Eyvah ki Halimize
Ben taşra da doğmuşum bir dostluk çemberinde
Ne bilirdim ki bir gün bu koskoca şehirde
Ne riyalar tanıyıp rezillik bulacağım
Görüp kötülükleri şaşırıp kalacağım
Korku sarmıştı beni “benzer miyim onlara”
Çıkar için bir pulu değişip insanlara
Gözlerde acı yalan ardında çıkarlar var
Kimine bol gelirken kimine oldukça dar
Arkanı dönüversen dedikodu çarkları
Başlarlar mesaiye yapışır çamurları
Ne korku kalmış Hak’tan ne de sevgi yürekten
Manalar madde olmuş ümit kesmiş rahmetten
Çocuk baba tanımaz saygılar çoktan kayıp
Baba ise çocuğa anlatmaz “nedir ayıp”
Ne terbiye verilir ne dinin kuralları
Revaç da bir yerlerin “kırmızı noktaları”
Ahlak çaresiz kalmış kimseye geçmez sözü
Melanet kol gezerken kızarmıyor ki yüzü
Yarabbi! ..Bu ne pislik ne bu alemin kiri
Ölülere fatiha, nasipsiz kalmış diri
Mahlukat şikayetçi, suçlu yok ortalıkta
Yer değişmiş vitrinler tur atıyor sokakta
Kahkahalar boy atmış, ağlamak gerek oysa
Eyvah ki halimize “EYVAH Kİ HAYAT BUYSA”
Kalmamış sevgilerin içinde çöl sıcağı
Fuhuşa davetiye “üçgenin bir ayağı”
Şehir bir çöp yığını, bu problem olur da
Ahlaksızlık diz boyu “Gör ki kimin umrunda”
İbadet unutulmuş… olan “ayıp” sayılır
Nur kalmamış yüzler de “efendiden sayılır”
Alamet-i kıyamet boy gösterir ufaktan
Çökmedi koca şehir “birkaç kulun hatrından”
Menfaat olmuş şimdi samimiyetin adı
Parayla kapatılmış “çatlayan ar damarı”
Akarken kıyı köşe irin ve necis suyu
Herkes bir tas içiyor sanki rahmet kuyusu
Korkuyorum gerçekten kapılıp da gitmekten
Kapıldığım bu yol da eriyip tükenmekten
Allahım; Sen yardım et şaşırmışlardan etme
Rahmetinden affından bizleri mahrum etme
Kadir Albayrak
|