Tek Mesajı Görüntüle
Old 04-30-2009, 05:48 PM   #113
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Hz. Muhammed (SAV) -Naat...

Kâinat efendisi,
Âlemlere rahmet, Allah’ın sevgilisi
Kutlu olsun doğumun…

Kâinat bayram etti,
Doğumuna bir tek şeytan sevinmedi,
Her yere rahmet nurun yayıldı…

Altı yaşına geldiğinde ne ana, ne baba nede deden vardı,
Yetimlerin en küçüğüydün açıldı sana Ebu Talip şefkati,
Allah sevgisiyle korundun büyüdün ya resulallah…

Tebessümle sessizce gülerdin,
Ağzını her defasında kapatırdın,
Cemaline bakan cennete düşerdi.

Cemaatin sohbetini dinlerdin,
Yanlış söze müdahale ederdin,
Doğru konuşulursa tebessümle bakardın.

Sakal bırakırdı,
Tertemiz ne uzun nede kısa,
Bakımlıydı.

At deve yarışlarını severdi,
Yarışmayı heyecanla seyrederdi,
Birinci olana ödül verirdi.

Cebinde koku ayna tarak mutlaka taşırdı,
Temizliğe güzel görünmeye bayılırdı,
Manevi huzur bulurdu yanında oturan…

Kötü söz bilmezdi,
Sabırlıydı affediciydi,
Kimseye kin gütmezdi…

Çocukları çok severdi,
Hasan Hüseyin omzunda secdedeydi,
Sabırla doğrulmazdı onlar inene kadar.

Yirmi yıllık düşman Ebu Cehil oğlu İkrime’yi,
Param parça eden Hamza’nın ciğerini Süfyan eşi, kayınvalidesini,
Biat ettiklerinde affetmişti…

Emindi,
Ağzı yalan bilmezdi,
Doğruyu tavsiye eder çirkinden men ederdi!

Uhud’ta dişleri kırılmış,
Miğferi yüzünde parçalanmış,
Yinede müşriklere beddua etmemişti…

Her yıl Uhud dağına gelir,
“Uhud bizi sever bizde Uhud’u” derdi
Mübarek dili…

Amcası Ebu Talip’e defalarca İslam’ı tavsiye etti,
Ne çok üzerdi onun reddedişi,
O da bir insandı amcasını çok severdi…

Çöllerde, bulutlar üzerinde yarışır
Atlar develer kurban olurcasına taşır,
Yediğinden içtiğinden bereket akardı…

Hıra mağarası küçücük in…
Kâbe’yi seyrederdi oradan sakin sakin
Eğimleri kıvrımları uçarak çıkardı belkide.

Günahkâr nefsimiz oraya çıkarken şaşkın,
Hala mağara duvarında enfes kokusu yaygın,
Gözlerim dolu kala kalıyorum oracıkta!

Aşkın eriştiği zirveydi evlilikleri, kadına değer verirdi
Her işi kendi yapardı kılıbık tabirinde tasviri…
Kimseye muhtaç olmazdı çok zorda kalmadıkça.

İslam’ın yaşanan Mekki yılları şerliydi,
Hatice anamız şefkatle teselli ederdi,
Müşrikler azgın yinede tebliğde esastı sabrı...

Ömer’in biatiyle sayı kırklara erişince,
Yürüdüler Kâbe’ye tekbir sesleriyle,
Artık sokaklarda adımlar İslam’a yürüyecekti…

Hüzünlüydü o gece Ali’ye yatağını verirken,
Yasinle evden çıktılar kimseye görünmeden,
Anılarını akrabalarını bırakıp gitmek ne zordu...

Ebu Bekir dostluk örneği her şeyini feda ederdi ona,
Paylaşacak nesi varsa vermek için arardı bin bahane,
Sevr mağarası sakladı hicret konağı, güvercinler örümcekler…

Ensar bölmüştü her şeyini muhacire,
Tanımak değildi derdi iman girmişti kalbine,
“Ver…” diyordu can resul akıyordu infak maidelere!

Her şeyde ölüm varken sahiplenmeyin diyordu,
Çok çalışın çok verin mal biriktirmeyin diyordu,
Amel maneviydi ruha işlenen gerçek mücevherat...

Savaş meydanında aman dileyeni öldürmeyin,
Dinsiz bile olsa insanı yaşatmaya çaba gösterin,
Kendi canınıza asla kıymayın diyordu!

Mekke fethinde İslam ordusu ne görkemliydi,
Müşrikler şaşkın dağlardan seyrediyorlardı…
Can resul hüzünlüydü yıllardan sonra nefesini Mekke’de çekerken!

Sevgili eşi Hatice’nin amcası Talip’in mezarı Cennet-i Mualla’daydı,
Oda bir insandı nasıl sevdikleri için gözyaşı dökmezdi,
Bıraktığı Mekke, Mekke değildi güle oynaya yetim büyüdüğü…

Mekke’de kalmadı kim bilir neydi sebebi,
Medine’ydi İslam’ın ilk göz ağrısı şehri,
Ölene kadar nerdeyse hep orada yaşadı.

Ölüm zor sınav can resulden ayrılmak daha zor,
Kimse kabullenemedi Ebu Bekir’in konuşmasına kadar…
Grup grup cenaze namazı kılındı evinde kabri!

Medine’de kaldı kabri Mescit’i Nebevi,
Az ileride sahabeler kabri Cennet-i Baki,
Yan yana toprak altında birbirine komşular…

Sen ölmedin ya Muhammed(SAV) efendim,
Sünnetinle yaşarsın her anım son seferim,
Görmeyi diler seni her an aciz ve fakir yüreğim...

Safet Kuramaz
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla