![]() |
|
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57920
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sevenlerin ardından mendil falan değil de
Masum sevdalar sallandı dilek ağaçlarında Yalan yeminlerle süslendi aşk edebiyatının satır başları Paragrafı bile tamamlamadan Pişman oldu birileri aşık olmaktan Zaten sen gibi satanlardı en çok reyting kazananlar Bunları gözlerimle gördüm Ellerimle gözyaşlarını biriktirdim Aldatılanların... Ellerimle omzuna dokundum Komalık sevdaların... Şimdi ellerim nasırlı Ellerim sabıkalı Her ne kadar gözün gördüğünü görmese de bu eller Senin ihanetinin tek görgü tanığı Ve şimdi; tadilat dolayısıyla -Geçici bir süre için- Ellerim korsan sevdalara kapalı
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#2 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57920
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Güneşleri gözlerine adadım
Hasret vurdu *******imi, Karanlığa merdiven dayadım Ay kavurdu yüreğimi, Koştum arşa sarıldım Kanattı yıldızlar ellerimi!
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57920
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sert adımlarla biri yürüyor yüreğimde,
Geçiyor eski zaman evlerinin, Demir parmaklıklı pencere Önlerinde, Güneş pörsüyor, Bir çiçek soluyor elde, Ya da kızıl saçlı bir genç kız bedeni, Tiril tiril yaşayacağı çağda, Veriliyor killi toprağa. Bir ruh gibi uçuyor şimdi düşler, Göz önünden kayarak geçiyor, nazlı hayaller, Ardında salkım saçak anılar, Ders zili çalmadan önce ki heyecanlar, Tatlı çileler, körpe ışıltılar! Sonra bir şeyler olur ve tren, Yeşil, kahverengi ağaçların arasından, Utanmadan sıkılmadan bir şarkı mırıldanıp, Islık öttürerek geçer gider önümüzden, Rayların üzerinden ufuk çizgisine doğru, Ufuk çizgisinde durup, paslanmaya yatar! İçinde şimdi bir süt bebe uyuyor mışıl mışıl, Ne dağdaki gerilla babasından, Ne okul baskınında genc ölen ablasından haberdar, Ne de uzak soğuk bir ülkede, Bitimsiz süre giden dans partilerinden! O daha uzunca bir süre duymayacak, Gizli ve karanlık saraylarda, Onun için alınan kararları, O daha uzunca bir süre bilmeyecek, Annesinin memesinin sarhoş bir asker tarafından kesildiğini! Rüzgar efil efil esiyor ve her esişte çayırları esnetiyor, O çayırlar ki gümrah ve azgın, Sürgün çadırları çevresinde, çadırlarla yatıp kalkıyorlar, Yine o çadırlarda yaşam süregeliyor, Bizler azaldığımız gibi çocuklarımız çoğalıyor, Çocuklar çoğalıyor ve bizler azalıyoruz! Şimdi kesik kesik soluk alışverişleri, Ellerimde soluk bir hartanın, Ta ortasında toprağın, yedi yıldızlı, Açmaz her aç diyene bağrını, Sesteki ılık tınıyı almadan, Açılmaz “Yüksek memleketler ülkesi”nin, En derin koyakları, en yüksek dağları! Kalpak öyle kolay eğilmez, Eğilmez onurlu başlar öne, Yüzyılların içine kök salmış, Ülkesinden almış ruhunda ki besicliği! Orda işte orda bekliyor bizi, Düşlerde biriken gri bulutlar, Kararsızlık almayın bunları, Bir bilinmezci tavırdır bu sergilenir, Erişilemeyen sahip olunamayandır! Hamur çıkabilir un yoğrulmalı, Hem pişmanlık duymamalı insan yaptıklarından, Hem gerçekten doğrudan şaşmamalı. Şimdi ürpermeli beden! Açmalı koca bir gonca, Katmerle ve ısırıklarla dolu bu, Bir kızıl laledir dilim! Elden ele dolaşan o harta nedir? Kimin eli kimin böğründe, Milyonlarca çiçek soluyor bir yerlerde! En verimli çağında bir beyni kaybetmek ne demektir? Tam sevilme çağında yakalanmak ansızın ölüme, Daha acısını unutmadan çocukların, anaların, Mezar mezar kabardık Tanrım! Ürperir ten ve kan, Birilerinin atardamarından kopup fışkırır, Bu benim, bu senin, bu hepimizin kanı, Düşmanlarımıza sunmak için değil, Düşmanlarımıza rağmen varolmak için! Ve ürperir ten, Bu kayıplar hep bir şeyler için, Çok eskiden beri yapıldığı gibi, Hayır! Kurban edilmek hoşnutluğundan değil, Yinelenmesinden utanılabilsin diye! Biraz daha biraz daha yakınız artık, Ölüme!