Çakıl taşlarının acısı
şiddetin ölçüsü, ayarı bozuk
kantar üstünde.
dört koldan sarılmış, bir yürek sıkıntısı.
sallandığı salıncaktan düşer bir çocuk
dizine saplanır, bin çakıl taşı.
ışığı yakalanmamış yıldızlardan gelir
iç karıştıran kahkahanın sesi
hangi gece okşarsa ona sormalı
elindeki baykuşun gözlerini.
şiddetin ölçüsü, ayarı bozuk
kantar üstünde
elmanın dişlenecek en sert yanıdır bu.
yalnızlık tarifsiz bir sevgisizlik sesi.
şimdi ne saçını uçuracak bir rüzgar nefesi
ne uçsuz umutlarının elbisesi.
çakıl taşlarının dindirmek için acısını
sadece güneş döker samimi gözyaşını
|