Anlatsalar Gülerdim
Dolanıp sokaklarda, arıyordum kendimi.
Tılsımın ne bilmedim, bana sen öğrettin sevmeyi.
Acılardan geçerken ne hissederse insan.
En fazla öyle bildim, ağlamaklı gülmeyi.
En uzak derinlikler dizlerimi geçmezmiş.
Anlatsalar gülerdim.
Aynı denizden yine geçsem,
yine aynı yolu seçerdim.
En uzak yıldızlar, gözlerinden geçermiş.
Anlatsalar gülerdim.
Bir daha gelsem bu dünyaya,
ben yine seni isterdim.
Her şeyim sensin,
her şeyim seni sevmemden geçer benim.
Bekçi
Sen doğrularını alıp gittiğinde
bir sönük soba gibi sırıttı hayatım.
Sorgularını alıp gittiğinde
cevaplar yarım kaldı.
Ben de isterdim alıp başımı gitmek.
İlk kaçan kurtuldu bu savaş yerinden.
Şimdi saatlere bakamayan bir bekçiyim.
Hiçbir şeyi beklerken...
Belki de
gerçek bir kahkaha için
sinirlerim bozulmalı artık.
Hiçbir deli, delirmekten korkmaz.
Öyle değil mi?
Ben Sevgiliydim
Oda leş gibiydi.
Yerde bir minder.
Kesik alkol kokuyordu
yattığımız yer.
Kolunu boynuma sarmış,
bebek gibiydin.
Çekindim uyandırmaktan.
Ben sevgiliydim.
Yüzünü seyrederken
bir melek geldi.
Ölümü anlattı bana
belli deliydi.
Onbeş yılın korkusu
o sabah bitti.
Nefesini kokladım,
büyü gibiydi.
Ben o sabahtan sonra
ölümden hiç korkmadım.
Sen yanımda uyurken
irkilip uyanmadım.
|