g) Daha Az Emek:
İnanma şiddeti ile emek gücü arasında zıt bir ilişki
vardır. Ne kadar fazla inanıyorsanız, o kadar az
çalışma size yeterli oluyor.
Yazmak için oturduğunuzda ilham geleceğinden
eminseniz, kelimeler zihninizde akarlar. Hayalleriniz,
rüyalarınız, düşünceleriniz, üzerine odaklandığınız
sorunun çözümünü işbirliği yaparak önünüze dökerler.
Mastır tezimin bazı bölümlerini rüyamda yazdığımı
söylediğimde, şaka yaptığımı sanıyorlar. Sürem o
kadar kısalmıştı ki, tüm saniyelerim düşünmekle ve
üretmekle dolmuştu. Bilinçli zamanlarda yaptığım
çalışma, bir tezi iki ayda yazmama yetemezdi. Ama
rüyamda düşündüklerimi, uyanır uyanmaz kâğıt
üzerine aktardığımda, bunun bir rüya değil, kesinlikle
mantıklı bir bilinç olduğunu gördüm.
Batmanlı bir öğrenci kardeşim Ankara’nın Maltepe
semtinde ölümüne çalışıyor, üniversite sınavını
kazanmayı ölümden kurtulma meselesi görüyordu.
Sınavı kazacağından şüphe ettiğini anladım. Şüphesi
yüzünden kendini sıkıyor, çalışmayı işkenceye
dönüştürüyordu. “Böyle çalışırsa, her şeyi hafızasına
yazsa da kazanamayacağını” söyledim. Önerilerimi
dinlemedi, inancını geliştirmeden, çabalarına güvendi
ve üzgünüm, sınavı kaybetti.
Sınav derdine düşmeyen öğrencilerin daha az çabayla
bizden başarılı olabildiklerine bakarak, kaderi veya
sistemi suçlamayalım. Bir öğrenci sınavlar hakkında
endişe ederek çok çalışırken, hiç endişe etmeden az
çalışan öğrenci daha başarılı oluyor. Demek ki doğru
olan farklı bir şey yapıyor. Eğer çok çalışmanın yanı
sıra, başaracağımızdan emin olabilirsek, dâhi olacağız,
haberimiz yok.
__________________
M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır...
Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!!
|