www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Kültür & Sanat > Genel Kültür > Edebiyat

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 04-01-2009, 03:52 PM   #1
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Duvarıma resmini işledim

yarın olmamıştı daha, yaşadığım dün geceydi
yağmur bulutları henüz ıslatmadan ellerimi
odamın duvarına astım, tüm güzelliğinle seni.

küçük küçük karelere böldüm resmini önce
sonra her kareyi yüz misli büyüttüm özenle
bir nakkaş gibi işleyerek saçının her telini
yerleştirdim duvardaki yerine bütün kareleri
yüreğimdeki kadar büyüdün böylece gözlerimde
tarifsiz çiçekler gibi açmıştın odamın içinde

kalemimin ucu kırıldı bir ara, canın yandı mı.

sonra gözbebeklerine kendimi yapıştırdım
ve dudaklarını en sevdiğin kırmızıya boyadım
evet işte sendin ve tam karşımda duruyordun
ne güzel yakıştın bu duvara biliyor musun
oysa şimdiye kadar odama hiç gelmemiştin
kalktım yerimden usulca dudaklarından öptüm

doğru söyle bana sevdiğim o an neler hissettin.

yarın olmuş, dün gece artık geride kalmıştı
sıktığım parfümünün yerini sarhoş kokum almıştı
hayal gezisi bitmiş duvar eski rengine boyanmıştı

Cevat Çeştepe
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-01-2009, 03:52 PM   #2
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Dün boş, yarın kiralık

delibuçuk bir tutkuydu, anlamsızdı ve sarhoşluktu
gözlerimde her sabah bir çiçek ağacı gibi dallanır,
renkleri hangi duvarıma düşerse orada açardı
beyaz kolalı yaka ve siyah önlüğe benziyordum.
sanki öyle doğmuştum ve aynı şekilde ölecektim.
karnemde yazılı bütün notlar hep on’dan yukarıydı
sadece ve sadece hal ve gidiş sıfırdı.

“ben, bana verdiğiniz tarih/coğrafya kitabını kaybettim.
bir yerde mi unuttum
(evet, Ankara meydan muharebesi bindörtyüziki)
yada coğrafya atlasımın denizlerine mi düşürdüm
novaya zemlya’da fok avcılarının bulamayacakları bir yere.
(Şili’nin başkenti Santiago, yüzölçümü şu kadar metrekare)
inanın bilmiyorum, hava çok soğuktu
And dağlarının zirvesinde donup fosil olmaktan değil
ben yarından korkuyordum
ve babam ölecekti önümüzdeki günlerde biliyordum.
ilk bayramımda babamdan önce başkasının elini öpecektim
hani nerede yüzde kırkaltıbuçuk oksijen
siz ne diyorsunuz ben soluyacak hava bulamıyorum,neden“

bunun adı dünden kalan etiketlerin sökülüp atılmasıydı
kitaplarımı kapladığım mavi kağıtlarda
mavinin tükenmesi, okyanusun en derinine
dünyamın zirvesi olup gömülmesiydi.
kandırmıştım sizi
bilinen tarihin kitapları kaybolmamıştı
dünyada duruyordu yerli yerinde
kaybolan değil silinenler vardı ağır gerçeğimde
kendi tarihim ve yürüdüğüm yollar şeklinde .
ve de düzelmeyen hal ve gidiş notu, o hep sıfırdı
kendi yerçekimimde.
ama yarın diye de bir şey vardı.

