Kaygusuz Abdal Eserleri
Yücelerden Yüce Gördüm
Yücelerden yüce gördüm erbapsın sen koca Tanrı
Alim okur kelam ile sen okursun hece Tanrı
...
Kıldan köprü yaratmışsın gelsin kulum geçsün deyü
Hele biz şöyle duralım yiğit isen geç e Tanrı
Garib kulun yaratmışsın derde mihnete katmışsın
Ani aleme atmışsın sen çıkmışsın uca Tanrı
Kaygusuz Abdal yaradan gel içegör şu cür'adan
Kaldır perdeyi aradan gezelim bilece Tanrı
Kaplu Kaplu
Kaplu kaplu bağalar kanatlanmış uçmağa
Kertenkele derilmiş diler Kırım geçmeğe
Kelebek ok yay almış ava şikara çıkmış
Donuzları korkudur ayuları kaçmağa
Ergene'nin köprüsü susuzluktan bunalmış
Edirne minaresi eğilmiş su içmeğe
Kazzaza balta koydum çevrisim deremezem
Çuval çayırda gezer segirdüben kaçmağa
Allahımın dağında üçbin balık kışlamış
Susuzluktan bunalmış kanlı ister göçmeğe
Leylek koduk doğurmuş ovada zurna çalar
Balık kavağa çıkmış sögüt dalın biçmeğe
Bir sinek bir devenin çekmiş budun koparmış
Salinuban seğirdür bir yâr ister koçmağa
Bir aksacık karınca kırk batman tuz yüklenmiş
Gah yorgalar gah seker şehre gider satmağa
Donuz dügün eylemiş ayuya kızın vermiş
Maymun sindi getirmiş kaftan gömlek biçmeğe
Deve hamama girmiş dana tellallık eder
Susığırı natır olmuş nöbet ister çıkmağa
Kaygusuz'un sözleri Hindistan'in kozları
Bunca yalan söyledin girer misin uçmağa
Beylerimiz Elvan Gülün Üstüne
Beylerimiz elvan gülün üstüne
Ağlar gelür şahım Abdal Musa'ya
Urum Abdalları postun eğnine
Bağlar gelür şahım Abdal Musa'ya
Urum Abdalları gelir dost deyü
Eğnimize aba hırka post deyü
Hastaları gelir derman isteyü
Sağlar gelür şahım Abdal Musa'ya
Hind'den bazerganlar gelir yayınur
Pişer lokmaları açlar doyunur
Aşıklar gelir bunda soyunur
Erler gelür şahım Abdal Musa'ya
Her matem ayında kanlar saçarlar
Uyandırıb Hak çerağın yakarlar
Demine Hu deyüb gülbang çekerler
Nurlar gelür şahım Abdal Musa'ya
Meydanında dara durmuş gerçekler
Çalınur koç kurbanlara bıçaklar
Döğülür kudüm açılır sancaklar
Tuğlar gelür şahım Abdal Musa'ya
İkrarıdır koç yiğidin yuları
Muannidi çeksem gelmez ileri
Akpınar'ın Yeşilgöl'un suları
Çağlar gelür şahım Abdal Musa'ya
Ali'm zülfikarın almış destine
Sallar durmaz Yezidler'in kastine
Tümen tümen Genç Ali'nin üstüne
Sırlar gelür şahım Abdal Musa'ya
Benim bir isteğim vardır Kerim'den
Münkir bilmez evliyanın halinden
Kaygusuz'um ayrı düştüm pirimden
Ağlar gelür şahım Abdal Musa'ya
Âdemi Balçıktan Yoğurdun
Âdemi balçıktan yoğurdun yaptın
Yapıp da neylersin, bundan sana ne
Halk ettin insanı saldın cihana
Salıp da neylersin bundan sana ne
Bakkal mısın teraziyi neylersin
İşin gücün yoktur gönül eğlersin
Kulun günahını tartıp neylersin
Geçiver suçundan bundan sana ne
Katran kazanını döküver gitsin
Mümin olan kullar didara yetsin
Emreyle yılana tamuyu yutsun
Söndür şu ateşi bundan sana ne
Sefil düştüm bu alemde naçarım
Kıldan köprü yaratmışsın geçerim
Şol köprüden geçemezsem uçarım
Geçir kullarını bundan sana ne
Kaygusuz Abdal der cennet yarattın
Cehenneme nice kulları attın
Nicesin ateş-i aşk ile yaktın
Yakıp da neylersin bundan sana ne
Dokuz Felek
Dokuz felek bizim sayvanımızdır
Yedi kat yeryüzü seyranımızdır
Zira insan suretidir tonumuz
Kamu alem bizim hayranımızdır
Hakikat ol kadim sultan ki derler
Biz ona vücuduz ki canımızdır
Daim bu surete gelmeyi varmak
Yolumuzdur daim mihmanımızdır
Gözün aç bak bu vücut sadefinde
Kıymetli gevherüz Hâk kanımızdır
Senin hayale düştügün ey münkir
Bizim bu suret-i imanımızdır
Bize bu saadet Hâktan erişti
Zira biz kuluz o sultanımızdır
Aşıklarız baş oynarız bu yolda
Hâk'ı inkar eden düşmanımızdır
Var ey münkir nice anlarsan anla
Severiz ışık bizim imanımızdır
Ser-âgâz eyle çağır el Sarayi
De ki bu ışık bizim imanımızdır
__________________
M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır...
Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!!
|