Öte Yandan
Dinimiz hak bilerek gençleri irşâd ederiz.
Öte yandan da zayıf ma’suma bîdâd ederiz.
Batıdan kopya edip hâneyi âbâd ederiz
Öte yandan da güzel köşkleri berbâd ederiz.
Ramazan bayramı bir yoksula imdâd ederiz
Öte yandan metelik yok diye feryâd ederiz.
Çalap’ın verdiği bol mahsulü ihsad ederiz
Paramız bittiği gün zengine munkâd ederiz.
Yakın akrâbaların dostu için dâd ederiz
Öte yandan bilerek komşuyu nâ-şâd ederiz.
Aramızdan giden ecdâdı anar yâd ederiz
Öte yandan ne okur rahm, ne de evrâd ederiz
Bize ‘Suçtur.’ denilen her şeyi mu’tâd ederiz
Ve cevâben buna biz ‘Nefs ile arbâde.’ deriz.
İrşâd = doğru yolu gösterme, uyarma
Bîdâd = zulm, işkence Âbâd = mamur, bayındır
İhsâd = hasad etme, biçme, toplama
Munkâd = boyun eğme Dâd = adalet, doğruluk
Na-şâd = hüzünlü, mahzun
Evrâd = okunması adet olunan dini âyetler
Mu’tâd = alışkanlık, adet olunmuş
Feilâtün feilâtün feilâtün feilün
. . / / . . / / . . / / . . /
Mehmet Fatin Baki
__________________
Buraya Kadarmış ..
|