… Ellerde soluk bir harta, İki elden getirildi bu hale, Biri soğuktan ve votkadan zalim, Diğeri kutsal bildiklerimizden! Biraz daha biraz daha yakınız artık, Ölüme!… Sararmış çayırları toprağın altına serme zamanı geldi, Gelecek yeni bir çayır mı yine yetiştirmeli? Harta; halı gibi yerler ve ayaklar altında, Bu coğrafyayı yüreğiyle eskisi, Anlayış ve akılda yenisiyle diriltmeli!
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57920
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ellerimden çıkmıyor ellerinin izi
Yalnızlık çalarken sirenlerini, Sensiz duygular da anlamsız Nasıl yığdın aramıza Bunca dağı ovayı denizi Ayaklarıma dolaşıyor gözyaşlarım Özlem yine dizi dizi Sular akmıyor Sevişmeler yakmıyor tenimizi. Ben hüzün avcısıyım bilirsin Bu yakınmalar kendime Sen üstüne alınma Yalnız da çoğaltırım gizi Gece beni çağırıyor bak Şimdi dalarım cadde sokak Yüreğimde gecikmiş boşluk Ellerimde ellerinin izi.
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#5 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57920
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ellerime sigarının yakışmadığını,
Ellerime yakışanın elleri olduğunu söylerdi bana, Bense sigaramı yaktığımda, Bilmezdim onun ellerine haksızlık ettiğimi. O haklıymış işte; Şimdi o ellerini tutuğum elimden Sigara dumanı eksilmiyor. Çünkü ellerime yakışan ellerini, Beraber Götürdü, Kendiyle Vicdansız….
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57920
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() -Beyza’ya-
Ellerinden utanıyorsun. Benim umutlu olmaktan utandığım gibi... Gösterişli bir vitrin gibisin. Ağladığını bir tek sen biliyorsun Ağladıkca daha da ışıldıyor sahipsiz güzelliğin. Bense hep yoldayım. Evim hiç olmadı. Kaçıyorum... Sahipsiz güzelliğin verdiği acıdan kaçıyorum. Kaçmaktan kaçıyorum. Hiçbir şey istemiyorum. Belki utandığın ellerini sadece... Ellerin vitrinin dışında, nasıl da masum sıcak. Alışmamışım mutlu olmaya ben, Ellerini vitrine koyup, kendimden kaçıyorum
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#7 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57920
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Geceye katık ettim gündüzden kalma sevda kırıntılarını
Gönül teknemde yoğuruyorum bal ile sirkeyi Elemlere bulanmış yüreğim çalkantılı fırtınaya teslim Zehir acısı ağzımda zehir zemberek kelimeler Ellerim ellerinde ilk defa üşüyor Ellerim... Zavallı çocuk ellerim Cılız ellerim Buz kesmiş küçük ellerim... Ellerinden ellerim yaprak yaprak düşüyor Tutkusuzluktan tutuluyor dilim Dilimde sarılı veda sözcükleri Mutsuzluk mevsiminde umutsuzluk yağmada geceye Kırlmış yüreğimin kilitleri İçimde sevdan yağmalanıyor Ellerim... Çocuk ellerim Ellerinde üşüyen solgun ellerim Sevgi yitimi fırtınasında İnce bir dal gibi kırılgan ellerim... Yüreğimdeki sevda leşine sırtlanlar üşüşüyor Ellerinde ellerim tarifsiz üşüyor Ellerinde yangınlar üşüyor Ellerinde volkanlar üşüyor Ellerimde bir Parkinson titremesi Duyuyor musun içimden gelen ince sesi Ellerinden ellerim tel tel düşüyor Ellerim... Çocuk ellerim Ellerinsiz ellerim Ellerim ellerinde neden üşüyor?
