Ölü Bir Soru
Hayatıma uğrayıp gitmiş bir şair
her zerremi keşfeden
alışkanlıklarım kıkırdıyor şimdiler de
kiristalize yokluğun...
Ölü bir soru sormalıyım
aynen
aynen duymazdan geldiğim ihtiyatlı akılsızlığım da
bir soru sormalıyım
cevabı gecenin karanlığı olmayan
tenin de beni hissettiğin bir sabahın deliliği olsun derinin de
incinmeyen gecenin hissedişi biraz
ve belki yazın narin bir o kadar yalın rüzgarı yaksın
biz varya biz işte
ikimizi yaksın diyorum
pişmanlıklar dikenleri ard arda batsın
ve ben görmeliyim, yaşamalıyım ölürcesine tüm bunları
sevdadan çıldırmış bir adamın gözleri eşliğin de...
Yaşadım mı?
Ölü Bir Soru idi bu bilmez miyim! : Cevapsız.
__________________
Buraya Kadarmış ..
|