Çınar Ağacı
yıllara meydan okumuş, rüzgarlarla,
boğuşmuştun.
kara kışlara dayanmış, bir çınar ağacıydın.
asırlarca toprağa, kök salmıştın.
senin heybetin, verdiğin serinliğin,
dört mevsim seni seyreder,
seni izlerdim.
baharda kuru dalların tomurcuklanır,
yazın yemyeşil olurdu yaprakların.
sana baktığımda, bir huzur kaplardı içimi.
seni okadar severdim ki
bazen de konuşurdum seninle.
sanki cevap verirdin bana,
dallarını sallıyarak.
bana sırdaş ve arkadaştın.
taa ki... 99 depremine kadar.
sen olmasaydın,
şu an belki de ölmüş olacaktım.
yüce ruhunla o gün bile,
bana sahip çıkmıştın.
büyük gücünle araya girip,
binanın üzerimize çökmesini
engellemiştin.
ama senin hayatın, o gün bitmişti.
günlerce ağladım senin için,
hâlâ içimdesin
seni düşündüğümde ağlarım.
senin yerini boş bırakmadım.
yeni bir çınar ağacı yeniden diktim.
şimdi ona bakıyor büyümesini bekliyorum.
senin yerini nekadar tutar bilemiyorum.
|