Ankara’ya Geldiğimde
Ankara’ya Geldiğimde
Ankara’ya geldiğimde
Baruttan sigara sarıyordu öğrenciler kahvehanelerde
Kendi bedenine ateş ediyordu gölge
Sokak köşelerinde
Ölü gölgesi gördüm günlerce yerde
Her nefes borusu bir namlu gibiydi
Mayınlanmıştı duvar yazılarındaki her hece
İnsanlar hesap veriyordu gölgesine, mahkemelerde
Ben Ankara’ya geldiğimde
Ankara çoktan gitmişti bir başka yere
Sen benim gölgemsin
Bana ateş edemezsin
Yüzüme güneş vururken
Önümden gidemezsin
Sen nefes borumsun
Özenme, namlu değilsin
Sözcüklerin mermi olsa
Kalbime giremezsin
Sen benim gölgemsin
Bana hesap soramazsın
Ben idam edilirken
Sen canlı kalamazsın
rüzgara barut ekersen
fırtınada ölüm biçersin
Yüreğinde ne taşırsan
Onun önünde gidersin
Ankara-1975-1980
Kalender Sever
|