Tek Mesajı Görüntüle
Old 05-13-2009, 04:10 PM   #3
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

İnce Bir Tahta Parçası

Fırtınalı bir gündü,
Kayıkçı, derviş Mehmet ve pir
İstanbul'a geçiyordu....

Bir ara pir dervişin korktuğunu gördü,
Derviş korkudan sapsarı bir muma döndü.
Korkuyla kayığa sarılıp, halini belli etti,
Aziz Mahmut Efendi dervişe sordu:
Ne o derviş Mehmet neden fırtınadan korktun?
Dalgalar vurdukça küpeçteyi tuttun.
Derviş utanıp, kayığı göstererek,
Haklısınız ama şeyhim takdir edersiniz ki;
Ölümle aramızda incecik bir tahta parçası kaldı.

Hazreti pir hiç cevap vermeden durdu,
Dalgalar da kudurdukça kudurdu.
Derken kayıkçı kıyıya vardı,
İndiler karaya,
Hüdayi Hazretleri başladı konuşmaya:
-Derviş Mehmet farkındamısın,
Artık ölümle aramızda o tahta parçası da kalmadı...
Anlarsın.
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla