İstanbul'umu Özlüyorum
Bir rüzgâr esiyor Çamlıca'dan
Ve martılar geçiyor üzerimden
Eski zamanlara doğru...
Bindirip özlemlerimi onların kanatlarına,
Ben de eskilere gidiyorum,
Çocukluğumun İstanbul'una;
Cumbalı ahşap konakları,
Bahçe duvarlarından sarkan mor salkımlarıyla,
Yol kenarlarında erik ve dut ağaçlarıyla
Arnavut kaldırımlı
Üsküdar sokaklarını özlüyorum.
Sonra,gençliğim geçiyor gözlerimden,
Her ânını İstanbul'la sarmaş dolaş yaşadığım;
Caddebostan Plâjını,Opera Sinemasını,
Kurbağlı'da sandal sefasını,
Moda İskelesini,
'Atlantik'li,'Piknik'li İstiklâl Caddesi'ni,
Beyoğlu'nu özlüyorum;
'Atlas'lı,'Yeni Melek'li günlerini
Ve 'Dame de Sion'lu kızlarıyla akşam üzerlerini....
İyot kokusunu özlüyorum,
Kadıköy vapurlarının kıç üstünü,
Boğaz'ın mavi havasını özlüyorum.
Emirgân'da 'Çınaraltı'nı,
Küçüksu'da mısır yemeyi,
Dolmabahçe Stadında,çamurda
Lefter'leri,Metin'leri seyretmeyi...
Bir de,
Nice aşklara sağdıçlık yapmış
İstanbul Tramvaylarını özlüyorum;
Elimin ilk kez eline deydiği
Ve aklımın başımdan gittiği...
Ve ilk sevgiliyi özlüyorum;
Kalamış mehtabında
Karşılıklı şiirler söylediğimiz
Ve ******* boyu elele Samanyolu'nda gezdiğimiz...
İstanbul'umu özlüyorum;
Bir İstanbul vardı hani...
Bir İstanbul Rüzgârı esiyor Çamlıca Sırtlarında
Ve İstanbul doluyor gözlerime,damla damla
Martı kanatlarında...
(2006)
Ünal Beşkese
__________________
Buraya Kadarmış ..
|