Tek Mesajı Görüntüle
Old 05-12-2007, 11:19 PM   #2
M@D_VIPer
Forum Kalfası
 
M@D_VIPer Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26
Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3009
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi : M@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

GILBERT RYLE

Ryle'ın The Concept of Mind (1949) adlı kitabının bir ölçüde psikolojinin bilim felsefesiyle ilgili olduğu söylenebilir. Kitap zihin kavramının bir eleştirisini ve bir tür yarı-davranışçı bakış açısının savunulmasını kapsar. Bizim açımızdan ilginç olan Ryle'ın savlarıdır. Ryle, Kartezyen (Descart'çı) zihin kavramının günlük bilgiler (günlük dil) ile çeliştiğini ve bu nedenle yanlış olduğunu ileri sürer:

�Burada [Descartes'ın] öğretisindeki temel ilkelerin yanlış olduğunu ve bunlar çevresinde spekülasyon yapmadığımız sürece bu ilkelerin zihin [ �mind� ] hakkında bütün bildiklerimizle çeliştiğini savunacağım.�

Kuhn'un bakış açısından; paradigmalar arasında çatışma söz konusu olduğunda Ryle'ın günlük bilgileri en geniş ölçüde kapsayan paradigmayı savunduğu söylenebilir. O'na. göre, kartezyen zihin kavramı bir �kategori hatası�dır; yani, iki ayrı düşünce kategorisi birbirine karıştırılmıştır. Bir kimseye bir üniversiteyi gezdirdiğimizi ve tüm binaları gösterdiğimizi düşünelim. Bu kimse daha sonra bize üniversitenin hangisi olduğunu sorarsa, bir kategori hatası yapmış olur, çünkü üniversiteyi bir bina sanmaktadır. Aynı şekilde Descartes da zihin kavramını yanlış anlamıştır. Bu konuya da Kuhn'un bakış açısıyla bakmak ilginç olur. Kuhn'a göre, farklı paradigmaların savunucuları arasında bir dil karışıklığı vardır. Dolayısıyla (yarı-davranışçı bir paradigmaya sahip olan) Ryle'ın Descartes'ın öğretisini bir kategori hatası olarak görmesi doğaldır.

Ryle, fizik bilimini nasıl görüyor? Fizikte kuramlar ve kavram aygıtları öylesine köklü biçimde değiştirilmişlerdir ki, bu hem günlük bilgileri hem de günlük dili bir hayli etkilemiştir. Bugün nesnelerin yerçekimi nedeniyle yere düştüğü kabul edilmektedir. Oysa, Aristoteles fiziğinin egemen olduğu günlerde, nesnelerin yere düşmek için -insan çabasına benzer- bir çaba gösterdiklerine inanılırdı.

Fizikte görülen bu değişmeler Oxford felsefesinin dil konusundaki görüşleriyle bağdaştırılabilir miydi? Ryle, bu sorunu, doğa bilimsel kuramlara araçsalcı (enstrümentalist) bir bakış açısıyla yaklaşarak .çözmeye çalışır. O'na göre, doğa bilimsel kuramlar birer �çıkarım-biletler�dir ( �inference-tickets� ) . Çevremizdeki günlük nesneler, ileride neler olacağını kestirmemize yarar. Bu kuramlar dünyanın kuruluşu ve yapısına ilişkin birşey söylemezler.
__________________

M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır...


Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!!
M@D_VIPer çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla