www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 04-22-2008, 11:46 PM   #1
ÇaKıR-
Bağımlı Üye
 
Üyelik Tarihi: Feb 2008
Mesajlar: 3,823
Teşekkür Etme: 0
Thanked 93 Times in 80 Posts
Üye No: 45172
İtibar Gücü: 2084
Rep Puanı : 4660
Rep Derecesi : ÇaKıR- has a reputation beyond reputeÇaKıR- has a reputation beyond reputeÇaKıR- has a reputation beyond reputeÇaKıR- has a reputation beyond reputeÇaKıR- has a reputation beyond reputeÇaKıR- has a reputation beyond reputeÇaKıR- has a reputation beyond reputeÇaKıR- has a reputation beyond reputeÇaKıR- has a reputation beyond reputeÇaKıR- has a reputation beyond reputeÇaKıR- has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan Türkçe "Off"

Türkçe "Off"

Kitabın Adı Türkçe "Off"
Kitabın Yazarı Feyza HEPÇİLİNGİRLER
Yayınevi ve Adresi Remzi Kitabevi Selvili Mescit Sokak 34440 Cağaloğlu / İSTANBUL
Basım Yılı 1 nci Baskı: Ağustos 1997 15 nci Baskı Mart 2001
KİTABIN ÖZETİ

"Başta internet olmak üzere, kitle iletişim araçlarının yaygınlaşması, küreselleşme sürecinin baş döndürücü bir hızla ilerlemesi; tüm toplumları etkilemekte ve kültürel kimliğin, öz benliğin en önemli ögesi olan dil bu oluşum karşısında çaresiz örselenmektedir." İşte yazar bu eserinde; Türkiye'nin kabuk değiştirmesiyle birlikte Türkçe'nin de nasıl bozulduğunu, topluma söyleyecek bir şeyleri olanların farkında olmadan ya da bilinçli olarak yaptıkları yanlışları irdeliyor ve onların asıl söylemek istediklerinden nasıl uzaklaştıklarını inceleyerek okuyucusunu hem bilgilendiriyor hem de eğlendiriyor.

Öncelikle, Türkçe'yi en doğru biçimde kullanması gereken, ülkeyi yöneten ya da yönetmeye aday insanların konuşmaları ele alındığında; aslında onların söylediğiyle toplumun anladığı arasında farklılıklar ortaya çıkmaktadır. Ondan sonra da aynı insanlar yanlış anlaşıldıklarını iddia ederek, birçoğumuzun dikkat bile etmediği düzeltme demeçleri vermektedirler. Tüm bunlar doğru sözcüğü kullanamamaktan ya da tümcenin oluşturulması sırasında sözdizimi kurallarına uymamaktan kaynaklanmaktadır.

Aynı durum gazetelerde de söz konusudur. Hele hele haber başlıkları için bulunan slogan veya cümleler bir haberin içeriğini değiştirebilmekte hatta okuyucuyu, ne haberi yazanın ne de okuyanın arzu etmediği bir kulvara yönlendirmektedir.

Evimizin baş köşesindeki sürekli misafir televizyonun yayınlarında da durum çok farklı değildir. "Talkshow" adı altında yapılan programlarda, magazin programlarındaki kısa söyleşilerde Türkçe'nin tüm güzelliği yok olmakla kalmayıp yeni sözcükler yeni söyleyiş biçimleri edinilmektedir. Sonunda okumayan bir toplum haline gelinmektedir. Zira yıllarca emek verilerek oluşturulmuş bir yazın eserinin dili bir anda anlaşılamaz duruma düşmektedir.

Son zamanlarda şarkı sözleri de değişmiştir. Topluma mesaj veren, insanda hoş duygular uyandıran sözler yerine birçoğu bozuk bir Türkçe'yle oluşturulmuş slogan haline getirilmiş sözlerden oluşmaktadır.

Televizyonlarda yabancı filmlere yapılan seslendirmeler dilin sadece sözdizimini bozmakla kalmayıp Türkçe'nin matematik bütünlüğüne de yönelmiş saldırılarla doludur. Örneğin çok sıklıkla duyduğumuz ve hatta günlük yaşamımızda artık kanıksamadan kullandığımız "Nasıl hissediyorsun?" sorusu ve buna karşılık olarak verilen "İyi hissediyorum." yanıtı neresinden bakarsanız bakın tam bir Türkçe katliamıdır.
Reklamlarda da durum çok farklı değil. Yabancı sözcükleri ön plana çıkartıp tanıtılan ürünün çağdaş olma özelliği vurgulanmak istenmektedir. "Voilà" markalı şampuan reklamını hatırlarsak "Annen nerede kızım?" sorusuna "Voilà !" yanıtı geldiğinde bu sözcüğün fransızca "İşte !" anlamına geldiğini bilmek zorundayız ki reklam anlaşabilsin. Yoksa bu yanıt öylece hiçbir anlamı olmadan havada asılı bir şekilde kalmaya mahkumdur.

Tüm bunları düzeltebilmek ve Türkçe'yi gerçekten doğru yazıp konuşabilmek için Türkçe dilbilgisini iyi bilmek zorunluluğu vardır. Oysa dilbilgisi uzmanları bırakın bu sorunlara çözüm üretmeyi daha aralarında kavram ve terim birliğine varamamışlardır. "Hangi sözcüğün hangi harfinin üzerine "şapka" işaretini koyacağız, bu işaretin işlevi gerçekten önemli midir?" tartışmaları sürüp gitmekte, "Ankara eski valisi" mi yoksa "eski Ankara valisi" mi demenin doğru olduğuna bir türlü karar verilememiştir. Oysa Türkçe'de insan unsuru önemlidir. Dilimiz kendi merkezine insan kavramını oturtmuştur. Birçok dilde olduğu gibi kadın-erkek ayrımı, dişil-eril tanımlamaları yoktur. Türkçe'nin cinsiyet ayrımı gözetmeyen bir dil olması kullanımına da özen gösterilmesini de gerektirir.

Bu kitabıyla, Türkçe'nin doğru kullanımıyla ilgili tüm kaygılarını dile getiren Feyza HEPÇİLİNGİRLER sadece olumsuz eleştiriler yapmakla kalmamakta doğru kullanımlardan da örnekler vermektedir. Örneğin bir reklâm sloganındaki "Anneler bilirler." tümcesinde her ne kadar ikinci "-ler" takısı fazlaymış gibi görünse de doğru olan kullanımdır. Zira "Anneler bilir." tümcesinde gizli olarak aşağılama ve alay anlamları çıkmaktadır. Öznenin çoğul olduğu bir cümlede; özne insansa, yüklem de çoğul; özne insan değilse yüklem tekil olmalıdır. Yazar ayrıca yapılan hatalardan nasıl dönülebileceği, aslında söylenmek istenilenlerin yalın bir şekilde hangi yöntemler kullanılarak söylenebileceğini ayrıntılı olarak ve örneklerle açıklamaktadır.

Yıllarca emek verilerek, yazılı ve görsel basını eleştirel bir bakış açısıyla gözlemleyip yanlışların ve hataların üzerinde tek tek durarak ve bunlara düzeltme ve çözüm önerileri sunarak oluşturulmuş bu kitap, Türkçe'yi doğru kullanma kılavuzu olarak ele alınıp okunmalıdır.

ÇaKıR- çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 03:34 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.