateşle yanmayı, Sırf seni sevmek olduğu için İnan bana çok sevdim. 01,08,2006 Oysa Doğum günüme sadece 10 gün kalmıştı Eğer yanımda olsaydın Yaşama daha bir sıkı sarılacaktım.. Şimdi ölüm ne anlam taşıyor? Yaşamak ne anlam? Hiç anlayamayacağım Sensiz bedenim toprağa girmedikçe |
Ağladığını istemem ben ölürsem.
Beni en sevdiğin halimle hatırla. Uzak bir yerde çalıştığımı düşün. Hayatta olduğuma inan Bir gün gelir kendiliğinden Geçer bütün üzüntün Her yeni gelen günü Yeni bir ümitle beklemeli Her yeni gün yeni havalarla gelir Gece, yağan yağmurla uyursun Sabah, birde bakarsın odan güneşli. Her gelen vapur, tren Yeni insanlarla gelir... Ben esmerdim güzelim Bu sefer bir sarışını seversin Aşk yaşayanlar içindir... |
Sen Cannn..
Şu Canimi Ben Sana Adadim, Sensİz İnan Kalmadi Benİm Takadim, YÜrÜyorum Ben Sana,adim, Adim, Ne Kadarda GÜzelsİn, Sen Cannn.. Ben Bu AŞki Senİn İÇİn Donattim, Derdİm Yoktu Sankİ Bİr Dert Daha AÇtim, Ben Sana Geldİm, Neden Sen KaÇtin, Bu Kadar Naz Yapma, Sen Cannn.. Sen Benİm Hem Baharim Hem KiŞimsin, Sen Benİm Kanat Çirpan Mİnİk KuŞumsun, Sen Benİm Hayalİm Hemde DÜŞÜmsÜn, Gel Bu AŞki Bİtİrme , Sen Cannn.. Tut Ellerİmden Ne Olur Birakma, Senİ Seven DÜnyami Ne Olur Yikma, GÖzlerİmde YaŞ Kalmadi, AĞlatma, Benİm İÇİn Çok Özelsİn , Sen Cannn.. Gel Senİnle Bu Hayati YaŞayalim, Bİr ÖmÜr Boyu Senle Bİr Olalim, Senle Toz Pembe Hayaller Kuralim, Bu Lafima Ne Dersİn , Sen Cannn.. |
Canımıniçi
zaman geceyarısını vurdu yine ben seni düşünüyorum gerçi seni düşünmediğim zaman var mı ki kaç geceyi kurban ettim seni düşündükçe ne kadar siyah bu ******* neden bu kadar karanlık neden sokak lambası dışında bir ışık yok odamda neden ışığım yok yanımda adı sen olan ışığım adı sevgilim adı aşkım adı canımıniçi olan ışığım nerdesin seni çok özledim! ! ! |
Sevmek De Hoş Sevilmek De - Uğur Işılak
Aldırmadan derde gama Sevmek de hoş sevilmek de Dünya fani derler amma Sevmek de hoş sevilmek de Husumet def olup gitsin Hoşgörü her şeye yetsin Haset,nefret,öfke bitsin Sevmek de hoş sevilmek de Asıla edersek rücu Elbet kaçmaz ipin ucu Ayırmadan şucu bucu Sevmek de hoş sevilmek de Can cananı bulsun artık Herkes nasib alsın artık Parolamız olsun artık Sevmek de hoş sevilmek de Soruyorsan gaye nedir Atan kalbe aşk aşk dedir Bu his Hak'tan hediyedir Sevmek de hoş sevilmek de Azrail kapıyı çalsa Benzimiz sararsa solsa Bir nefeslik ömür kalsa Sevmek de hoş sevilmek de Sevgi güldür amma solmaz Sevenin vadesi dolmaz Sevemeyen adam olmaz Sevmek de hoş sevilmek de |
Bavulları hep toplu durmali insanın...
Bir gün telefonların hiç çalmayabileceği hesaplanmalı... Tül perde arkasından misafir yolu gözlemekten vazgeçmeli... Ihanetlere, terkedilmelere, bir başına bırakılmalara hazırıklı olmalı... Yalnızlığa alışmalı... Çünkü omuz omuza günlerin vakti geçti. Dayanışma, günümüzün borsasinin değer kaybeden hisse senetlerinden biri artık... Bireyin keşif çağı, geride kırık dökük yalnızlılklar bıraktı. Terörün bile bireyselleştiği çağdayız. Zaman, birlikten kuvvet doğurma zamanı değil; Zaman, tek basina dimdik ayakta kalabilmeyi becerme zamanıdır... Işte o yüzden alışmalı yalnızlığa... Sokaklar dolusu ıssızlıkla başbaşa yaşamayı göze almalı insan... Güvendiği dağlardaki karlara bakıp ders çıkarmalı... Hüzünlü bir şarkıyla paylaşılan *******de başını dayayacak bir omuz arama huylarından vazgeçmeli... Sofrada tek tabağa, tabakta az yemeğe alışmalı... Romanlardan, yalnızlığa yücelten paragraflar aşmalı evin en görünür duvarlarına... Yalnızlık paylaşılmaz/Paylaşılsa yalnızlık olmaz Dizeleriyle başlamalı güne... Telesekretere Şu anda size cevap verebilecek kimse yok! denmeli, Belkide hiç olmayacak... cevapsızlığa, sessizliğe ısınmalı... Oysa sessizlik haksızlığa alkıştır. Haklılığın onuru yaşatır insanı... Susmanin utancı öldürür... O yüzden en sessiz *******de Doğruydu, yaptım la teselli bulmalı insan. Feryada komşuların yetişmemesine, Soğuk duvar diplerinde sessizce ağlaşmaya alışmalı... Kendiyle hesaplaşmaya çalışmalı... Gece yastıkla ağlaşmaya, sabah aynayla gülüşmeye, Kendiyle hüzünlenip, kendiyle keyiflenmeye hazır olmalı... Hep başını alıp gidebilecek kadar cesur, Ama hep kalıp savaşacak kadar gözüpek olabilmeli... Sessizliği, sese dönüştürebilmeli... Ve sırt çantasını her daim hazır tutmalı insan... Yollarla barışmalı... Yalnızlığa alışmalı... |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:29 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.