Cevat Çeştepe
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-01-2009, 03:52 PM   #3
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Dün gecenin düşleri

caddelere yeni yol şeritleri çekiliyormuş,
beyazlarını zaman silmiş eskilerinin yerine.
bulutaltı taşkını birkaç damla gözyaşı
birer nokta olup düşüyormuş üzerlerine.
işte o an ne oluyorsa oluyormuş bizlere,
canımız düş denizine dalmak istiyormuş
birdenbire,
nedense …

nehir boyunda yürüyorduk uygun ve ağır adımlarımızla
zaman; en doğru ibresindeydi kanatlı pusulaların.
çocuklarımız; bizden özgür ve kahkahaları yüreklice
teslim tebligatlarını almamışlar daha küçücük ellerine
liman kokulu bulut olup bastırmadan yakamoz yıldızlı gece
düş penceremizde bir gül yeniden açarmış saksı içinde …

günleri doğru hükümlerle ve hücrenin dışında yaşıyorduk.
radyomuzun düğmesiyle sevişirce her çevirdiğimizde
zamanın yanlış anlaşılacak zamanlara hiç benzemediğini
gölgeli sokaklardan duyunca anlıyorduk o şarkının sesini.
eğer zaman akşamsa hüzzam, sabahsa saba gibi
düş penceremizin çiçek kokuları içimize doluyormuş sanki …

yani her tarafından ter ve inşaat sesleri yükselen bir arena
uzakta değil soluk alışlarımız tutmuşuz ellerimizden
yaşayanların yada yaşadığını sananların değil, bizim ancak
bu her kokunun tadından farklı bir yemek pişiren ocak.
düşler gibi, uyandığımızda terimiz üzerimizde soğuyacak
penceremize en masum ve utangaç halimizin resmi asılacak.

sanki bir düş denizinde yüzüyor olmuşuz
masaya düşmüş başımız, gülümsüyormuşuz
ve çaylarımız soğumuş bardaklarımızda
içimiz sıcak, oysa daha bir yudum bile içmemişiz.
yeni yol şeritleri çekiliyormuş caddelere
canımız üzerlerinde yürümek istemiş
birdenbire,
nedense …

Cevat Çeştepe
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-01-2009, 03:52 PM   #4
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Dün, yarın ama önce bugün

dün bu kadar eski / ya yarın..........
dün bu kadar siyah-beyaz / ya yarın.......
dün hiç yaşamadığın kadar uzak / ya yarın...

yarın, çok yeni,
yarın, çok renkli,
yarın avuçlarının içi kadar yakın.

yarın bu kadar yeni / ya bugün……
yarın dünden çok renkli / ya bugün……..
yarın saklı avuçlarının içinde / ya bugün…….

bugün, bugün, bugün….
bir başlasam yaşamaya bugün,
biliyorum çoktan çözülecek bu kördüğüm….

Cevat Çeştepe
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-01-2009, 03:52 PM   #5
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Dünler, günler, *******

Boyutları cellat dünlerden geldik.
Hükümsüz yarınların düşleneceği günlere.
İşte bulutlar; bu günlerin akşamında boyandı
Çıldırmış sarhoşluk gibi yaşanacak *******e.

Gör bak! karanlık nasıl yirmi dört ayar şimdi.
Her damlası bir mitralyöz namlusuna sıkışmış.
Bu çiçek, renk açmaz denizin dümen başında,
Balığı yosuna, yosunu yıldıza, yıldızı sana karışmış.

Ucu zehire bulaşmamış bir bıçak bulacaksın ki.,
Çıkarıp alsın kurşunu parçaladığı yürekten.
Yoksa., ağustos kurutacak anlasana göz yaşlarımı,
Sırılsıklam vazgeçecek dünler, günler *******den..

Cevat Çeştepe
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-01-2009, 03:52 PM   #6
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Dünya Hoşgörü günü - eleştiri notları

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon 16 Kasım Dünya Hoşgörü Günü nedeniyle, küreselleşmenin getirdiği sorunlara dikkat çekerek, dünya liderlerine hoşgörülü davranma çağrısında bulundu.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon 16 Kasım Dünya Hoşgörü Günü nedeniyle yayınladığı mesajda, günümüz dünyasının, savaşlar, terörizm, insanlığa karşı işlenen suçlar, etnik temizlik ve insanlara karşı yapılan kötü muameleler ile karşı karşıya olduğuna dikkat çekti. Küreselleşmenin, bir yandan dünya ülkelerini daha fazla yakınlaştırırken, diğer yandan endişe ve içe kapanmaya yol açtığını kaydetti……

****

Tüketim ekonomisinin taze çiçek kokulu kırbaçları sırtımızda şaklamadığı yada bulunduğumuz yelpazenin renklerine uygun bir yaprak avucumuzun içine düşmediği zamanlarda pek sesimiz-soluğumuz çıkmıyor nedense, tüm dünyada kabul görmüş özel günlere merhaba demek, kapılarımızı çalıp güleryüzümüzle günaydın demek.

