Aşk Gider Ardına Bile Bakmadan
Gözlerde uçuk leylekler
Denizaşırı uçarlar
Sıcak iklimlerin sevgi sahillerine.
Bir kaçış anıdır bu
Kararan gecenin ardından
Ağaran sabahın kızıl ufuklarına.
Aşk acımaz deniz diplerinde
Bir balık adamın vurgun yemiş haline
Bir deniz kızının yosunlardan medet uman
Hali pür melâline.
Tükenmişliğin bittiği noktadan
Ve kutup yıldızının başını eğdiği yerden
Süzülüp gider,
Başka mekânların o kutsal topraklarına.
Bitmeyen bir serüven gibi
Ne zaman gelip ne zaman gideceği
Belirsiz bir yolcu gibi,
Yüreklerimizde acı kokular bırakıp
Bir eter gibi uçup gider
Kıpırtıları susturulamamış gönül yakamozlarına.
Bir âfeti devrandır bu;
Dünya durdukça çiçeklerden dökülen
Polenler gibi,
Vızıltıları susmayan kısa ömürlü arılar gibi
İğnesini bırakır gider,
Ucundan tatlı akıtıp acı bırakan
Bir deli bal gibi...
Aşk gider;
Ardına bile bakmadan
Ne kimseye kimlik sorar
Ne kimseye kimlik bırakır
Geçer oturur tahtına.
Çünkü o gönüller sultanıdır
Bunca gönülleri yakarken.
Bir başka gönüle taht kurabilmek için
Bir başka yüreğe akabilmek için
Ve de kuruyan çöllere vaha olabilmek için
Aşk gider,ardına bile bakmadan
Bir gönülden bir gönüle...
|