![]() |
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8776
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Aşkımı vurdular sırtından.
Yüreğimde korkarak sakladığım Alevden sözleri çaldılar acımadan .. Nerede ne zaman Bir yıldız görsem Sen aklıma gelirsin Ağlarım… Ellerim ! Ah o ellerim.. Unutulmuş anıları hiç bırakmayan ellerim… Ben değil O’nun seni sevmeye cesareti vardı. Gözlerine düştüm ki Bu âlemden derindi. Sevdalara kanat çırpan yürekler, Sadece senin yerindi. Ay ışığı dökülmüş gecenin hülyâlarında, Gizemli bir dünyanın Hoş kokulu dalgasına yüreğimi astım. Siyah saçlarına hüznü serdim. Sense Bir gece Kapına dolunay vurdu diye terk ettin beni ! Ben yazgılara baş kaldırdım kör akşamlarda, Sen Kapanan kapıların eyvahını çarptın suratıma… Yaşanmamışları yaşamaya Öfkelerden derlenmiş Siyah_beyaz sözleri Sokak ışığı altında Serseri rüzgârlara Kendi ellerimle küfretmeye mâhkûm bıraktın beni Buna hakkın var mıydı ha var mıydı ? Arka sokakların Silinmiş kaldırımları gibi ezdin beni Yazıklar olsun sana Yazıklar olsun… Gözlerin! Ah o Gözlerim … Ben değil, onlar gördü seni Sonsuz bahar akşamlarında O mavi gözlerin düştü gözlerime ! Ben boyadım gökyüzünü , Gözlerine benzesin diye … Sense Karalar bağladın bulutlara! Güneşin ışıltısına gölge düşürdün Rengârenk gökkuşağı küstü yağmurlara. Buna hakkın var mıydı ha var mıydı ? Sevgimin hâyali Sığar mı sanıyorsun yüreğine? Bütün ömrümü Sonralardan taptığım sana fedâ edeceğimi mi sanıyorsun? Gözlerinden yaş değil Kir akıyor gülüm! Böyle hesapsız Böyle kitapsız gözleri yakmalı mı, Yoksa acı bir ifadeyle bakmalı mı? Aradın ama olmadı Mutluluk seni bulmadı. Ve sen Sen aşkı hiç hak etmedin Sen ki; Duygular aleminde duygusuz Sen ki; Sus-pus *******de uykusuz Sen ki; Ruhların ayak izlerinde ruhsuz Sen ve yandaşların Kendi karanlığınızda kayboldunuz. Gök yüzünün maviliğinde, Ufkun kızıllığında boğuldunuz.. Papatyalar dans ederken bahçelerde Gözlerim ışıl ışıl yeşeriyordu. Hiç duymamıştım sesini. Hiç görmemiştim gözlerini Hiç tatmamıştım böylesini Acı zehrini de içirdin ya bana Yazıklar olsun sana Yazıklar olsun… |
![]() |
![]() |
![]() |
#2 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8776
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Teselli istemedim senden
Sadece sar istedim yalnızlığımı *******ime dokun gizeminle Öpüşünle söndür yangınları Ne gel dedim yağmur gibi üzerime Ne git dedim biten mevsimler misali Bakışınla tüket ömür denen yılları. Bir ‘ben’ ol istedim sende kayboluşumda Tüm yarım kalanları sil istedim Yeniden başlat hayatı. Sadece ol istedim dualarımda Birlikte doğmak için sabahlara Tek tek toplayalım yıldızları Teselli istemedim senden Kirpiklerime hapsettiğim ‘suskun yaşım’ ol istedim ve gizli sevdamın adı Sev istedim beni umarsızca Kimse bilmesin istedim Karanlıktaki güneşimi.. Bir sen duy yeter sesimi Sen adam gibi adam Ben aydınlıktaki kara deli… Teselli istemedim senden… Sadece ol istedim yarınlarımda Uzaktan da olsa sev istedim... |
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8776
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ben camım mavi konakta
