www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 12-20-2006, 12:29 PM   #1
Stinq
ÇaKaL Üye
 
Stinq Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Jan 2006
Yaş: 38
Mesajlar: 1,186
Teşekkür Etme: 132
Thanked 704 Times in 375 Posts
Üye No: 6800
İtibar Gücü: 2075
Rep Puanı : 40766
Rep Derecesi : Stinq has a reputation beyond reputeStinq has a reputation beyond reputeStinq has a reputation beyond reputeStinq has a reputation beyond reputeStinq has a reputation beyond reputeStinq has a reputation beyond reputeStinq has a reputation beyond reputeStinq has a reputation beyond reputeStinq has a reputation beyond reputeStinq has a reputation beyond reputeStinq has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Exclamation Delilik








Delilik !


Davranışımız iç dünyamızı etkiler…

İnsanın merkezini kullanma biçimini ve temel beden duruş özelliğini tanımanın sağladığı en önemli yarar, yalnızca çevredeki kişileri doğru değerlendirmek değildir. Bu özelliklerin farkında olmak, kişinin kendi hayatında çok temel değişiklikler yaratır

İnsanlar çoğunlukla içlerinden geldiği gibi davrandıklarını düşünürler. Oysa yakın zamanda yapılan araştırmalar, insanların hissettikleri gibi davranmaktan çok, davrandıkları gibi hissettiklerini ortaya koymuştur.

Canı sıkılan bir insanın kaşları çatık, yüzü asık, omuzları düşük ve merkezi kapalıdır. Hepimiz sık sık, sebepsiz bir can sıkıntısı yaşarız. Oysa çok kere kaşlarımızı çattığımız, yüzümüzü astığımız ve omuzlarımızı düşürüp, merkezimizi kapattığımız için canımızın sıkıldığını düşünmeyiz. İnsan hangi davranışını dışlaştırırsa, bir süre sonra beden kimyasında meydana gelen değişiklikler sebebiyle o yönde duygular yaşamaya başlar. Sıkıntılı bir insan gibi davranmak iç sıkıntısının artmasına sebep olur.


Kültürümüzün gülme konusundaki olumsuz tutumu sadece çocukluk ve gençlik döneminde değil, yetişkinlik yaşamında da sürer: “Çok güldük, ağlayacağız.” “Çok güldük başımıza kötü bir şey gelecek” gibi sözler bu yöndeki uyarılara örnektir. Türk kültüründe yetişen kişiler, genellikle -sebepsiz yere gülene deli deneceğine- inandıkları için, gülmenin gerek insanın kendi hayatı üzerinde doğuracağı olumlu etkilerden, gerek insanlararası ilişkilerden doğuracağı olumlu sonuçlardan yararlanamazlar

Oysa halk arasında “delilik” olarak adlandırılan akıl sağlığı problemlerinin üç tanesinde hastaların en büyük özellikleri somurtkanlıkları veya ifadesizlikleridir. Bu hastalar kesinlikle gülmedikleri için halk arasındaki deyimin “sebepsiz yere somurtana deli derler” olması beklenir. Fakat geleneksel kültürümüz gülmeyi hoşgörmediği için, seçici davranmış ve sadece küçük bir azınlığı oluşturan hastalara bakıp “sebepsiz yere gülene deli derler” diyerek, insanların içinde yeşermesi muhtemel hayat sevincini küllendirmeyi tercih etmiştir.

Bütün bu anlatılanlardan çıkan sonuç şudur; insanın davranışı beden kimyasını değiştirir. Kendinizi sıkıntılı ve güçsüz hissediyorsanız, beden duruşunuzu ve merkezinizi kullanış biçimini kontrol edin.
__________________



Son düzenleyen: Stinq; 12-20-2006, 12:41 PM..
Stinq çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
tam bi delilik!!! bu nası aşk... Kéan aRs Eskiler (Arşiv) 4 12-23-2008 04:57 PM
Delilik ve Sanat.. jockeя Eskiler (Arşiv) 5 08-20-2007 03:23 PM
Belçika: Türkiye ile bağları koparmak delilik olur 15 Aralık 2006 CaKaLBoT Eskiler (Arşiv) 1 12-15-2006 05:15 PM

Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:20 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.