Tek Mesajı Görüntüle
Old 03-14-2009, 02:34 PM   #2
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57928
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Ablamın Ellerinde Bir Çift Papatyadır O
Karantinaya alınmış ne varsa
Ne varsa bu dünya da
Yeryüzünün fersah kalbinde
Sicim sicim dokunmuşsa
Hani ilmek ilmek yaşamak
Ne varsa dokunuşlarda
Yani dokunmayışlarda
Karantina da aslında
Ne varsa duvarların arasında
Olsun söylesin kulağıma yaşam
Elleri köpük köpük buğulansın
Köyümün taş yollarında
Köyümün serin
Köyümün buz
Köyümün kış sularında yıkansın
Veremini atmak için üstünden..

Nicelerinin göbeğine oturmuşken insanlar
Etrafları tellerle örgülü
Dokunuşlar ölmüşken artık
Ablamın ellerinde ben
Ablamın ellerinde kışa hazırlık
Ben bir küf kokulu tezek
İlmek ilmek ilikleyerek
Köpüklerle gelip yayılan
Hani ‘satıl’ında bir tutam kenger
Sarı saçlarının uğultusu
İşte rüzgar beni sevmekte
Okşamakta tenimi gözlerinde..

Olsa da bomboş sayfalar önünde
Hani bilmediğin zamanların döngüsü
Eskiden düşünürdün ölüyü
Laçka kalmasın diye her şey
Bayatlamasın bir bulvar fırınında
Yeniler anlıktır kokusunda..

Şimdi böyle sürüp giderken yaşam
Böyle bildiğin
Belki hiç bilmediğin
Giderken akıbetinden sualsiz
İnce hastalığın kulağından ısırmak
Hani bir kedi köpek misali
Dişini göstermek yani
Gözlerinde büyürken ablamın
Sırtında bir çuval çalı çırpı
Ve köyümün tek su kaynağı
Boşken mercan maviliği gözlerimin
Taş evimin duvarları
Öbek öbek kertirilmiş
Bölük bölük ayrılmış
Yok olmuş, yokluğa karışmış…

Karantinaya ayrılmışsa da yüreğim
Nice dipçiklerle kanamıştır
Nicelerini devirmiştir savaş meydanlarında
Tandırın kör ateşinde ısıtılmışsa da
Öyle tel örgülere gelmez,gelemez
Gürül gürül akar hazneleri
Kelepçeler tutmaz bileklerini
Sarı saçlarında özgürlüktür
Mavi gözlerinde eşkıya
Öyle karantinaya gelmez, gelemez
Tutsa da yollarını nice soysuzlar
Nice bentlerle bağlansa da
Nice bentlerle yüreğimin suları
Öyle karantinaya gelmez,gelemez
Ablamın ellerinde bir çift papatyadır o…

15/01/2008
Ünal Çağabey


Ünal Çağabey
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla