LETHE'den Kaçış!
ey kaçak yolcu!
yepyeni bir güne sıfırdan başlarken
nereye gizledin
sesine sindirdiğin ağır yükü
rüzgar çanları saklanmış gözbebeklerinde
esintiyle dolmuş, kabarmış ruhun
bezgin bir hayat mahkumusun
düşmüşsün yepyeni çileler peşine
avuntuyla yaşamıştın
armağandın bir dağ gelinciğinden
yaşamsal iç kıpırtılar şimdi
isyankar bir vedaya benzer
tanıdık adreslere gönderilen
cesurca döşemek gibi raylara
bilinmedik kentleri
bakir sularda yıkamak
tutunmaya çalıştığın ölü simgeleri
böylesi bir çığlıktır duyduğum işte!
trenin sesinde akıyor zaman
son yağmurda ıslanıyor bedenin
görüyorum, sonuncu vagon geçiyor üzerinden
nefesine iri bir kuş süzülüyor
yanıyor
tutuşuyor göğüs kafesin
Lete’den* kaçış bu besbelli!
uçman gerekiyor yolcu!
nereye gizlendi kanatlar
sırtına tırmanacaksın bulutların
umudu oraya sakladılar
Lete’yi unutma!
bulutlar Lete’den kaçtılar
.......
(*) Lete (Lethe) : Suyundan içen ölülere, acılar ve yeryüzü zevklerini unutturan (cehennemdeki) ırmak.
(12 Aralık 2003)
Naime Erlaçin
__________________
Buraya Kadarmış ..
|