Hayat Hikayem
ayaz vuran bir mart ayında merhaba demişim dünyaya yüreğimi ısıtan bir anne şefkatiyle yürümüşüm hayat denen yolda sürgün yaşarken bebekliği bilmeden yanlış düşüncelerle kısıtlanmış çocukluğum duyguların en güzelini bir türlü tanıyamamışken ağlayanm bir çocuk oluyor bakışlarım
sonra çukurova sıcaklığıyla tanışıyor zayıf bedenim ellerim dokunuyor güneş bakışlı bir babanın saçlarına işte o an anlıyorum o başkasının değil benim babam.yaşlı bir yüz ama delikanlı biryürekle tutunuyor hayata sevgi ocağıyla tanışıyorum sonra yani okul denen mekana yürüyor adımlarım öğretmen denen kutsal varlıkla tanışıyorum elimden tutup götürüyor beni hayat adı verilen o yolculuğa bir vakit böyle geçiyor günler sonra sevgi ocağının son katresi olan gelecek telaşı olan son bölüme geliyorum ama olmuyor boşa gidiyor tüm emeklerim.
bir arada şiir kokan bir aleme dalıyorum daha sonrada en keskin virajlara sapıyor ömrüm anlık bir maceraya dalıyorum ama oda boşa çıkıyor çünkü şair olmak okadarda kolay değilmiş biraz geç olsada anlıyorum ama annemi,babamı da kahrediyorum bu arada ve sonra tekrar baba ocağına dönüp devam ediyorum yolculuğa.
yine vakitler böyle geçince aşkla tanışıyorum bir köy damında henüz onsekizinde bir köylü kızına yüreğimi haykırıyorum seni seviyorum diyorum ve sonra o da gelin olup gidiyor yaban ellere ve ben yine kaldığım yerden devam ediyorum yolculuğa
günlerden birgün acıyla çalan bir telefon sesiyle yüreğim göçüyor memleketime bir ölüm haberiyle sarsılıyor bedenim
bir koca çınar devriliyor yani dedem ölüyor sonrası mağlum acı ızdırap ve toprak altı hayat
şimdilerde boşveriyorum hayata ama yinede mecburen hala yaşıyorum
işte böyle bir hikaye benim hayatım...
Şahin Büber
|