Her yağmurda damlaların yüzümü okşadığı camım Kışın rüzgarda bir tarafım donar, bir tarafım sobaya bakar Ben camım kırılmamış henüz İnsanların içerisini görmek için baktıları gözüm Rüzgarda titrerim, fırtınada sallanırım Ama yıkılmam hiçbir zaman, kırılmam Soğuk bir kış günü diğer tarafta konuşursun Buğulanır bir tarafım, görmeye aciz kalır herşeyi Ama bilirim orda olduklarını Ağacın rüzgarda savrulduğunu ama yıkılmadığını Denizin denizden çıksa da suyu geri döndüğünü bilirim Ben kırılmam kolay kolay Ne zaman sevdam bitse bu dünyada Rüzgar alır mavi konak, yağmur alır penceresinden Sonra yeni cam takılır mavi konağa, lekesiz ve saf Sevda yine biter, cam yine düşer paramparça olur Yenisi gelir lekesiz olur |
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8776
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Her yer,
Her an Ve her şey büyülenmişti o akşam! ... Ateşe verilmişti en katı yasaklar! Şeytanın bir bildiği vardı sanki! Büyücü görünmez olmuş, Hipnotize etmişti duyguları bir vapurun güvertesinde. Ve şeytan aciz kalmıştı yasaklarıyla! ... Boğazdan esen serin bir rüzgar okşamaktaydı, kadının saçlarını. Belki de, esen rüzgara gizlenmişti büyücü. Ya da; Vapura eşlik eden martıların sesine sinmişti. Kim bilir? Ama; Her an, Her yerde Ve hep onlarlaydı... ***ürmüştü duyguları, Kızkulesi'nin gizemine. Bağlanmıştı artık duygular, büyünün gücüne. Karanlığa sinen romantizm ve Kızkulesi... Akrep donmuş, Yelkovan volta atmayı unutmuştu. Zaman durmuştu artık. Zaman ve her şey büyülüydü! ... Kızkulesine bakan kaldırımlarda, Birleşen ellerin ve Kızkulesine gömülen bakışların esrarı vardı. Sıcak bir bardak çayın buğusuna karışmaktaydı üşüyen soluklar. Ve titreyen dudaklarıyla bir aşk şarkısı mırıldanmaktaydı sevgililer... ''Gurbet elde bir başıma, Kimim var ki senden başka? '' Bir yandan, martıların eşlik etmesi söylenen şarkılara, Bir yandan da, Kızkulesinin hikayesi vardı düşüncelerde. Derin düşler canlanmıştı o akşam! ... Allahım! ... Hiç bitmeseydi, Hiç bozulmasaydı bu büyü. Ama! ... Teşekkür ederim büyücü! Büyülü akşam için! Her şey için! Teşekkürler! ... Seni seviyorum! ... |
![]() |
![]() |
![]() |
#5 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8776
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Gizlerin.....
O derin gömüt, o mitolojik bilmece İç yollarının kayıp harita parçası Kaybolduğum labirent Derinleştikçe düşmeyi sevdiren uçurumun Gizlerinde Kelimelerin gizlenmesindendir suskunluğun.... Gizlerin... Gözlerindeki hüznü örtmeye çalışan kirpiklerin Duyardın seni çağırırdı hayat Duyardın; Sana seslenirdim, sesim yiterdi Gizlerin hep geceydi Güneş; sadece geceyi örterdi.... Sen; fırtınasını içinde saklayan bir limandın çapasını bulmak için açılan gemi tuzlu suyla vaftiz edilmiş balık ve ağır bir sistin kendinde kaybolacak kadar gizlerinde saklanıyordu öldürmeye korkan bir intihar... Sen; kendi yörüngesinde kaybolan bir yıldız Yaşamın; rüyasını kaybetmiş bir uyku Dişlenen dudakların ufak yarası; göz bebeklerin Sus! Konuştukça derinleşiyor gizlerin Korkma benden. Kendinden korkan hiçbir şeyden korkma. Soyun, bir tek gizlerin kalsın üstünde Parmak uçlarının sıcaklığı bir de Uzan yanıma uyu istersen Yakalarım uykundan firar eden düşlerini Ürkme benden Çünkü ben sana yeni hayaller getirmedim Kaçıyordum Gizlerinde saklanmak isteyen Yaralı aşkların firarisiydim Korkma benden; Ben hep yanlış teşhis edildim İçinin esrarını çözmeye değil Onu ellerinden içmeye geldim |
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8776
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Anlatamadığım bir sevgi var içimde,
Sana karşı hissettiğim, Ama anlatamadığım... Karanlık odamı aydınlatan Güneşim oluyor sabahları, *******i ise penceremdeki ay ışığı... Dokunduğumda uçacak bir kuş gibi ürkek, Ve sanki kurduğum bir hayal Seninle gerçekleşecek... Anlatamadığım bir sevgi bu, Ne başı belli, ne de sonrası, Ne masum bir aşk, ne de bir günah... Anlatamadığım bir sevgi var içimde, Gördüğüm, duyduğum, hissettiğim, Ve hatta hasret kaldığım, Ama anlatamadığım... |
![]() |
![]() |
![]() |
#7 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8776
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Gizlice seviyorum seni
Kimse bilmesin,duymasın Yüreğimde saklıyorum seni Sen bile bilmiyorsun. Yüreğim yansada alevler içinde Ağlasamda seni her düşündüğümde Kaybolsam bile kadehler içinde Ben seni gizlice seviyorum. Açıklarda bir gemiye benziyorum Binlerce balığın benden haberi yok Denizlerin içinde kayboluyorum Denizin bile benden haberi yok. Gizlice seviyorum seni Tarifi imkansız duygular içinde Sen gözlerimin içinde,her baktığım yerde Ben gizlice seviyorum seni. Yolum hep çıkmazlarda Hikayem yalan kitaplarda Sürgün gibi diyarlarda Hep gizli kalacaksın yüreğimin köşesinde Ve bir gün gelip ben ölürsem Kendini bulacaksın benim kalbimde. |
![]() |
![]() |
![]() |
#8 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8776
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Deniz gözlüm; sen son ümidim,
Elimdeki son mutluluğum. Kaybetmemeyi en çok istediğim. Yıllar neleri götürüyor insandan. Korkarım bakamam mazime, bilirim orda hep umutsuzluk, hüzün var. Sonrasını sorarsan dünya bana dar... Şimdi sen varsın deniz gözlüm. Tek düşündüğüm, en çok sevdiğim... Birgün bu sevda beni boğar mı? Boşver deyipte bırakır mısın ellerimi? Bakmaz mısın masum ve sıcak gözlerinle? Bırak sende unut der misin? Korkarım sevdiğim; gidersin diye, Bana ait kalbini başkasına açarsın diye! Korkarım esen rüzgarda açan çiçekten, Korkarım seni kaybetmenin bırakacağı yalnızlıktan. Bir gün gidersen ne yapacağım? Sensiz bu yarayı nasıl saracağım?... Hayat kısa değmez bir erkeğe derler ya; Sen nice hayatlara değersin.... Deniz gözlüm; Sana yazıyorum, bir an mutlu bir an üzgün. Sana içiyorum, elimde bir kadeh olsa. Seni görüyorum her gece rüyalarımda. Her geçen gün sensiz olamayacağımı, Sensiz yapamayacağımı anlıyorum... Belki özlüyorum, belki korkuyorum. Ama hepsi bir kenara, bilki sensiz olamıyorum Unutmaki DENİZ GÖZLÜM; SENİ ÇOK AMA ÇOK SEVİYORUM..... |
![]() |
![]() |
![]() |
#9 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8776
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() “Yalnızım çünkü sen varsın”
“gel” desen gelirdim gittiğin uzakta bendim dağ gibi bir ihanetten düştüm bu kendime son gelişim ölümbaz öpüşler kusuyorum ceplerime kendimi suçüstü yakalıyorum ve kentsizliğimin isimsizliğini Araz’a uyak düşüyorum gözlerime senden düşler sürüyorum ıslak bileklerim kan bayramına yatıyor bana en büyük tehdit yine ben oluyorum sonra bir durağa yaslanıyorum sonra bir kente ve sen gidiyorsun ben kanıyorum diyorlar ki “kendini dinleme hiçbir şey söylemiyorsun” oysa “gel” desen gelirdim biliyorsun yorgun Haliç’e biraz inat biraz ihanet bırakıyorum ellerinden bir tedirginliği bir tehdidi avuçluyorum aklıma düşüyorsun düşüyorum düşünce üşüyorum azgın hüzünlerle körlüğüme göçüyorum ayrılığın saati kaç geçiyor bilmiyorum yalanlarımla bir hiçlikteyim beni içinden kaç ! bu kentte her yağmur kendini ağlar aklıma düşsen yalnızlık oluyorum ağzımdaki uykudan öpmüyorsun nicedir nerde, kimi üşüyorsun? artık kendini yakan bir ateşim kendimize birbirimizden düşler yapamıyoruz şimdi boş duraklarda yaslanıyorum boş kentlere oysa “gel” desen gelecektim gündüşlerime dönüşlerimde bakışın içiyor beni gözlerimden gövdemi düşürüyorum güz yavrusu duraklara uzaklığına uzanıyorum sevdiğin sonbahar geçiyor üstümden ama artık hiçbir göğü içmiyorsun dudaklarımdan yıkılıyorum şarkılara “kimseler biliyor” yalnızlık dostumdu şimdi korkum oluyor oysa “gel” desen gelecektim artık her şey kımıltısız bir geceye dönüşüyor güzartığı saçlarımda oynaşan sensizlik gözkarana yenik düşüyor en korkak yanlarımdan kendimi yitirdikçe sana gidiyorum göbek çukurumda sobelere karanlık uyutuyorum düş satıcısı, ispiyoncu bir ihtiyarın insafına kalıyorum uysal yalnızlıklar satın alıyorum gülüşümle ödeyerek ve içimde yalancı bir katil taşıyorum yeni utançlar biriktiriyorum eski günahlarıma cüzzamlı ruhlar cehennemine gidiyorum ben kirli sözlerimi temize çekme oysa “gel“ desen gelecektim gözlerim ihanete ihbar taşıyor kuşkulu bir cinayete fısıldıyor kaşlarına sözü namluna sürmelisin şimdi en yaralı yanımdan vurmalısın beni çünkü uçmak düşmeyi göze almaktır avlunda bıraktığım az kullanılmış intiharları deniyorum ne vakit nikotinli ellerinden yola çıksam susuşuna kan döküyor gözlerim sen gözüne çiğ kaçtı sanıyorsun oysa bilmelisin Araz’ım kimsenin içi görünmez ve hiç bulamadıklarını asla yitiremezsin bak şimdi aramızda sessiz kalıyor söylenecek bütün sözler her sabah akşam oluyorsun alnından ellerine damlıyorsun yüzündeki yağmurla iniyorsun kent’e içine dert oluyorsun kentin dışına yağmur yüreğinde dağılıyor kristal şehirler duvarların kan öksürüyor ve sen başkalarının gözlerini yüzümde aramamayı öğreniyorsun beni bir durağa yaslıyorsun beni bir kent’e gidiyorsun oysa “gel” desen gelecektim susmak en inatçısı olmaktır yalnızlığın en susmak ta neydi öyle sen en dinlerken biliyorum Araz’ım insan kendini bulmamalı, hep aramalı gittiğin yerden başlıyorum öyleyse gece cinnetlerimi de alıp yanıma denize bakmayı bilmeyenler bir gün mutlaka boğulur işte bundandır gözlerinden kaçışlarım siz hiç yar saçının bir telinden kendinize gurbet yaptınız mı ? ben şimdi gurbetim içimde taşıyorum heba olsa da senlerce yılım oysa “gel” desen gelecektim ömrümden düşürdüğüm sol anahtarlarına takılıyorum hep ve hayat yüklü kamyonlar geçiyor üstümden şairler ölüdür derler (inanmıyorum) ! en karanlık ceketimi giyiyordum ışığa kördüm çünkü şimdi ise güneşe ilerliyorum dirilmek için kimliği paslanıyor eski bir anarşistin gecenin kör gözünden utanıyorum hadi bana en militan kelimelerle saldır batır içime cümlelerini beyhude bir dehşet bırak bana hakediyorum gizlilikten ölmek üzere olan bir akrep sızıyor içime can kaybından ölüyorum cenazemde namaz kılacağım zan altındayım yalanıma inanıyorum yorgun söylentiler kanıyor solgun yaralarımdan kırılır mı bilmem hüznümde taşıdığım kin kinim kendime susuşum sana küsüşüm tüm dünyaya üstü kalsın ihanetimin “gel” desen gelecektim yine bir tren geçiyor içimden sen kesiliyorum gülüşümün karşılığı saçların bir rüzgarın öyküsünü taşıyor görmüyorum, söylemiyorsun, kırılıyorum hiçliğimin etleri yolunuyor şizofrenik bir gecede sana bir öykü çıkarıyorum ağzımdan süsle beni ey aşk! geçtiğin yerleri öpüyorum yarısı yanık bir aşkın küllerini taşıyorum dişlerindeki nikotin tadı terkimde sirenler ve ateş hatları içip sesini peydahlıyorum kendimden ve kentimden ıslak ceplerimi buluyorum el yordamıyla ve bir asansör kapısı önünde aslında yüzüme tükürüyorsun da ihanetimi ben habersiz gülümsüyorum yasadışıyım tutukla beni gözlerimden kalemim bitti, yitirdi şiirini şuur öldü kanımdaki mürekkep balığı solumdaki sis’e intihar etti intiharlar bir aşkı kaça katlayabilirdi ki ezik bir yürek yaşamak için geç bir zaman ölmek için ise erken çok davullu bir senfoni sürçüyor dikiş tutmaz ayrılığımda kirpiğinden yapılma bir darağacına geceyi asıyorum yoksun bu yağmurlar ıslatmıyor beni bir durağa yaslanıyorum sensiz gidişinin en sessiz harfinden yırtılıyorum “gel” desen gelecektim oysa kulaklarımdan bordo denizler dökülüyor şimdi herkes biraz sen, biraz acı göğsümde bir vagon gizli sözler batıyor fırtınalar çıkıyor üstüme şakağımda intihar acemisi bir şairin delilik provaları arkandan uluyan kapılardan söküyorum kokunu yokluğunu kokluyorum yokluğunu yokluyorum çöz gözlerimi senden hadi! ücranda yak bakışımı gözlerine bekçi sevdam dünden ve senden kalmayım içine her düşen kendi keşfi sanıyor seni oysa sen melekleri bile kıskandıracak kadar kendinsin ve kendini acıtmak istiyorsun ama güller kendine batamaz bilmiyor musun ? 'gel' mi diyorsun ?... herkes kendi gördüğüne bakar peki hayatın rüzgârında kime yelkeniz ? kıpırdamadan duramayız bir aşk boyu hadi ! en kanadığımız yerden susalım 'gel' desen gelirdim 'git' dedin ve gittin Aşka... Rüzgâra... Ayrılığa... Zamana... ... |
![]() |
![]() |
![]() |
#10 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8776
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sevdiğimin kulaklarımda sesi
Bembeyaz bir gül demeti Kim bilir kaç yüzyılın gülşeninden Duvar gibi kalınlaşırken bekleyişler Birden bütün katılığın dağılması Ve sesini duyuşum bir yerlerden Kim bilir kaç yüzyılın gülşeninden Ağır bir duyguyla birarada Onsuz da olunur gibi gelirken bana Gittikçe basan sis artan duman Ve kilitlenmesi zaman zaman İçimde bir ağırlığın aşk adına Nasılsın nereden çıktın Gerçekten bana mı geldin Sen miydin o olmasa da olur gibi görünen Şimdi yosun gözlerin gözlerimde Binbir türlü rüzgarla rüzgarlanır Kim bilir kaç dünyanın denizinden. |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|