![]() |
|
|
|
|
#1 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Komünizm müstehcenliktir - eleştiri notları
Henüz güneş doğmamıştır. Genç kadın ve genç adam ayaklarını uzatıp oturdukları kır çiçekleri ile bezeli bir yamaçta, kuş sesli notaların saba makamındaki müthiş romantik melodileri eşliğinde güneşin doğmasını beklemektedir. Kadın başını erkeğin omzuna dayar ve fısıldar. - Beni seviyor musun … Adam gülümseyerek dudaklarını kadının saçları arasında dolaştırır ve kadının sesine ayarlı bir tonda fısıltıyla yanıt verir. –Evet sevgilim, hem de çok, doğacak güneş kadar … Güneşin ilk ışıkları kendini belli etmeye başlamış ve kararmış gümüş renkli bulutlar hafiften nurani bir aydınlığa ve giderek pembeleşmeye ve daha da ileri giderek kızıllaşmaya başlamıştır. Kadın ve erkek aynı anda sanki sözbirliği etmişçesine ve biraz da manzaranın ve renklerinin ateşlemesi ile haykırırlar. –Şu gökyüzünün rengine bak, nasıl da kızıllaştı … İşte olan da bu anda olur. Ve gerek kadının gerekse de erkeğin gözleri arkadan bir el tarafından kapatılır. Bil bakalım ben kimim der gibi. Şaşkın ve biraz da korkulu ve gene aynı anda haykırır kadın ve erkek. -Sen kimsin? Gök gürültüsüne benzer kalın ve ürkütücü ses gecikmeden yanıt verir. -141-142 Bir zamanların toplumu etkisi altına alacak, halkın haya duyguları da dahil olmak üzere tüm temel değerlerini alt üst edip devletin kurumsal niteliklerini soğuk kış karasına benzetecek en büyük tehlike olarak görülen komünizm önünde, yasalardaki 141-142 nci maddeleri korumacı bir kalkan olarak kabul eder ve derin bir oh çekerdik. Tüm düşünmeye ve üretmeye hazır gencecik beyinleri bu zırhlı maddelerin verdiği yetkiye dayanarak önce cezaevlerinin taş duvarları arasında prangalar, olmadı der ve sonrasında da “bir kızıl şafakta” yağlı urganlarla sallandırırdık. Devlet, kendisini kendisinden yani kendi halkından korumak için yemez-içmez-uyumaz hep böyle zırh çeliğinden mamul maddeler üretirdi. Hala da üretmeye devam ediyor. Bizler de yatıp kalkıp dua ederek “devletimiz sen bin yaşa, ne güzel bizi her türlü melanetten koruyorsun diyeceğimiz yerde” hiç rahat durmaz ve bu üretimi teşvik edecek yeni yaramazlıklar peşinde koşar, yeni oyunlar icat ederdik. Hala da bu huyumuzdan vazgeçmiş değiliz. Böyle gidip yada yuvarlanıp duruyoruz işte. …………….. Henüz güneş doğmamıştır. Genç kadın ve genç adam ayaklarını uzatıp oturdukları kır çiçekleri ile bezeli bir yamaçta, kuş sesli notaların saba makamındaki müthiş romantik melodileri eşliğinde güneşin doğmasını beklemektedir. Erkek birden elini kadının kısacık eteğinin altından gözüken ve üzerine güneş ışığı düşmüş bacaklarına uzatır, okşamaya başlar. Kadın da bu harekete dudaklarını erkeğe uzatarak karşılık verir, öpüşmeye başlarlar. İşte olan da bu anda olur. Ve gerek kadının gerekse de erkeğin gözleri arkadan bir el tarafından kapatılır. Bil bakalım ben kimim der gibi. Şaşkın ve biraz da korkulu ve gene aynı anda haykırır kadın ve erkek. -Sen kimsin? Gök gürültüsüne benzer kalın ve ürkütücü ses gecikmeden yanıt verir. –Müstehcenlikle mücadele Çağımızın ne yaparsan yap engellenemez, vize konulamaz erişim coğrafyası içinde, şimdi müstehcenliği engelleme başlığının altında gene devletin halkını yada kendini koruma uğraşlarının sansür biçimli makasının kestiği elbiseyi girmeye zorlanıyoruz. Amaç ilk bakışta içinde “çocuk pornosu” gibi gerçek anlamda yüz kızartıcı bir ticaret malzemesinin adı geçince doğru gibi geliyor. Ama o zamanda neden 2001 yılından bu yana uluslar arası mücadelede “çocuk pornosuna” ait ek protokolü imzalamıyoruz diye soruyoruz. Buna akıllı bir yanıt gelmeyince de o