www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 04-04-2008, 07:41 PM   #1
Seager
Forum Müdavimi
 
Seager Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Jun 2007
Yaş: 40
Mesajlar: 2,424
Teşekkür Etme: 11
Thanked 4 Times in 4 Posts
Üye No: 43347
İtibar Gücü: 1858
Rep Puanı : 5050
Rep Derecesi : Seager has a reputation beyond reputeSeager has a reputation beyond reputeSeager has a reputation beyond reputeSeager has a reputation beyond reputeSeager has a reputation beyond reputeSeager has a reputation beyond reputeSeager has a reputation beyond reputeSeager has a reputation beyond reputeSeager has a reputation beyond reputeSeager has a reputation beyond reputeSeager has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan Filmin adı: Fenerbahçe!

Her 90 başka bir heyecandır.
Her 90 başka bir öyküdür.
Futbolun bu kadar gözde olmasının sebebi biraz da budur.
Golleri de farklıdır, atmosferi de.
Fena halde sinemaya benzer.
Aktörler de değişir, roller de.
Senaryo da farklıdır, yönetmen de.
Fakat F.Bahçe'nin Şampiyonlar Ligi serüveni sanki bu klişeyi kırdı.
Sankisi fazla aslında resmen değiştirdi.
Kendi kalesini vurma alışkanlığı, maça kötü başlayanların kahramana dönüşmesi. Ve her seferinde zor olanın başarılması.
Sevilla maçında Volkan'ın yediği goller sonrası aynı Volkan'ın turu getirecek oyuncu olacağını kim tahmin edebilirdi.
Keza Chelsea maçında Volkan'ı avlayan Deivid'in galibiyete imza atması da aynı durum değil mi sizce?
Evet belki sadece aktörler değişiyor ama yaşanan tıpa tıp aynı.
Gelelim rövanşa...
2-1 iki ayaklı maçlar için önemli bir skor.
Ama tereddütleri ortadan kaldıracak bir skor değil elbet.
Yalnız atlanılmaması gereken bir mesele var.
Gökhan Gönül ve Roberto Carlos'un bu takıma dahiliyeti son derece önemli bir etken olacaktır.
Üstelik artık kulübe de güven dolu.
Semih ve Kazım mesela.
F.Bahçeli artık onların maçı çevirebileceğine inanıyor.
Ve en değerli artı ise takımın kötüyken bile kısa sürede dönüşüm yaşayabilme yeteneği.
Tabi tüm bunları söylerken rakibi kapsama alanı dışında tutmak olmaz.
Üstelik bu rakip Chelsea ise.
Üstelik mazide bazı örnekler varsa.
Ancak bu örnekleri takımlara bire bir uygulamak fazla doğru değil.
Yani Beşiktaş'ın sahasında Liverpool'u yenip, ardından deplasmanda 8 yemesi ve yine F.Bahçe'nin içerideki ve dışarıdaki İnter performansları gibi.
Çünkü Chelsea denilen takımı en az F.Bahçe kadar tanıyoruz artık.
En azından her hafta sonu izleyerek onlar hakkında fikir sahibi sayılabiliriz.
Evet bu sezon sahalarında hiç yenilmediler ama 5 kez berabere kaldılar mesela.
Ve beraberlik de F.Bahçe'ye yetecek.
Sahasında sadece Manchester City (6-0) ve Derby County (6-1) karşısında ezici bir üstünlük kurdu.
Onun dışındaki maçlarda genelde bir farklı üstünlükleri var.
Yani Chelsea en az gol yiyen takım veya evinde hiç yenilmedi demenin ötesine bakmak lazım.
Roserborg'un ve Valencia'nın Stamford Bridge'ten puan çıkarttığı gerçeğini kimse görmemezlikten gelemez.
Tabi bunlar olumlu düşünceler.
F.Bahçe de olumlu düşünmeli.
Çünkü elinden 2-1'i var.
Yani yarı final yakın.
Ama Saracoğlu'ndaki performansı iki devreye yaymak önemli.
Gerisi Arsenal veya Liverpool...
__________________
Komik Fıkralar

K.İ.T.S.

CAKAL.NET



Seager çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:28 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.