![]() |
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57913
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sen her şeyi iyi bilirdin
Zehirli sarmaşığımsın der Sarılırdın derbeder Elmanın ikinci yarısıydı Payımı bıraktığın Son gidişin... Elbet vardı bir bildiğin Sanırdım korkaklığı yiğidin Bilmediğim, bildiğin Yarısı... Kalandı kokusu, içime sindiğin O elma ki Misk ile amberin ahengi, dengi O kokuydu mis gibi içime çektiğim, yiyemediğim Gidişine lanet ektim, biçemediğim Bir sözün mahvetti Gittin Deşifre ettiğindi; zalimliğin Giderken seğirttiğin İkimize ettiğin zulmü Bohçala, fırlat at denize, Dönüp bakmayalım arkamıza Bana (geleceğim) de Sabır yittiğinde Dalım kırık, Yapraklarım küfürbaz Bela mı, yalnız bana mı yobaz, Aşk denilen maraz Sormam... Sırların kalsın içinde, başımın belası Bu defa sen sarıl bana Def et sarmaşığın zehrini İstediğin biçimde, İstediğin içimde Nedendir kökümdeki acı Yaprak yaprak zehir, incecik, helezoni dal Sarmal Sarıyorum gidiyor sarılıyorum Ölüyor sen bari dön,n' olur kal Son gidişin son olsun dönemeyişin Zehirli sarmaşığın kökünde kederi Başımın belası dediğim sen Bana sarıldığında değişecek Dile düşen, acı bilinen kaderi.
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|