Sanırsın
Yarışırken beni görsen deli divâne sanırsın
Ama halvette iken bendeni mestâne sanırsın.
Sen eğer Türkçeyi sâf kalb ile hatm edemezsen
Bu beyitlerde geçen sözleri efsâne sanırsın.
Gece eğlencede hamr içmeyi dostlarla yaparken
Şeb ü rûz şi’r okunan yerleri meyhâne sanırsın.
Yazılan lafların anlamlarını bir bilebilsen
Gelişen bilgini girdap gibi pervâne sanırsın.
Atik Osmanlıcanın vardığı yerden bakılırsa
Edebî Mehmet’i sen kültüre bîgâne sanırsın.
Halvet = yalınız tenhada kalma
Mestâne = Sarhoş, kendinden geçmiş
Hamr = şarap, içki
Şeb ü ruz = gece gündüz
Atik = eski
Edebî = edebiyatla ilgili
Bîgâne = ilgisiz, kayıtsız
Feilâtün feilâtün feilâtün feilâtün
. . / / . . / / . . / / . . / /
Mehmet Fatin Baki
__________________
Buraya Kadarmış ..
|