zaman başlıyoruz öküz altında buzağılar aramaya. Amaç iletişimin bir şekilde engellenmesi yada doğru deyimiyle sansür uygulaması ile gene azgelişmişlik egolarımızın tatmini mi. Bu mücadele için (!) yeni bir kurul oluşturulacak. Bu kurul üyeleri 24 saat izledikleri yayınlar içinde tam tanımı yapılamayan “müstehcenlik” dürtüsü ile karşılaştıkları anda hemen telefona sarılıp haber verecekler elinde makas yada sis püskürtme pompaları ile beklemekte olan bir üst kattaki emir vericilere. –Efendim bir tane daha bulduk adres www…. Bu kez 141-142 de olduğu gibi mahkeme kararını filan beklemekte yok takdir edilen cezayı uygulamak için. Kes, sustur, engelle tamamdır iş …. TV’lerin gece yarısın sonrasında yayınladıkları programların bazılarının başında ekranın sağ üst köşesindeki sevimli aile figürlerinin yerinde “dikkat..cinsellik ve şiddet içermektedir” ibaresi yer alır. Bu uyarı eğer, örneğin gece saat üçte bütün aile bireylerinin çoluk-çocuk ekran karşısında esas duruşta hala TV izliyor iseler varsayımından yada internet bağlantısı karşısında gene aynı kadro, çoluk çocuk arama motorlarına gaz verileceğinden yola çıkıp da durum budur anlamına geliyorsa işin acı ve traji komik bir başka nedeni daha da çıkar ortaya ki belki o zaman birey ve aile sorumluluğu ve disiplininden bihaber toplumumuz için doğru uygulamadır, müstahak olma durumudur. Falanca kişinin bizim adımıza çıkıp, “sen bunu izleme müstehcendir, ahlakın bozulur, bak çocuklarını bile yatırmamışsın bu saatte “ demesinin başka bir bakışla da açıklanmasının pek mümkünü yoktur. Korkularımız işte …Dün komünizmden, bugün müstehcenlikten, daha önceki gün adı şimdilerde unutulmuş olan bir başka başlıktan ve yarınlarda adının ne olacağını bilemediğimiz korkularımız … Yada kişilik yada güven yada seviye … Öyle şeyler işte. Bu kadar koruma ile geldiğimiz yerler de bu kadar belli iken. Çocuk ölümlerinde dünyada kaçıncı sıradayız, birinci mi …yada halkımızın hayat standardı, refah toplumlarının kaç fersah gerisinde, önemli mi? Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#2 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Konfeti çocuklar
konfetiler, konfetiler, konfetiler … sanki gelenler, bir seferberlik sonrası, savaştan dönenler şehir, kendi karanlığının alışılmış yağmurlarında ıslak ama gelenler üzerine bir sevinç gibi rengarenk haykırarak saklanmış bir şiirin en sona yaklaşmış satır aralarında izlemektedirler bir çocuğu oynarken, şehrin çatı katlarında. konfetiler, konfetiler, konfetiler …. gece yarılarının kulaklarına bir fısıltı gibi inmekteler: ağzım çok kurudu bu gece, ateş basması gibi susamışlıklardan haydi soğumuş bir pınar sesi gelsin, çağlarcasına uzaklardan silinsin pencerelerimizin üstüne sinmiş tüm bulutlar biz yeni yıldızlardan yaratalım, el değmemiş oyuncaklar. çocuklar, çocuklar, çocuklar … korkmadan söyleyin içinizden geçeni, yanlış anlamazlar. biz şairiz deyin mesela, onun için benzeriz yıldızlara ve firardan değil sevdadan saklanırız satır aralarında. bakmayın sofranızda ve başucunuzda görünmediğimize hiç mi bir rüzgar hissetmediniz dün gece yüreklerinizde. çocuklar, çocuklar, çocuklar … ellerindeki makas ve renkli kağıtlardan konfetiler yaptılar çıkıp dolunay’a ışık yollarından, yazdılar beyaz tebeşirleriyle yazdılar, dudaklarında ıslık olan şarkıları bilinen sözleriyle. sonra umut mavisi ve bereket yeşilini boyadılar aşk kırmızısına gökyüzünde artık bir değil iki ay vardı uykuya daldıklarında … Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#3 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Koridorların bulanık kalabalıkları
