Tek Mesajı Görüntüle
Old 04-16-2007, 10:12 PM   #2
ChallengeR
Daimi Üye
 
ChallengeR Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Mar 2006
Konum: Naapcan Sapıh
Mesajlar: 411
Teşekkür Etme: 5
Thanked 12 Times in 8 Posts
Üye No: 10323
İtibar Gücü: 1509
Rep Puanı : 645
Rep Derecesi : ChallengeR is a name known to allChallengeR is a name known to allChallengeR is a name known to allChallengeR is a name known to allChallengeR is a name known to allChallengeR is a name known to all
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Niçin Gıdıklanıyoruz

Gıdıklanmak rahatsız edici olduğu kadar eğlendiricidir de. Başkaları tarafından, hatta bazen dokunulmadan gıdıklanırız, ama kendi kendimizi gıdıklayamayız. Bazıları gıdıklanmaya karşı çok hassasken bazıları etkilenmez bile.

Bir insan gıdıklanınca, derinin yüzeyinde bulunan küçük sinir lifçikleri harekete geçer. Özellikle tüyle okşama, böcek yürümesi gibi olaylara hassas olan bu lifçikler, sinyalleri beyne gönderirler. Ancak araştırmacılar bu sinyallerin beyinde nereye kaydedildiğinden emin değiller. Beyinin gıdıklanmaya tepkisi, kaşınmaya olan tepkisi gibi, gönülsüz yapılan bir tepkidir.

Gıdıklama ile kan basıncı artarken, nabız ve kalp atışı hızlanır, beynin uyanıklığı fazlalaşır. Gıdıklanmanın fiziksel olduğu kadar psikolojik yanı da vardır. Gıdıklanma başlangıçta zevkli olabilirse de sürdürüldüğünde korku ve paniğe dönüşebilir.

İnsanların daha çok gıdıklandıkları yerler, ayak altı, avuç içi ve koltuk altı gibi bölgelerdir. Bunun nedeni, buraların çok hassas bölgeler olmalarıdır.

İnsan beyni vücuda gelen uyarıların hangisinin insanın bizzat kendisinden, hangisinin dışarıdan geldiğini ayırt eder ve ona göre öncelik verir. Örneğin, elimizin yanması gibi acil refleks gerektiren dışarıdan gelen uyanlara öncelik verir. Bu nedenle bir başkası tarafından gıdıklandığımızda reaksiyon gösteririz ama kendi kendimizi gıdıklamaya çalıştığımızda beyin bu noktalardaki hassasiyeti azalttığından gıdıklanamayız.
ChallengeR çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla