![]() |
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57909
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Güneş saklanınca dağların ardına,
Günah melekleri çıkar sokaklara. "İmparator" un çirkin köleleri Ellerinde adisyon fişleriyle Sıralanır loş masa önlerine.. Bir kuşun kanadında geçtik akdenizi Altın sarısı kumlarını, kan kızıl koylarını, Ve bir sevda türküsünü anımsadık. İlk ışıkları vurunca akçadenize, Dalgalar dinginleşir, Şavkı vurur, aydınlanır odalar. "Köleler" yataklarda yorgun Çeker tesbihini ya sabır makamında. Benzer yaşam öykülerini anlatır, Uzak diyarlarda maviş gözlü bebeler Analara emanettir. Ve yüreklerinde "birgün mutlaka" Sevgisiz, insansız, ihanetsiz yaşamlar.. Gerçekleşirse özlem, Çırpınır bir daha Karadeniz. Anlatılan masallar kalır dillerde. Hani sıcaklar bastırır,yaz gelir, Hani yürekler sevdaya palazlanır, Hani iki yürek buluşur ya, Eller kenetlenir, bedenler tümleşir.. Apansız fırtınalar kopar. Dolunayda kan yükselir damarlarda. Astımlı hasta gibi soluklar, Zorlar göğsünün kafesini, Anlatılar karadenizden Akdenize uzanır, Bir kuşun kanadından Seyreylenir yaşamlar.. II. Günahlar güneşle çekilir odalara. İmparator " malibu" içerken meksikalı Sapkın "yalnız kurtlar" dörtçekerlilerde Taşır kanatsız melekleri, gecenin en yalnız saatlerine. Yüreğimizdeki sevdayı anlatırız. Tanıdık, dişi bedenlere. Tüm çekim eklerinin di’li geçmiş zamanını. Bırakır bir kenara, Ağıdımızı haykırırız. Ey hüzün git artık, Kuzeyli dilberlerle günah vaktidir Sonra; Tutkulu bedenlerde giyinik "geyşalar" Karadenizin kuzeyini anlatır. Dilleri dillerimize yabancı. Ey kanadı kırık, Yeleleri sapkın ayrılıklar İhaneti dostluğa çanak tutanlar Karadeniz, akdeniz çırpınıyor Kanatlarında seyreylerken yoz dağları Gözlerim pınar olur, kan akar "çıkartmada" Mor salkımlı dağları dolaşırız, Figuran rollerde sarışın bedenler Unutturmak eyleminin başlangıcı Ve Beşparmak’ta yok olan umutlarım. Ben ah çekerken, bir daha, bir daha ah.. Salkım olur, saçaklanır zakkumlu ağaççıklar. Bir güzelin katli vacip fetvası savrulur manastırdan. III. Biz acıları tadarken bedenlerimizle, Uzak diyarlardan seslenir ağıdımız. Memet dayı’ya verdiğimiz ant, Gözlerimizde şavkılanır. Unutma; Sözümüz namusumuzdur. Sen rahat uyudukça toprağında Andımız ve adımızdır arda kalan. IV. Biz üç kişiydik. Ben , sen ve o. Sen’i ihanet denizine gönderdim. Ben, temmuza hükümlü. O; gözleri (bakmaya doyamadığım), Elleri (öylesine güzel, anlamlı) ve ruhuyla, Bedenimde gizlidir. Biz üç kişiydik. Ben, infazım hazır "kaç ay kaldı ki, Sen, yaşanmamış birkaç gün. O; şimdi bedenimde onulmaz yaradır , Masum ve gizemli. V. Öyküler başladığı gibi bitmez. Başlanan rol aktörleri de etkilerse, Senaryolar değiştirebilir. Şimdi ‘yaşam’ bölümünün finali çekilecek. Kamera hazır. Motor, başla komutu. Gözlerimde hüznün bulutları gezinir. Film biter. Dağbaşları bulutlanır. Yazılmamış öyküler, Daha yaşanmamıştır bilesiniz. Yaşanırsa sevinçler, Acıdır ve hüzündür bilir misiniz? Biz kaç kişiydik, öldük. Bir sen kaldın geride, Birde senli anılarımla ben. 08.06.1999 kırıkhan
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|