Tek Mesajı Görüntüle
Old 08-22-2007, 10:22 PM   #5
Shekil
Uzman ®
 
Shekil Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Jun 2007
Konum: Cezaevi ¿
Mesajlar: 2,547
Teşekkür Etme: 16
Thanked 27 Times in 23 Posts
Üye No: 43364
İtibar Gücü: 1867
Rep Puanı : 3450
Rep Derecesi : Shekil has a reputation beyond reputeShekil has a reputation beyond reputeShekil has a reputation beyond reputeShekil has a reputation beyond reputeShekil has a reputation beyond reputeShekil has a reputation beyond reputeShekil has a reputation beyond reputeShekil has a reputation beyond reputeShekil has a reputation beyond reputeShekil has a reputation beyond reputeShekil has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Bay Avrupalı

Hey gidi günler!
Hey gidi Avrupalı hey!
Düşünüyor
ve anımsıyor musun dünü?
Anımsarken
bilmem utanıyor musun?
Dün neydin,
bugün nesin?
Kim bilir yarın ne olacaksın?
Yıllarca kahve köşelerinde
odunsuz,
kömürsüz soğuk evlerde,
tarihi ahkamlar kesiyordun.
Nice 'kağıttan kaplanları' devirip,
onları yerle bir ediyordun.
O körpecik beyinlerimizde
devrim üstüne devrimler yapıyordun.
Peki ya bugün Bay avrupalı?
Korkuyu yenemedin ya,
kendini yenip kaçtın Avrupalı.
Ya sonrası...
Sen oralarda keyif çatarken,
unutttuğun buralarda
biz kanımızla,
canımızla,
hatta namusumuzla bedeller ödüyorduk.
Bunları sana neden anlatıyorum ki...
Bedel nedir,
namus nedir bilir misin ki?
eğilmeyi rededip,
şerefle,
onurla kırılmayı anlar mısın ki...
Hey gidi Avrupalı hey!
Aslında biz meselenin
'Büyük görünmek' olmadığını biliyorduk.
Büyük olmak için,
gerçekten büyük işler yapmanın
şart olduğunu ta çocukken öğrenmiştik.
Ve biz ilerici olmanın
'İlerici görünmek' olmadığını da biliyorduk.
Gerçek ilericiliğin
gerçekten ilerliyor olmaktan geçtiğini öğrenmiştik.
Biz şimdi ilerledik Bay Avrupalı.
Peki ya sen...?
Ahh be,
Ahh be Avrupalı!
Her taraf güllük gülistanlık iken,
sen de iyi bir bahçıvandın.
Ya da biz saflar! öyle sanıyorduk.
Ne zaman ki ülkemin göklerini
kara bulutlar kaplayınca;
ve şimşekler bir biri ardına çakıp,
yıldırımlar düşmeye,
alevler etrafı sarmaya başlayınca;
ve fidanlarımız cayır cayır yanıp
yok olmaya direnirken,
sen pılını pırtını toplayıp,
terkeyledin Diyar-ı Vatanı.
Oysa kaçmanın,
ve de satmanın da bir adabı,
bir yolu yordamı olmalıydı.
Yol yordam,
adap senin neyine be Avrupalı!
Gerçi fidanlarımız yeniden yeşerdi,
Vatan toprağımız güllerle donandı ama,
ama sen var ya sen...
oralarda dikenler yeşertsen de,
buralarda kuruyup gittin.
artık bir bahçıvan değil,
bir kenger kurusu bile değilsin.
Ahhh be!
Ah eski dost.
Keşke hep
eskimez dost olarak kalaydın.
Hala köşede bucakta kalmışsa,
hala varsa birazcık yüreğin,
taş olur örülür,
yol olur yürünürsün be Avrupalı.
Bilmem anımsar mısın,
bazen mertliği,
bazen de insanlığı anlatırdın bizlere.
ama biz biliyoruz ki,
insan olunmadan mert olunamazdı.
Bedende yürek olmadan
yiğit olunamazdı.
Of be eski dost!
Keşke sen eskimez dost olarak kalaydın.
Tehlike anında hindi bile kabarır,
köpürür,
saldırıya karşı duvar olur,
çelikten siper olur.
Ama sen var ya sen...
Sen hindi bile olamadın Bay Avrupalı.
Ahlarla vahlarla olmuyor ama,
belki de sen,
kendine yakışanı yaptın da,
biz kabullenemiyoruz anla işte.
Keşke kalsaydın.
Kaçakları oynamasaydın keşke.
Bu halk için,
bu vatan için ölmenin de
şeref olduğunu anlasaydın keşke.
Kümesin gerisinde de kalsan,
bazen öterdin şafaksız.
Biliyor musun eski dost?
Kolaydır zamansız ötmek.
Horozsuz çöplüklerde kabarmak kolaydır.
Ama iş başa düşüp,
korku yüreğe egemen olunca da
bırakıp kaçmak daha kolaymış meğer.
Ah be Avrupalı!
Davulun sesi uzaktan hoş gelirmiş.
Ama davulcunun karşısında
diz kırıp mendil sallamak,
harcın değilmiş bilemedik.
Harcın değilmiş lorkéde,
deliloda başı çekmek.
Ah be eski dost!
Keşke sen,
hep eskimez dost olarak kalaydın da,
bir 'hedef-engel' tahtasında
nişangah olarak kalaydın.
Ve bir Türkiye'nin
bin Avrupa olduğunu erken anlayaydın.
Ekim 1983 Erzurum

Resul Üstün
__________________
'' Efsaneler Olmez , Shekil Degistirir ''
Shekil çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla