Son Durak
Baharda bir güldüm, kışta döküldüm
Dakika dakika geçti bu ömrüm
Hayat gemisinin son durağında
Gel gel diye beni bekliyor ölüm
Çocukluk,erginlik ve de olgunluk
Nasıl geçti bilmem hepsi bir anlık
İhtiyarlık ile geldi durgunluk
Sararan yaprağa döndü bu ömrüm
Atarım adımım ileri gitmez
İş tutmaya gücüm takatim yetmez
Saymakla derdimin sayısı bitmez
Son durak dediler indi bu ömrüm
Toplanmış dostlarım toprağı kazar
Baş taşımda doğum-ölümüm yazar
Yakasız elbise çatısız mezar
Gerçekti yalana döndü bu ömrüm
Son durak mezarlık inenler iner
Kopan fırtınalar böylece diner
Bu mallar bu mülkler benim diyenler
Susmuş konuşmuyor dilleri gönlüm
Ömür ne ki; cana biçilen süre
Her can dönecektir geldiği yere
Bir gün toprak olur kemiği bile
Işık gibi yandı söndü bu ömrüm
Abdülhadi dünya, geçit yeridir
Her can bu dünyada bir görüntüdür.
Huzuru mahşerde sırlar çözülür
Ondan geldi, ona döndü bu ömrüm
Abdulhadi Bay
__________________
Buraya Kadarmış ..
|