Asırlık Çınar
Merhaba asırlık çınar
Yaşlı kurt desem kızar mısın?
Gövdendeki her halkadan belli
Kim bilir kaç yaz, kaç bahar yaşadın
Kim bilir hangi aşıklara kucak açtın
İsimlerini tek tek üstüne kazıdılar mı?
Serinlemek için bir çobanı misafir ettin
Kavalıyla ağıtlar yakan çobana, eşlik ettin mi?
Ufacık bedenleriyle sana sığınan
Yuva kuran küçük kuşları, kollarına sardın mı?
Uzaklarda kalabalık insan yığınları eğlenirken
Beni de aranıza alın, yalnızım dedin mi?
Soğuk rüzgarlar esip yağmurlar yağarken
Keşke beni de koruyan olsa, diye düşündün mü?
Kaç kişinin ihanetlerini görüp üzüldün
İyi ki de insan değilim dediğin, oldu mu?
Hangi güzellikleri yaşadın ki, yaşam eskitemedi seni
Bir gün sonun ne olacak düşündün mü?
Geldi geçiyor zaman, ey asırlık çınar
Ne sana, ne bana, ne de Sultan Süleyman’a
Bu dünya kalmıyor kimseye, göçüp gidiyor
Hoşça kal yaşlı kurt, hoşça kal asırlık çınar
__________________
Buraya Kadarmış ..
|