Sesimizin-soluğumuzun çıkmaması bir yana aklımıza bile gelmiyor, unutmuş oluyoruz yada böyle bir günün o günün iktidar koltuğunda oturduğunu hiç bilmiyoruz ….

Oysa anlam olarak, Dünya Barış gününden, Dünya Şairler gününden daha mı az kolu var hepimizi kucaklamak için Dünya Hoşgörü gününün. Elbette hayır. Bizim şu kavgaya, düşünce bağnazlığına, birbirimize yan gözle bakma mönüsü ile tıka-basa doyduğumuz önümüze kurulup getirilmiş bu sofrada “Dünya Hoşgörü Günü” yemek sonrası yudumlayacağımız bir fincan kahve gibi kırk yıllık hatırın sahibi olacak zenginlikte değil mi.

Kendi yoksul saltanatlarımızın dar çemberleri içine sıkışmış bakımsız bahçelerimizi yeşertip renklendirmek ve belki *******i kapımızı kilitlemeden yorganımızı başımıza çekerek uyuyabilmemizi sağlayacak özlemlerin susuzluğunu giderecek kaynak; hoşgörü patikalarından yürüyüp öyle tık nefes filan olacak kadar yorulmadan ulaşacağımız bir menzilde. Gidip yüzümüzü bir kere yıkamamız, suyundan bir yudum içmemiz için bizleri bekliyor.

Ama biz unutuyoruz, bilmiyoruz, işimize gelmiyor yada sermaye hadi bugünde böyle geçsin yarın gün ola harman ola diyerek bugünümüzü de üzerinde böceklerin iz bırakarak gezindiği tozlu raflara kaldırtıyor.
Ve bizler ağlıyoruz, yakınıyoruz ama en önemlisi insanlığımızı kaybetmemek adına yakalayacağımız, toplayacağımız son kırıntıları, hoşgörüsüzlük bandının üzerinden akıp kanalizasyonlara dökülüşünü sadece izliyoruz ….

16 Kasım Dünya Hoşgörü günü …

16 Kasım’dan başlayarak her günün Dünya Hoşgörü günü olması, her günün Dünya Barış günü, her günün Dünya Kadınlar günü ve özlemini çektiğimiz diğer bütün günlerin yaşanacağı bir dünya demek olacaktır. Unutmayalım ….

Cevat Çeştepe
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-01-2009, 03:53 PM   #7
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Dünyayı güzelleştirelim

haydi, tutuşup el ele
dünyayı güzelleştirmeye koşalım.
yeşil sulu boyalarımız orman,
mavi yağlı boyalarımız deniz olsun.
arasına kuru boya kalemlerimizle
incecik nehirler çizelim
üzerinde ördekler yüzsün.
kırmızı damlı evler
çiçek olup açsın.
bizler gülen yüzlü insanlar olalım.

haydi, tutuşup el ele
dünyayı güzelleştirmeye koşalım.
savaş fotoğraflarının hepsini
okunmayacak kitaplara yapıştıralım.
yağmalar, cinayet ve ihanetler
silinsin sözcüklerden
bütün çirkinlikler.
son dinamitin fitili ateşlensin
yoksullukların dibinde.
bizler güler yüzlü insanlar olalım.
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-01-2009, 03:53 PM   #8
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Elde var hiçlik

hiçbir şey olmasın elinde,
ben tek başıma giderim.
sen izle istersen, bak ardımdan
belki bir parça el salla
ya da hiçbir şey yapma.
ben yalnız giderim.
ben sadece elde var bir’im.

