www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 08-10-2007, 01:25 PM   #1
sara74
ÇaKaL Üye
 
sara74 Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Jul 2007
Konum: İçel
Yaş: 32
Mesajlar: 1,702
Teşekkür Etme: 5
Thanked 41 Times in 34 Posts
Üye No: 43456
İtibar Gücü: 1700
Rep Puanı : 4181
Rep Derecesi : sara74 has a reputation beyond reputesara74 has a reputation beyond reputesara74 has a reputation beyond reputesara74 has a reputation beyond reputesara74 has a reputation beyond reputesara74 has a reputation beyond reputesara74 has a reputation beyond reputesara74 has a reputation beyond reputesara74 has a reputation beyond reputesara74 has a reputation beyond reputesara74 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan Hem Yazdı, Hem Kızdı! 10.08.07

HEM YAZDI HEM KIZDI!
Dün Gül'ün çekilmesi gerektiğini ima eden Yalçın Akdoğan bugün nasıl çark etti?

10.08.2007 07:46
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın danışmanı Yalçın Akdoğan, Yasin Doğan takma adıyla Yeni Şafak gazetesinde köşe yazarlığı yapıyor. Akdoğan'ın yazısının kodlarını dün HABERTURK.COM çözdü. Gül'ün çekilmesi gerektiğini ima eden ve Başbakan'ın görüşü hakkında da çok önemli bir ipucu teşkil eden o yazı, bugün gazetelerin de manşetlerine taşındı.

Şifreleri çözülen Yalçın Akdoğan ise takma isimle yazarlık yaptığını inkar etmedi ama kodlarının çözülmesine çok kızdı. Bakın Yalçın Akdoğan bugün ne yazdı?

Dünkü yazımdan bazı okurlar, yazarlar “Abdullah Gül Cumhurbaşkanı olmamalı” anlamını çıkarmış. Pes doğrusu demekten başka dilime bir şey gelmiyor ama yine de birkaç şey söyleyelim.

Dünkü cümleler eğer böyle bir anlam veriyorsa, bunların tersini yazarsak Abdullah Gül Cumhurbaşkanı olsun anlamı çıkar mı acaba:

“AK Parti'nin önümüzdeki dönemde sergileyeceği tutumun, eylem ve söylemlerin asgari şartı bu istikrar beklentisini gözetmek olmamalıdır.

Bunun doğal sonucu ise sorumlu, duyarlı ve uzlaşmacı bir tavır içinde olmamaktır.

Yani üzüm yemeye çalışmak yerine bağcıyı dövmekle uğraşmak olmalıdır.”

Dünkü yazının mesajı çok bellidir: Ak Parti'nin aldığı yüzde 46 oyun tamamen Cumhurbaşkanı sürecinden kaynaklandığını söylemek hükümetin 5 yıldır yaptıklarına haksızlık olur. Seçimin iki belirleyicisi olmuştur: İstikrarı koruma kaygısı, Cumhurbaşkanlığı sürecinde yaşananlar. Başarısız bir hükümet sırf cumhurbaşkanlığı süreci sebebiyle bu kadar oy alamazdı.

Bir siyaset bilimcinin seçim sonuçlarını doğru analiz etmesi tarihe not düşmek açısından önemlidir. Ama bilimsel bir kaygısı olmayıp sadece görmek istediğini görenler de bunu yapmakta serbesttir.

Kriz ve gerilim yerine istikrara vurgu yapmanın bu kişilere göre Gül'ü çağrıştırması büyük haksızlıktır.

Bu değerlendirmenin Cumhurbaşkanı adayıyla hiç mi hiç alakası yoktur. Abdullah Gül'ün adaylığı sadece Ak Parti'ye oy veren yüzde 46 değil, oy vermeyen birçok kişi için bile desteklenmeye değerdir, kıymetlidir, önemlidir. Nitekim anketlerde Gül'ün adaylığına destek verenlerin oranı yüzde 46'ının çok üzerindedir.

Gül'ün adaylığını istikrarın kaybolmasıyla, istikrar vurgusunu ise Gül'ün aday olmamasıyla özdeşleştirmek büyük bir insafsızlıktır.

Cumhurbaşkanı kim olursa olsun hükümet istikrarı gözetecek bir politika izlemelidir, çünkü önünde 5 yıl vardır ve iş yapmak için krizden uzak durmak iktidar olarak onun işine gelen durumdur. Muhalefet ise ilk günden krizler çıkararak hükümetin önemli icraatlar yapmasını engellemek, erken seçime zorlamak isteyecektir.

AK Parti hükümetine “aldığın oylarda istikrarı koruma beklentisi var, önümüzdeki süreçte bunu gözetecek bir sorumluluk duygusuyla hareket etmelisin demek” Cumhurbaşkanı adayı şu veya bu olsun demek değildir.

Demek ki, niyet okuma hastalığı sadece statükocu, dayatmacı kesimlerin bir özelliği değildir. Farklı düşüncelere tahammül edememek bir kusurdur, bunun da ötesinde niyetleri okuyup, yargılayıp, infaz etmek demokrat bir zihnin tezahürü olamaz. Bu aslında kendisini hakikatın merkezinde gören çarpık bir anlayışın ürünüdür.

Suî zan, niyet okuma, iftira, küçük görme, hakikatı gözetmeden benbilirimcilik yapma erdemli bir davranış değildir.

En kötüsü de fitne çıkarma arayışıdır.

Bir kısım medyanın son günlerde yapmaya çalıştığı fitne çıkarma arayışına denk düşecek davranışlar içinde olmak ise niyet okumaktan, düşüncelere yargısız infaz yapmaktan daha kötüdür.

Okuduğunu anlamamak bir ayıp değildir, ama okuduğunu saptırarak aktarmak, yazarın muradı olmayan manaları ortaya koyup infaz etmeye çalışmak büyük bir ayıptır.

Asıl, hakikat ve insaf duygusu kaybolan insanlardan korkmak lazım…
__________________


SADECE BİR TESEKKUR YETERLİ!..
sara74 çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Van Gaal çok kızdı! styla45 Dünya Ve Avrupa 0 07-31-2009 05:09 PM
Hemşireler Çok Kızdı/16.10 D@!?l<_@NG€L Eskiler (Arşiv) 0 10-16-2007 05:53 PM
Karayalçın da Başbakan'a kızdı Shekil Eskiler (Arşiv) 0 08-22-2007 11:29 PM
Ali Şen Fena Kızdı/15 Temmuz WrAtBoY Eskiler (Arşiv) 0 07-15-2007 02:27 PM
07/01/07 - Hülya kızdı Nǿ ŦΞДЯ™ Eskiler (Arşiv) 0 07-01-2007 11:00 AM

Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:19 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.