İlk Kavuşma
bu sabah
yine dört kişi olduk
dört keskin yürek
kim bilir neler düşünerek
merhaba dedik bir şeylere
ne çok
şeyler oluyor
küçük yüreklerimizde
evin içinde
sanki oynanan
kovalamaca
keşfe çıkmış gibi
yirmi günlük ev özlemi
çekiliyor çekmeceler
açılıyor dolap kapıları
raflardan iniyor kitaplar
kıpırtılar yüreğimi okşuyor
insan en çok
neyi sever bilir misiniz
dante gibi işlediği emeğini
insan en kolay
neyi yok eder bilir misiniz
sahiplenmek istediği sevgisini
ahhh
deli yüreğim
ne vardı böyle çırpınacak
çalabilseydim kavalımı derinden
kata bilseydim sürümü önüme
böyle sürer miydi
çırpınmalarım yine
kim ne derdi bana
benden başka
çoban olduktan sonra
bilirdi sürü sürülüğünü
çırpınacak kalbim kalır mıydı acaba
var sen yinede çırpın
gökyüzü alabildiğine engin
keklik ol şahin ol
ister bir bulut ol
onuru koy sevginin yanına
bak oğlunun gururla
gözünün içine içine
|