olmuyor her zaman aynı şey, gelecek diye beklediklerim hiçbir zaman gelmiyor. ince ipliklerle sarılmış makaralar biraz ağırlaşınca kendinden yukarı hiçbir yükü çekmiyor. ve kimsesiz kalabalıklar akıyor dalgasız ve kumsuz sahiller gibi gölgesiz, rüzgarsız üstelik hepsi akıp gidiyorlar önümden değerini bilmedikleri anlamlı bir doğumdan gelip, anlayamadıkları anlamsız bir sona. akıp gidiyorlar önümden, ayaklarımı kaldırıyorum. ayaklarımı kaldırınca ellerim tutmuyor. ne bilge kişiliği olabiliyorum kendi yarattığım efsanelerin, ne sersefil kaldırımlarımda divane bir şairim. en kötü aşk şiirlerinde bile iki dize alt alta gelemiyorum. ellerim tutmayınca bir tuhaf oluyor, seni seviyorum diyemiyorum mesela aklıma her geldiğinde, ne zaman bir bulut geçse üzerimden. ya da fırtınaların senfonisi dolsa her kareme bir çığlık gibi. giderek bulanık bir izdüşümü ve yoğrulmuş çiğ hamurların çözümsüzlüğü. şimdi yavaşça ayaklarımı indiriyorum. ellerimle ne kadar net çizgi kalmışsa yüreğimin kenarında sıkıca sarılıp beynime saklıyorum. ve ayağımın altında akıp giden kalabalıklarda bir yer buluyorum kendime. arkada bir iz kalıyor, hani bilirsin. sakin denizlerde yol alan teknenin arkasından açar gibi kollarını geride kalanlara. Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#4 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Korkma sakın
bir deniz türküsü sanma sakın. sancaktan gelip de saçlarını açlığın nefesi gibi okşarken, bırakıp da giden., darmadağın. albatros kanatlarından üstüne düşen gölge, güneşin senden sakladığı aydınlıktır. korkma sakın. bir çoban türküsü sanma aman ha! dağlardan gelip de yüreğini sevdanın ağır elleri gibi sıkarken, bırakıp da giden., paramparça. dağlardan, ırmaklara, yol bulup denizlere, taze bir bulut gibi koşan sensin. durma sakın. açlığın nefesi gibi okşarken, bırakıp da giden., darmadağın. albatros kanatlarından üstüne düşen gölge, güneşin senden sakladığı aydınlıktır. korkma sakın. bir çoban türküsü sanma aman ha! dağlardan gelip de yüreğini sevdanın ağır elleri gibi sıkarken, bırakıp da giden., paramparça. dağlardan, ırmaklara, yol bulup denizlere, taze bir bulut gibi koşan sensin. durma sakın. Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#5 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Korku ve ceza ve suç
korku: yanaklarından aşağı lavlar süzülürken bilekleri ince bir dağ çiçeği keser yolunu. rengi solgun, bakışları ürkek ve korkulu. yangın kavurmaya başlamıştır hayat yollarını. sonrası çığlıksız ve yarınsızlıktır. gözlerinin güneş ışığından bir daha hiç kamaşmamasıdır. ve; bu saatte daha yanmamıştır şehrin ışıkları kolluk kuvvetleri vardiya değişimindedir. kepenkler aşağıya çekerken eteklerini daha çok açılır ve çırılçıplak kalırlar. bütün vanalar ise hala kapalıdır sokaklar dar ve geçit vermez sancılı, yanan bir kibrit çöpü ama patlayan volkandır. yanaklarından aşağı süzülen lavlar işte bu volkandan doğmadır. ceza: nasıl biter dağ çiçeğinin kokuları elinden gelip de yakamazsan bütün dağları. ama bitecek bir şeyler de elbet vardır. bunlar kızgın lav gibi akan gözyaşlarıdır. yarın bir başka dağ çiçeğinin yanaklarından gene bir volkanın lavları akacaktır bir kibritle patlamanın hemen ardından. sokak ışıkları hala yanmamış ve vanalar kapalı olacaktır. sadece kepenkler kapanır gibi yapacak ama açılan eteklerle çırılçıplak kalacaktır. bacaklarının arasından adı suç olan karanlık yaratıklar fırlayacaktır. Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#6 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Korkumun nedeni başka
