Bulantı
Sen,
Aşkım benim,
Yoksul ruhumun açlık paniği;
Birini çok severek mi,
Çoğuna dağıtarak mı toplasam kendimi,
Vurgun yemeden mağmaya dalabilir miyim?
Siz,
Kuyularıma attığım cevapsız taşlarım,
Dünyanın evrendeki yankısından dinlediğim,
Yalnızlık ilahilerim;
Gözyaşlarınızı koruyun benden,
Onları gururum için harcayabilirim.
Ah,
Üstüme gelmemeliydin Tanrım.
Yüreğim suyla çevrili bir kafesteyken,
Kırbacınla dalgalar büyütmemeliydin.
İçim bulanıyor toprağın sudaki renginden,
Her an aklımı iradenden çıkarabilirim.
Ateşi hissetmeden yanabilir miyim?
|