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#8 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57920
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() İnandım ayrılık yok bize derken
Çaresiz bırakıp çeki giderken Cezanı ben değil Allah'ım versin Dilerim Allah'tan ecelin gelsin Kapında çok gecem sabah olurdu Dostlarum hep beni sarhoş bulurdu O bitmez nazların beni de yordu Cezanı ben değil Allah'ım versin Dilerim Allah'tan ecelin gelsin Mutluluk yerine acı bulasın Bir lokma ekmeğe muhtaç olasın Selamsız sabahsız yalnız kalasın Cezanı ben değil Allah'ım versin Dilerim Allah'tan ecelin gelsin
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#9 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57920
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Her yerinde sen varsın bütün şehrin
Afişlerde kızgın gözlerin asılı Tüm kaldırım taşlarında ayak izlerin Sokak lambalarında,otobüs duraklarında tren istasyonlarında sen varsın Kantinde bütün masalara oturmuşsun Merdivenlerde saçlarını unutmuşsun Bahçede ağaçlara takılmış gülüşün Çiçeklerde kokunu bırakmışsın Bütün sınıflarda sesin yankılanır Bütün sıralarda ellerinin yarası Kara tahtada bembeyaz hayallerin Arka sıranın altında kaybettiğin sesin Eve çıkarken merdivenlerde takılır düşerim Yorulurum her vardığımda kapıya Kapıdan çıkarken rastlarım sana Her acıyı içerde bırakıp çıkarken Bir mutluluk ki yüzünde sorma Öyle soğuk bakma bana Duvardan huy mu kaptın ne Her gece aynı muhabbet Sen duvarda sessiz Ben gecede nefessiz Peki şimdi nerdesin Beni bu kadar senin içinde atıp gittin Sürgün ettin beni kalbinden Bütün şehirde sen Bütün okulda sen Bütün evde sen Bu kadar senin içinde küçücük bir ben Ben hiçbir satır arasında unutmadım seni Beynime çiviyle çakmıştım Çıkış kapısını açan anahtarları denize atmıştım Bildiğim bütün duaları okudum dinlemedin,vazgeçmedin,gittin Hiç gitmeni istemedim senin Dönmeni de istemiyorum Gidiyorum ben şimdi Bu şehirden Bu okuldan Bu evden Ama asla senden değil...
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#10 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57920
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Duyulmuyor dudağın derine yansıması
El ele duruşun yoğunluğu Ve her yerde aynı ekmeğin kokusu Elmanın ve öpüşmenin de Ergenliğin tendeki esrimesi. Duyulmuyor kalbin dolaylı yorumları Diz dize tutuşmanın Türkçesi Savaşın acısı aynı her yerde Bir çocuğun bilincimizi kamaştıran bakışı Ah, aynı, yoksulluğun sözcükleri. Duyulmuyor tenin tene ince sorusu Terin tere sıvanan gülümsemesi Kış ortasında bir ateşi Ortasına alan insanların, aynı devinimleri Üzümü tane tane yemenin ustalığı Ve aynı, güle yürümenin edası. Duyulmuyor düşlerin uzun yolculuğu İmgenin imgeye takılan halleri Her yerde aynı sözün örgütlenişi Ve ezgileri usulca savurmanın coşkusu Ah, aynı, taşın taş ile öpüşmesi. Aynı her yerde çocuğun duruşu.
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 2 (0 üye ve 2 misafir) | |
|
|