dilimde bir türlü işlemiyor şu sansür meselesi. makası alıp gelsem yanıma, önceden uçuruyor haberi saklıyorum kendimi. verilecek cezadan, dilimin kesilmesinden değil korkum, başka bir şey. beni böyle sevmeyeceksin o zaman susup oturmama alışık değilsin, ben değilim sanar, çeker gidersin onu biliyorum. ondan korkuyorum. Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#7 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Korkuyla yaşamak
Külhani yanı, şarabi havalarda saklı Bir anıt yükselir iskele tarafında. Sahil boş ve bütün gezilere kapanmış gibidir. Terkedilmişlik martıların Ve boşalmış kadehlerin insafında. Korku kendi kendisinin bekçisidir Sahilde. Şimdi şehrin el değmemiş, Bakire bir yamacında, Gölgeye saklanmış yırtmaçlardan fırlar Hırsız yüreklerin sırt çantasındaki Çalınmış çocuklar. Yalnız sokağa çıkmak Mangal gibi cesaret ister. Burada bildiğin hiçbir ses Benzemez duyduğun hiçbir sese. Nereye gitti benim sevdiğim şehir. Hangi duvarda asılı yaptığım resim, hangi aşığın belleğinde kaldı Yazdığım şiir. Arama boşuna. Daya sırtını terk ettiğin sigara dumanına Bir nefes daha. Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#8 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Korkuyorum
korkuyorum pranga mahkumu olmaktan. korkuyorum, cezasız bir suç adına bin tutkuyla sıkıştığım aralıkta gözlerim tavanda, sırt üstü yatmaktan. korkuyorum, sakladığın yerdeki anahtarı bir daha hiçbir yerde bulamamaktan. korkuyorum sana daha yakın yorulmaktan. korkuyorum, soluğuna bir adım daha soluk verecek kadar yaklaşıp yanına sarılarak tüm varlığımla, soluksuz kalmaktan. korkuyorum, tattığım kokusuyla teninin sana prangalı bir mahkum olmaktan. korkuyorum ayrı dünyaların aynı hücresinde, seninle eşit mahkumiyetin cezası olmaktan. ellerinle üzerime çektiğin perdenin ter döküp sıcağında korkuyorum bir daha çıkamamaktan aydınlığa. korkuyorum doğurduğun çocukları unutarak her gece yeniden gebe kalmandan, ve her sabah yeniden beni doğurmandan. korkuyorum, korktuklarımı sahipsiz bırakıp, seni dönüşsüz yollarda yeniden yaşatmaktan. Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#9 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Korkuyu kovarken sen olmayacaksın
bir kapının açıldığını duymak. ya da bir pencerede ışığın yandığını. ağacının dallarında beslediğin güvercinlerin her gece yatmadan, okşamak kanatlarını. açık bırakıp gökyüzünün tüm kapılarını onlar çok eskide kaldı dememek hiçbir şeye umut saklamak, geceye rağmen,geceye. ne kadar sığarsa o kadar düş ….., her gece kaybolduğun gecenin içine. korku atomları böyle parçalanır bir tanem. gözünün gördüğüne kapatmayacak gözünü, seveceksin içine çektiğin her kokudaki kokuyu, duyduğun ses doğrultmalı seni durduğun yerde karınca geçse önünden, merhaba demelisin. korku işte böyle sökülüp atılır yürekten. geceye rağmen gecenin içinden. korkuyu kovacaksan geceyi bekleyeceksin. senin olmadığın zamanları yani yanı başında. sensizliğe seninle karşı koyabildiğin. işte o zamanlarda en okkalı yanındasın yaşamın farkında mısın? korkuyu kovarken içinden,seni bekleyeceksin. Yapabilecek misin? Cevat Çeştepe |
|
|
|
|
|
#10 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Kömür karası / ömür yarası
parmaklarımın arasında son sigara ciğerim çekiyor, bende suç yok. inan canım şimdi dört yanım grizu derin çizgilerimde kömür karası kömür karası gözlerin geliyor aklıma / grizu dört yanımda birden patlayınca bir yemek molası var şimdi sırada oysa aç değilim ki ben karnım tok senin gibi, açlığımda kaldı yukarıda hiç saymadım inan, inerken merdivenleri ölmeden girmek bu demek mi mezara / gözlerim gözünü görmeyince karanlıkta Cevat Çeştepe |
|
|
|
![]() ![]() |
| Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|