Doğduğum Ev 
 
Eski,gül ağacı,hala gül veriyor mu,salkım saçak aşarak bahçe duvarını...  
Bileziği kırık kuyu  
Karşılar mı su ihtiyacını...  
Zannedersem çıkrığına yağ sürmek gerek...  
 
Hala o çatı, yatıyor mu üzerinde dört duvarın; yorgan döşek...  
Nice fırtınalar yaşadı...  
Nice sıcaklarda yandı,aldırmadı doğrusu...  
Gölgesinde oturup ağaç yontardım...  
Bir elimde babamdan ödünç aldığım çakı...  
Ker*** kokusuna doyamazdım...  
 
Pencerelerinin ardında,çocukluğum otururdu...  
Gözleri yaş içinde yağmuru seyrederek...  
Örümcekler, dantel dantel örer zamanı...  
 
Pencerelerinin ardında hala,  
Aynı çocuk oturur mu...  
Hala aynı durumda mı doğduğum ev...  
Zaman kuşu, onada mı,dokundu... 
		
	
		
		
		
		
		
	
	 |