sonra saçlarında kokan el izlerim
takılır peşim sıra, gelme derim
ama gelirler ardımdan bilirim.
dökülür bir gece yarısı düşlerinden
gözbebeklerindeki hayalim.
benim gittiğime üzülme sakın
ben sadece elde var bir’im.

eski mektuplardan silinmişse
senin için yazdığım her şey.
sabah çayı tek kişilik demlenmişse.
ve yapayalnızsa günaydın,
içini kaplamasını bekleme sancının,
bırakma kolumu haydi sende gel.
sen olmazsan eğer,
ben sadece elde var bir hiç’im.

Cevat Çeştepe
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-01-2009, 03:53 PM   #9
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Elimi uzatsam, yalnızlık

elimi uzatsam
tutacağım kadar yakınsınız değil mi
deli dalgalarım

ya siz,
üzerine kaleler yapacak çocukları bekleyen
altın kumlarım
elimi uzatsam
tutacağım kadar yakınsınız değil mi
karanlık bulutlarım

ya siz,
ayaklarının altındaki yeşilliği ezmeyen
yalın ayaklarım
elimi uzatsam
tutacağım kadar yakınsınız değil mi
ağaç dallarım

hepinizle koyun koyuna,
nefes nefese neden bu göz yaşlarım

neden şimdi ben
hepinizin bu kadar yakınında
bir ıssız adadayım

elimi uzatsam
biliyorum yoksunuz hiçbiriniz
ne olur kandırmayın

Cevat Çeştepe
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-01-2009, 03:53 PM   #10
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Ellerinden öptüklerim - düz yazı

O zamanların eski, hele sanırım şimdilerin çoktan dumanı tüten okul binasının kapısından teyzemin eline sımsıkı sarılarak içeri ürkerek girdiğim andan itibaren;

Bana, Ali’nin Ayşe’nin ona attığı topu tutmasını anlatan harflerin kuyruklarının satır çizgisi dışına taşmasının adam olamayacağımın göstergesi olduğunu anlatmak için saçına düşmüş akların yanına düzinelerce ilave eden Sıdıka Polat’ın,

Bana, artık üçüncü sınıfa geldin hala sınıfta konuşulmaması gerektiğini öğrenemedin aç elini bakayım diyerek avuç içime tahta cetvelle acıtmaktan korkarcasına “masuscuktan” üç kere vuran Türkan Eryılmaz’ın,

Bana, dur bakalım yanaklarından öpmeden bu karneyi ve diplomayı vermem sana dedikten sonra elinde tuttuğu karneme göz attığı an’da hepsinin “pekiyi” olduğunu görüp de bayılacak hallere düşen Hacer öğretmenin,

Ve sonrasının Coğrafyanın mutlaka arşınlaması gerektiğini öğrendiğim Hasan Kürşat’ın, sınıfa girer girmez tahtaya çizilmiş solfej üzerine tebeşirle saniyede Atatürk profili çizen Hikmet Hazar’ın, sen iyi bir ressam olursun başka da bir işe yaramazsın diyerek yol çizgime yardımcı olmaya çalışan Gönül Akbay’ın, yıldızlarımızın hiçbir zaman barışmadığı fizikçi Mehmet Bey ile Kimyacı Nuh Oker’in, edebiyatta Sıdıka Akbaba’nın, matematikte İbrahim Milli’nin, biyolojide Mediha Soysal’ın ve isimleri şu anda aklıma gelmeyen ama biraz sonra yada yarın damla damla yüreğime düşecek diğer bütün öğretmenlerimin …., saygı ile ellerinden öpüyorum.

Çok uğraştılar ama, bu malzemeden bu kadar çıktı, üzülmesinler …

Ve ayrıca ülkemizin her köşesinde bu onurlu görevi en olumsuz şartlarla ama gururla sürdürmüş ve sürdürmekte olan bütün öğretmenlerimizin “öğretmenler gününü” kutlarım ….

Cevat Çeştepe
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 11:00 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.