![]() |
|
|
|
|
#1 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Erkek Güzeli
Az ekmeğini yememişti içinde bulunduğu kuruluşun. Per bir ortalarda, pek bir süslü-püslü erkek güzeli… Ekmek demeyelim hatta az ziyafetlerini götürmemişti desek daha bir hakkını veririz! namına o yakışırdı! Işık fışkırırdı gözlerinden. çok şıktı… günahını almayayım ama sempatik bir jigolo kıvamındaydı. etrafa yoğun ışıltılı gülücükler dağıtarak hallederdi işlerini mavi gözlerinin perdeleri arkasından… hani herkesle arası iyi olan telefon defterinde bine yakın makamlı kişinin numarası bulunan dünya elimin altında havasında kişiler vardır ya; işte bu tam onlardan biriydi! .. önemli bir ricanız olduğunda; taksimetreyi ”Aaa! Ne demek! ? Tabii hallederiz, sen hiç merak etme.”den açardı! ama sonra ses çıkarmıydı, işiniz hallolurmuydu bilinmez? .. Erkek Güzeli’nin herkese takındığı güleç tavrın onun için değişmez bir standart olduğunu bildiğimden ve derinlerde gezinmeyi sevdiğimden onun gönlüne girmeye veya en azından o tavrın ötesine ulaşan bir kök bulmaya çabalamıştım bir süre. ancak olmamıştı! hep bir sunilik, politik bir ılımlılık ve aslında buz gibi uzaklık hakimdi. gerçek benliğiyle görünen yüzü arasında inanılmaz bir perde! .. sıkılmıştım sonra bu halinden; uğramamaya başladım makamına. samimiyeti suniydi çünkü, tamamen belli… ses kesilmişti birkaç aydır. tabii vermiş olduğu garantiler vaadler filan; kendini kimbilir kaç kişiye borçlu hissediyordu. bu yüzden o hiç önceliği alıp, aramazdı hatır sormazdı. sizden giderse bir telefon ama, ne allı-pullu karşılamalar! .. beyimiz hep yoğun ya; nasıl arasın canım! ? .. sonra haber geldi güvenilir kanallardan… meğer once perdelenmiş benliğin renkli, ışık dolu gülücüklerin ve iyi tutulan araların ardında ne büyük bir 3 kağıtçılık mevcutmuş! önüne geleni, yanından geçeni arkasından yürüyeni hatta başını soktuğu kuruluşun bir sürü birimini bir güzel soymuş soğana çevirmiş payını o biçim almış, cebe indirmiş bizim Erkek Güzeli! .. kendi kendime onun hakkında övgüyle konuşanları bir güzel payladım, içimden küfürlerle bezedim! ne farkı vardı ki zaten onu övenlerden? ! .. onlarla dolu değil mi sağımız-solumuz? .. esas olay! geçende asansörde rastladım bizimkine! uğramış hem de hiç utanmadan! .. gerçi çağımızın trendi; ne kadar boka batsan da renk vermeden gülümsemeye devam edeceksin. hiçbir şey sıçramamış gibi paçalarına parlak ayakkablarınla övüne övüne eski koridorlarında yürüyeceksin! değil mi? ! .. o 1.50’ye 1.50 asansörde nedense gözleri bir tek benim gözlerime değmedi! eh kalabalık bir ortam tabii, loş, dumanlı, alkollü! nasıl dikkat etsin? ! içerideki –belli ki kıç yalama düşkünü- bir bayan sordu: Eee? Nasılsınız filanca bey? neler yapıyorsunuz? Erkek Güzeli dedi ki en pişkin haliyle; Vallahi kendi işlerimi yapıyorum, yoğunum… kahkahalarım ağzımdan acımasızca patlamasın diye bağırsakları bozulmuş wc arayan sabırsız insan gibi tuttum kendimi vallahi! ! ! neymiş? ! kendi işlerini yapıyormuş! ahah! ama tarifi, niteliği, zamanı-mekanı önemli değil tabii! kendi işleri! .. aman çok saygı duydum! ! ! bu ülkenin dibini sarmış bataklıkların en temel sebebi bu “kendi işleri” değil mi zaten? ! seni Erkek Güzeli seni! merak etme; herkes yine yüzüne gülebilir ama yer gök artık biliyor gerçeği! .. hadi, yürü yoluna! .. |
|
|
|
|
|
#2 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Erkek ve Serveti
