| 
				  
 Boşluk
 Başladığım yerdeyim yine;
 Dünyayı rahatlıkla seyredebildiğim
 Tek yer burası.
 
 Odamdaki pencerenin dibine çökmüşüm.
 Bir elimde sigara,
 Diğerinde;
 İlk cümleyi yazdığım kalemim.
 Yirmi dokuz harfi karışık şekillerde kullanıyorum yine.
 
 Köşedeki camiden ezan sesleri yükseliyordu.
 Hiçbir dine mensup olmamıştım oysa ben.
 Tek inancım, tek taptığım aşktı,
 Belki de aşığın dini aşktır sadece.
 
 Odamdaki dünyadan
 Farklı bir dünya görüyorum
 Her seferinde dışarıda.
 
 Bir çift sevgili konaklamış
 Ağacın yanı başında,
 Sevdalarını kazıyorlar;
 O narin, uzun, ve kıvrımlı ağacın gövdesine
 
 Benim aşkımı kazıdığım ağaç
 Çoktan parçalanıp,
 Herhangi bir ocakta
 Ateşle birleşmiştir mesela.
 Benim birleşmemden önce olmasa da.
 
 Karşı komşunun kızları,
 Bir balkondan diğerine
 Bağırarak konuşuyorlardı.
 Halbuki benim hiç komşum olmamıştı
 Ve hiçbir şekilde
 Bağırarak konuşamamıştım.
 
 Çok istemiştim bunu yapmayı aslında.
 Hep kısık sesle duyurmaya çalıştım kendimi
 Ve hep sesimle yıkmaya çalıştım
 Önümdeki duvarları.
 
 Yine bir akşam üstü.
 Yine yalnız yaşıyorum yalnızlığı.
 Dedim ya hiç kimse olmamıştı
 Yalnızlığımı benimle yaşayacak.
 
 Benim dünyam çok küçüktü oysa.
 Görebildiğim her şey
 Ufuktan öncesiyle sınırlıydı.
 
 Herkesin bir yuvası,
 Bir işi gücü vardı,
 Şu dünyada.
 Benim gibi içinde
 Çark ettirmiyor dünyayı,
 
 Yaşamıyor kimse benim gibi
 Yalnız yalnızlığıyla.
 
 Ali Baydere
 |