Uyurum…
Özlem duvarlarına yansıyan ruh dalgalarını bilir misin?
Kışı başka acı, yazı başka… Aciz bırakır!
Uzaktan yıllanmış tesellinle neyi murat edersin?
Toprak bakır, deniz köpük… Yüreğime yağmıyor kar!
Donmuş bu kış suyunda aşkınla,
Uykuda sensiz Kehf mağarasında!
Yetim kâinat efendisinin gözyaşında,
Akar fıratın bulanmış sularında…
Çaresiz çöller, kervansız kalmış!
Susmuş kumlar, rüzgârsız kalmış!
At ölmüş, çadırlar toplanmış, insan uğramaz olmuş…
Tek anım yaban çiçeği ayakta, oda sahipsiz kalmış!
Gökyüzünde yakar özlem güneşin,
Yüreğim bulutsuz dudaklarım çatlar!
Mecnun toprağımda leyla anım kollarında,
Vuslat diye sözlerim inler, kefenim sararır!
Hayal bir an umut çölün serabında,
Koşar heyecanla görürde seni çok yakında!
Yaklaştıkça uzaklaşır ölüm tadında,
Kum olurum deve kuşunun başında,
Kehf mağarasında sensiz uyurum...
Safet Kuramaz
__________________
Buraya Kadarmış ..
|