Kabuler çoğu insana göre değişir. Kimine göre bir kadın gerçekten iyiyse içsel gücüyle ön plana çıkıyorsa daha fazla para hakeder. Kimine göre kalçası daha bir ele-avuca geliyorsa, göz dolduruyorsa daha fazla para hakeder! ve bu değişken yollar boyunca kimi erkek servetinin bir bölümünü, umarsızca bir çocuk gibi ya o kalçaların peşinde yerlere serper etrafa saçar, dağıtır ya da o ulviyeti yüksek kadınla bir olur servetini akıllıca işlere yönlendirip yürümeye devam eder. |
|
|
|
|
|
#3 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Erkek’i Güvenilir Kılan
Erkek’i gözümde ‘daha güvenilir’ kılan şey ’asılınamaz’ olşudur “kadın” tarafından. Daha bir ‘dosdoğru’ yapar bu özellik “erkek”i… vardır veya yoktur onun için erotizm ortası olmaz kaypaklık da pek olmaz… diğeri gibi ‘politik’ olamaz “erkek”… ya kükrer gürül gürül ya da umudunu keser, yoluna devam eder. asılma görevi büyük yüzdeyle ondadır ya işte bu yüzden ‘daha kesindir’ seçer veya seçmez asılır, sonuç alırsa; devam… alamazsa döner arkasını, gider. Erkek’i gözümde ‘daha güvenilir’ kılan şey işte tam da bundandır! güzel görünmek için, asılmak için makyaja başvurmaz. tamam! Plaza Tipi Erkekler bunu biraz değiştirdi ama yine de erkek, diğeri gibi eteğini kısaltarak çekmez kendine. tersine daha doğal davranır, masaya vurur yumruğunu ”buyum” der. ”İster burdan yak, ister yakma! ”… “kadın”a bu yüzden kızmaksa kimsenin hakkı değil ama şu da gerçek ki ”kadın” dostluktan yana nasibini de buna göre alır. çoğu zaman aldığını zanneder bütün dostluğu ama… ama öyle değil ki? ! ”erkek”le yapılan sohbetin masasına kimler yatar kimler deşilir, ameliyat edilir yoğun narkozla bilmez “kadın”! .. üzerine titrediği ince ayar detayları “kadın”ın beş dakikada ‘çatır-çatır’ orataya açılır ”erkek”in masasında! .. bunu da kimse değiştiremez. biri “erkek” diğeri “kadın” çünkü! .. Erkek’i gözümde ‘daha güvenilir’ kılan şey işte tam da bundandır! |
|
|
|
|
|
#4 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Esas Olan’ı Aramak
Ne güzeldir şöyle “ele gelen” türden malzemeleri… Yağlı-ballı, merdane gibi kalçaları… bütün yukarıda olup bitene rağmen yere narince, dengeyle, ahenkle basan bütün o şuh yürüyüşüne imkan tanıyan sütun gibi bacakları ve o dayanılmaz yeri bile delen sivri topukları… Her attığı adımla omuzlarını iç gıdıklarcasına yalayan o alevden yele saçları… ama nasıl da iticidir, her şeyden, bütün bu güzellik abidesinden bile vazgeçirir kahreder insanı; efsane gibi, erkek kalbine saplanan bu dekorun çoğu zaman ardında engin bir ruhu gizlemediğinin farkına varmak! .. tam uğrunda körü körüne savaşlara gidecek, dünyayı talan edecek, nice yiğitlere meydan okuyacak kıvama gelmişken, yine o sağır beton duvara çarpmak! .. işte böyle dekoru nasıl da çöpe atası gelir insanın! ve nasıl da öğrenir insan kapağına göre satın almamayı kitapları, gerçek senaryoların temeline inmeyi, bütün o olup-bitenin arkasındaki o “esas olan”ı aramayı… |
|
|
|
|
|
#5 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Eski Usul Kırtasiyeci
İstiklal'in ara sokaklarından birinde sıkışmış tarihten bir iz gibi hala varlığını sürdüren, eski usul 'bakkaldan bozma' kırtasiyenin sahibi o 'eski usul' adam tek bir not defterini satarken 2 defterlik kar ummasaydı ve o adamı kazıklamasaydı belki bir sonraki müşteri içeri 'büyük bir kısmeti de' sürükleyecekti! ama Eski Usul Kırtasiyeci yine yanlış yaptı kaderi yine terse döndü hayırdan saptı... belki bunun gibi binlercesini yapmıştı. Ufak-ufak, üst üste ekleyerek hep biraz daha aşağı biraz daha geri... ve şimdi hiç ilerlememiş yüzünde nuru eksik cüzzamlı gibi bakıyor ketum, paylaşımdan uzak kulakları yara içinde hala o Eski Usul bakkaldan bozma dükkanda... |
