Müptela
Şehrin mihrabına sığınıp
Acıyan sevgimle dölleniyorum
Avluda dolaşan gölgeler besleniyor
Ahlat günlerinin hicranıyla
Kendini doğuruyor İstanbul
Çoğalıyor sinler..
Ölsem!
........./Şehir ölür mü
Sana gitmek batıyor kanıma
Sessizce kanıyorum
Kıyılar yoruluyor ama
Şefkat kokuyor *******
Sabahlar gülsuyu
Tenimi yıkıyorum...
Ölsem!
........./Sen ölür müsün
Şehrin aynasında buğulanıyorsun
Nurum sıyrılıyor aldanıyorum
Yalnızlığın cenneti şehir
Gayya kuyusunda boğulup gidiyorum
Hayat alıp, hayat verirken
Yokluğunla lanetliyorum kendimi ve şehri
Çünkü ben
................./İstanbul’a değil!
Ölünün toprağa, yaprağın çiğ damlasına
Uykuların huzura ihtiyacı olduğu gibi
Ayrılığın tadını öptüğüm dudaklarından
Sesini getiren rüzgara muhtacım
Hayat / ölüm, şehir / ben
Sevdam / sen kadar..
Çünkü ben
.............../Sana müptelayım!
|