Çiğ Saatler 
 
Sabahın çiğ saatlerinde,  
güneş henüz doğmamışken,  
gün ağarmamışken,  
yıldızların veda edişini seyridiyorum,  
seni düşünerek.  
Şevkati ile tenimi okşayan ve..  
teselli veren rüzgarlara bırakıyorum,  
hasretimi ve bütün özlemlerimi.  
Sigaramdan tüten,buram,buram dumanın,..  
nihayet toprağın özlemi gözyaşlarımla..  
karıştığını görüyorum.  
Yanlızlığımı ve yüreğimin bir yumak kadar boşluğunu,  
yapraklar bana söylüyor.  
Ne yapabilirim?  
Düşüncelerimin dudaklarımdan çıkan,..  
ateş gibi nefesle havaya karıştığını biliyorum da;  
düşlerime kaybolup gitmesin diye..  
bir çivi çakamıyorum.  
Ve; arzularım okyanuslar misali kabarıp coştuğunda,..  
masmavi gözlerinin derinliğine dalıyorum.  
Sevginin anlamını bilmeyen,  
yaşamanın ve hayatın anlamınıda bilemez diye düşünüp,..  
fikirlerime bir kurşun sıkamıyorum.  
Bazen göğsümde düğümlenen hıçkırıklarımı,  
boğmak istiyorum.  
Yüreğim gibi ruhumuda zincirlerle bağlamasın diye..  
Senden ve senin dünyandan beklentim olabilirmi?  
Sevgi ve şevkat verebilirmisin bana?  
Beni sevebilirmisin?  
Sevmasende;  
Hiç olmazsa sevdiğimi bil ve beni anlamaya çalış ki,  
Bütün duygularım buharlaşıp gökyüzünde,..  
hak ettiği yere ulaşırken,..  
ben boş bedenimde huzur bulayım  
sevgilim.. 
 
 
Cengiz Süslü 
		
	
		
		
		
		
			
				__________________ 
				Buraya Kadarmış ..  
			 
		
		
		
		
	
	 |