|
|
|
|
|
#6 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Eski Usul Klavye
Hah şöyle yahu! biraz parmaklarım ne yaptığından emin olsun bastımı, yapacağını yapsın kendilerine güvenleri artsın! Neymiş efendim? Uzay aracı gibiymiş, bir kısmı metal kaplıymış, siyahmış, tuşları ses etmeden tıkırdarmış! ses açıp-kapaması varmış, elleri dayamak için de yerleri... Lan bana ne! ? Kibar işi klavyeler bunlar, kibar işi! çabuk eskir bunların dingili! bak ne oldu? ! elime alalı 1 ay olmuşken şu modern klavyeyi, tuşlar kibarlıktan hemen eskidi, yumuşak usul ya; basmamaya başladı bazı harfleri, editörlüğümün içine etti, yanlış yazılar çıkarttırdı! .. yerim böyle modern klavyeyi kardeşim! etrafımda insanoğlu oturuyor olmasa meydana yatırıp yumruklarla dalacaktım vallahi! .. neyse çağırdım bilgi işlemci arkadaşı (Faruk) anladı halimden kriz geçirmemem için modern bir klavye yüzünden, attı önüme baba gibi harbi eski usul bir klavye; çözdü işi! Oh be! biraz parmaklarım ne yaptığından emin olsun. etrafımı takırtılara boğsun varsın! rengi plastik beyazı olsun, hatta ağırlığı 5 kilo olsun, uzay aracı gibi görünmesin, ama harbi olsun, beni yarı yolda birçok insanoğlu gibi bırakmasın! bir yerden sonra balataları eritmesin yalama olmasın! neymiş? ! Uzay aracı gibi klavyeymiş! yerim öyle klavyeyi lan! bana adam gibi adam lazım! |
|
|
|
|
|
#7 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Eskimiş İhtimaller
Ne eskimiş, unutulmuş etkisini yitirmiş şiirler vardır bir türlü temize çekilmemiş... beklemiş, beklemiş, turşusu kurulmuş, anıları bile unutulmuş... yaratıcısına 'yabancı' olmuş... yine de aklına geldiğinde insanın tekrar açması, okuması güne çıkartmadan önce bir kez daha onunla helalleşmesi anılarını tazelemesi fena mı olur? ve sonra onu yine 'bir azimle' hayat sahnesiyle buluşturması? .. tıpkı arka plana atılmış dikkate alınmamış insanların hayatımıza sonradan getirme ihtimalleri olan aşk, sevgi, arkadaşlık ve bütün o cümbüş gibi... |
|
|
|
|
|
#8 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Eşime Bırakırım
Apartman yöneticisiyle konuşmak, ev sahibiyle kokuşmuş kira pazarlığına oturmak, eve gelmiş bir taşeronun fiyatını indirmeye çalışmak, geri iade edilecek bir mal için müşteri temsilcileriyle cebelleşmek gibi adrenalin gerektiren şeyleri son noktaya gelene kadar eşime bırakırım. bunu gören tanıdıklarım da hepsinin üzerine bir de temiz yüzümü katıp, ”çocuk bulaşmak istemiyor, kibarcık... zor işleri karısına bırakıp, rahat ediyor.” derler genelde. halbuki benim tek amacım, olaya girersem, fazla sert ve doğrudan gireceğimden, hem bana ilişenleri şoke etmemek, o günkü morallerini sıfıra indirmemek, hatta çoğunun bedensel sağlıkları ile oynamamak, bir de hastane masraflarına katlanmamak gibi ince olaylarla uğraşmamaktır! çünkü dengem çabuk kaçar ve o zaman elle müdahalelere girmem an meselesidir. ha tabii bir de hepsine ek sonradan gerekecek sinirsel tedavim için gerekli hap masrafımı da artırmamaktır bir amacım da! .. Hani herkesin hem ruhsal, hem de bedensel sağlığı (!) tıkırında olsun budur yani peşinde olduğum! .. ortalık sükun kalsın... kimseye direkt dalınmasın dudaklar patlamasın, kıçlar tekmelenmesin, kollar kırılmasın gibi hani! .. Bu yüzden bütün bu şehrin iyiliği adına eşime bir kez daha herkes önünde teşekkür ediyorum! |
|
|
|
|
|
#9 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Etmeyin Ziyan Ağalar!
