![]() |
![]() |
#11 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57917
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bu Zamanın İlleti
Bu Zamanın İlleti *******de ay derdine yıldızların yanışı Kirlenen kumaşlara desen olan yaşlar var Can bilmeyen hayata, camdan mamül gönüller Kaç bağıra basılan, nice gamsız taşlar var Arılar yurt bilmezse, kovanı akrep sarar Arıların yağması, farenin işine yarar Kayalar su dökerdi, bayram yeri boz toprak Tırpan önünde seken, başaklarda bereket Dalında şarkı söyler böceklerle her yaprak Dik başlı koç yiğitler, Mevla’ya açık eller Saf tutan müminlerin, mabede sıralanışı Her gönülde açılır billur benizli güller Ağıtların gurbeti, gam bilmeyen gönüller Çıldıran *******de ağızlarda leş kokar Lif lif olmuş sevdalar, saklanacak yurt arar Gönüllerin gönülsüz gönüllere yanışı Ak perçemli güzeller, koç bakışlı mert arar. Bağlanmış hardallara, bahtın döver bülbüller. Hanelerde büyük yok, huzursuz evde yatar Dört atanın hakkını, zamana kurban ettik Merhametsiz vicdanlar, dünya hırsıyla yanar Nefislerin şehvete, kapılıp aldanışı Asır fitne pazarı, öfke alan kin satar Kırılmış hamiyetli, bereket yüklü eller. Hep yokuşlara yönelen, yoların şaşkınıyım İnandığım değerler, çelik çomak oyunu Vicdanıma kan döker, merhem bilmez yaralar Aslanların itlere inanıp aldanışı Bu zamanın illeti marazı acı vermez Vicdan kördür, izan yok, kimse kendini görmez |
![]() |
![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
Konu Araçları | |
Görünüm Modları | |
|
|