...Şikayetname 25 / Bir Yudum Hüzün...
çünkü çıplaklıktır en kısa tarifi güz’ün
birileri mısraı hançerler bu mevsim
sarı hüzünlere soyunur bir başkası envai renkte
hangi nehir sevişebilir hemcinsiyle denize varmaksızın
hangi şimşek bilir suya dönüşeceğini bir gün
usulca başkaldıran sırlar olmalı mutlaka bir yerde
güzel bir kadının
teninden süzülen rayiha kadar anlaşılmaz
isyankar ters akışında suyun
yalnız.
durgun
ve gamlı
aynada güz
aksi: hüzün
ayrı düşülür gölgeden düş kanatlarında
mülteci koğuşlarda azar kudurur keder
ayrılığa perçinlenmiş
kalpçe azmanlaşır düşünce
tedirgin
sancılı
ve ağlamaklı
künyemizde “yaprak dökümü” yazar o gün
çünkü vurgun yemişizdir hüzünden
dışa açılan bir kapı aramalı
öyle ki suya karışsın çıplaklığımız
kitaplarda böylece alenen
“bir yudum hüzün” diye geçsin adımız!
(8 kasım 2004)
Naime Erlaçin
__________________
Buraya Kadarmış ..
|