Alıyorlar böyle ne idüğü belirsiz garip-garip kaba, lafa girmesini, girdikten sonra çıkmasını bilmeyen, ses ton ayarlarını, vurgulamalarını ve kibarlık düzeyini kullanamayan öyle güm diye yırtık donnndan çıkar gibi veya damdan düşer gibi karga bok yemeden içeri dalan destursuz ofis boyyyları işe; ondan sonra da kendi sinirleri bozuluyor bu plaza insanlarının! Pişman da oluyorlar ama bir şey de yapamıyorlar. belli ki onun yeğeni, bunun teyze çocuğu, şunun halasının oğlu şeklinde nitelendirilmiş boyyy'lar ki; ne alabiliyorlar, ne satabiliyorlar... alıyorlar böyle prosedürsüz dayı usulü garip-garip çocukları işe; doğru dürüst kullanamıyorlar da sonra ceplerinde taşıyorlar. ah benim ülkem ah! keşke sadece ofis boyyylarrrr alınsa böyle işe; yine başımız üstüne! kavga-dövüş eğitiriz elbirliğiyle de, olay orada bitmiyor ki! ? çığ gibi büyüyor bu dayı usulü iş örgüleri. bir dönüyoruz bazen arkamızı; yeni bir eleman, bir çalışan veya bir müdür daha bitivermiş oracıkta! ? ismini bile öğrenemiyoruz belki 3 ay sonra... o da bir sebep olursa! .. yok artık o 'prosedür' denen şeyden iz ülkede... genellemek ayıp belki ama bana ne gocunanlar gocunsun; diğerleri canım-ciğerim! .. etmeyin ziyan bu ülkeyi ağalar biraz insaflı, yol yordamlı prosedürlü olun! kaypaklara, görgüsüzlere 'yiğit' demeyin yiğidin de hakkını başkasına vermeyin! etmeyin artık daha fazla ziyan bu ülkeyi ağalar etmeyin! |
|
|
|
|
|
#10 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57932
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Evin İçinde Arslan
En korktuğum ve hafızamdan silemediğim rüyalarımdan biri bir anda salonumuzda beliren ve odadan odaya beni kovalayan bir erkek arslanla yaşadığım cinnetti. öyle oransız bir korku ki! ormanda kaçsan ondan hani bir derece mantıklı olur. Koskoca bir ormanda bir Arslan peşinde; eh normaldir. ama insani boyutlarda bir evde salondan koridora, odalara peşinde olunca insana cehennemi tattırıyor. son noktada daldığım odanın perdelerine tırmandığımı hatırlıyorum. ve kapıya çevirdiğimde bakışlarımı içeri dalıp, bana doğru, yelelerini sallayarak geldiğini! .. nasıl da tavana kadar tırmanmıştım o perdelere tırnaklarımla tutuna tutuna! .. tam o anda uyanmışım... eminim o gün bana hiçbir şey bu rüya kadar zor gelmeyecekti. |
|
|
|
![]() ![]() |
| Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|